Faiz Oranı Yüzde 14'e İndi
Merkez Bankası Para Politikası Kurulu yüzde 15 olan politika faizini beklentiler doğrultusunda 100 baz puan indirerek yüzde 14'e çekti.
Faiz oranındaki değişimin kaç puan olacağından ziyade
toplantı metnindeki söylemler daha fazla merak ediliyor. Çünkü önümüzdeki
dönemde izlenecek politikaların nasıl şekilleneceğine dair açık ya da kapalı
mesajlar yatırım kararları açısından büyük önem arz ediyor. Buna ilaveten döviz
kurlarının artması ve enflasyonun yükselmesi nedeniyle faiz oranının artacağını
ya da sabit kalacağını bekleyenler ise hangi gerekçelerle faiz indirimine karar
verildiğini öğrenmek istiyor. Diğer yandan Merkez Bankası’nın döviz
kurlarındaki sağlıksız fiyat hareketleri nedeniyle son 2 haftada 4 kez piyasaya
satış yönünde müdahale etmesi de faiz indirimlerinin devam etmeyeceği
düşüncesini güçlendirmişti.
Metnin içeriğine bakıldığında ‘…politika faizinin 100 baz puan indirilerek, arz yönlü ve para
politikası etki alanı dışındaki arızi
faktörlerin fiyat artışları üzerinde oluşturduğu geçici etkilerin ima ettiği alanın
kullanımının tamamlanmasına karar vermiştir. Alınmış olan kararların
birikimli etkileri 2022 yılının ilk
çeyreğinde yakından takip edilecek ve bu dönemde fiyat istikrarının
sürdürülebilir bir zeminde yeniden şekillenmesi amacıyla geniş kapsamlı
politika çerçevesi gözden geçirme süreci yürütülecektir..’ ifadelerinin yer
aldığı görülüyor. Açıkça belirtilmiş olmasa da, yakından takip etmek, herhangi
bir müdahalede bulunmadan izlemek anlamına geliyor. Şayet öyleyse, 2022 yılının
birinci çeyreğinde (Ocak, Şubat ve Mart) faiz indirimi yapılmayacağı sonucu
çıkarılabilir.
Kasım ayı toplantı metninde yer alan Kurul, sınırlı alanın kullanımını Aralık ayında tamamlamayı
değerlendirecektir ifadesinin son toplantı metninde tamamlanmasına karar vermiştir olarak güncellenmesi de bu durumu
destekliyor.
Bir süredir yeni ekonomik model konusu tartışılıyor. Kısaca
ifade etmek gerekirse; kredi faiz oranlarının düşmesi yatırımları artıracak,
döviz kurlarının yükselmesiyle ucuzlayan TL varlıkları cazip hale gelecek ve
ihracat artacak. Bunun sonucunda ise hem işsizlik azalacak hem de döviz girişi
ile cari açık kapanacak ve Türk lirası tekrar değer kazanacak.
Cari denge verilerinin ihracatın da katkısıyla son 3 aydır
başarılı bir tablo çizdiğini söyleyebiliriz. Yine Merkez Bankası’nın en son
açıkladığı ödemeler dengesi istatistiklerine göre cari işlemler hesabı, Ekim ayında 3.156 milyon ABD doları fazla verdi.
Diğer yandan krediler için benzer bir tablo henüz
gerçekleşmedi.
Eylül ayından bu yana toplamda 500 baz puanlık faiz indirimi
yapıldı. Ancak bu durum kredilere aynı oranda yansımadı. Ekim ayı toplantı
metninde parasal duruşun sıkılığı ticari kredilerde öngörülenin ötesinde daraltıcı etki yapmaya başlamıştır
ifadesi yer alırken Kasım ayında ise para
politikası duruşunda yapılan güncellemenin ticari
krediler üzerinde olumlu etkileri görülmeye başlamıştır açıklaması
yapılmıştı. Son toplantı metninde ise ticari
ve bireysel krediler yakından takip edilmektedir söylemi, açık bir mesaj
vermese de ticari krediler de bir canlanma olduğuna işaret ediyor.