Eylem ve söylem birliği...
Değerli okurlarım, bugün Simav'da 1. Yörük Şenliği yapılacak. 1450 rakımlı Gölcük Yaylası'nda düzenlenecek şenliğin duyuruları günlerdir yapılıyor.
Bu yüzden diyebilirim ki, organizasyona Türkiye'nin dört bir tarafından Yörük heyetleri gelecektir.
Ha onlarda oldukça şanslıdırlar. Çünkü... Simav'da bir başka yerde rasgelemeyecekleri güzellikleri ve lezzetleri tadabilecekler.
Mesela tarla ürünü tadındaki Sera Domatesini... Mesela damaklarda hoş bir tat bırakan tahin helvayı...
Efendim bu yazıyı yazmaktaki gayem, Simav'ın eşsiz lezzetlerini tanıtmak değildir. Şu anda çok farklı bir yapıya doğru evrilen Toplumumuzun, bu tür buluşmalarla fabrika ayarlarına geri döndürülmesinin mümkün olup olmadığını sorgulamaktır.
Gerçekten günümüzde özümüzden çok uzaklaştık. Ne yememiz, ne içmemiz, ne gezmemiz, ne de alışverişimiz bu milletin kültürüne uygun değil...
Bu toprakları bize emanet eden Ecdadımız mezarlarından çıkıp gelseler, vallahi billahi bizleride kılıçlarıyla kovalarlar.
Halimiz bu kadar kötü yani... Sizi bilmem... Bana köprüden önceki son çıkışa geldik gibi geliyor.
Gelin biraz sesli düşünelim... Ülkemizin farklı yörelerinde yapılan şenlik buluşmalarında, az önce bahsettiğim sorunun çözümüne yönelik güçlü bir şekilde kafa yorulsa...
Ardından da, bir eylem ve söylem planı yapılsa... Orada bulunanlar da, bu planı hayata geçirmeye uğraşsa...
Ne dersiniz... Toplumu fabrika ayarlarına döndürmek mümkün olabilir mi?