Faizde beklenen indirim (1)
Merkez Bankası piyasaların beklentisi doğrultusunda davranarak faiz koridorunun üst bandında 50 baz puanlık indirime gitti.
Böylece faiz oranı yüzde 9,5'ten yüzde 9'a çekildi.
Buna mukabil politika faizi olan bir haftalık repo faizini yüzde 7,5'te, faiz koridorunun alt bandı olan gecelik faiz oranını yüzde 7,25 seviyesinde tutmaya devam etti.
Anlamı şu; Merkez Bankası bankalara borç verirken gecelik yüzde 9 faiz uygulayacak, borç alırken ise yüzde 7,25 faiz ödeyecek.
Merkez Bankası Mart ayından bu yana faiz koridorunun üst bandında 4.kez indirim yaptı, indirimler toplamı 175 puana ulaştı.
Yıllık enflasyonun düşük seyretmesi Merkez Bankası'nın elini güçlendiriyor.
Para Politikası Kurulu'nun toplantı sonrası yaptığı açıklamada, "Çekirdek enflasyon eğilimindeki iyileşmeye bağlı olarak enflasyonda belirgin bir düşüş gözlenmiştir" tespitine yer verilmesi bu görüşü teyit ediyor.
ABD Merkez Bankası(FED) Başkanı Janet Yellen'in Kongre'de yaptığı sunumda, "Faiz artışına yönelik temkinli yaklaşımımız hala geçerli" ifadesini kullanması da faiz indirimi kararında etkili oldu.
FED'in 26-27 Temmuz tarihlerinde yapacağı toplantıdan da faiz artırım kararı çıkmayacağı beklentisi ve Ağustos ayında toplantının olmaması, Merkez Bankası'nın Temmuz ayında da faiz koridorunun üst bandında 50 baz puan daha faiz indirimine gidebileceğine yönelik tahminleri destekliyor.
Siyasi otoritenin de faiz indiriminde ısrarlı olduğu biliniyor.
Faiz indirimi kararının açıklanması piyasalarda küçük çapta dalgalanmalara yol açtı ise de sonra toparlandı, kurlar hareketlenmedi.
Özellikle doların sakinliğini koruması önemli.
Çünkü Merkez Bankası'nın faiz indiriminde temkinli davranmaya sevk eden iki çekincesi var.
Birincisi enflasyon ise diğeri kurlardaki oynaklık.
Bu yıl 175 baz puanlık faiz indirimine rağmen bu ikisinde de korkulan olmadı.
Enflasyon düşüyor, kurlar istikrarını sürdürüyor.
Başta petrol olmak üzere dünyada emtia fiyatlarının ucuzlaması ve FED'in faiz artırımını ağırdan alması gibi dış faktörler bu olumlu tablonun oluşmasında katkıda bulunuyor.
FED'in Eylül ayında faiz artırması ve enflasyonun sonbaharda yükselmesi ihtimali, Merkez Bankası'nın hareket alanını daraltacaktır.
Yukarıda değindiğimiz gibi Temmuz toplantısında da 50 baz puanlık faiz indirimi gündeme gelebilir ama ondan sonra iş zorlaşacaktır.
Üç ay sonraki gelişmeler hakkında fikir yürütmeyi bir yana bırakıp bugünü konuşalım.
Şimdi merak edilen soru şu;
Faiz indirimi kararından sonra gözlerin çevrildiği bankalar tüketici, konut ve ticari kredilerine uyguladıkları faiz oranlarını ne kadar düşürecekler?
Bu sorunun cevabı uzun olduğundan köşemize sığmayacak.
O yüzden konuyu irdelemeye yarınki yazımızda devam edelim.
