Ey Ümit Sen de Çekil!...
Hainliğin sınırlarını altüst edenlerin 15 Temmuz darbe kalkışmasının etkilerini devlet ve millet olarak hızlı bir şekilde üzerimizden atmayı başardık.
Bununla beraber dış eksenli destekçiler boş durmadılar. Derecelendirme kuruluşları başta olmak üzere bizi zor duruma düşürmek için çalışmaya devam ettiler.
Bunlar zaten hep böyle olagelmişlerdir. Yüz yüze mertçe demezler, diyeceklerini. Yani yapacaklarını hep taşeronlara yaptırırlar.
Yine öyle yaptılar. Önce FETÖ'yü devreye soktular. Olmadı; Suriye üzerinden oyunlar oynadılar. Oynamaya da devam ediyorlar. Destekçi devletler adeta darbe girişiminin arkasında biz varız dercesine peşisıra uygulamalar yapmaya ve demeçler vermeye başladılar.
Ceplerine fazladan birkaç kuruş konunca gayet yüksek notlar yapan kredi kuruluşları, efendilerinin sözcülüğünü yaptılar. Yapmaya devam ettiler.
Yazımı hazırladığım esnada Eylül ayı Küresel Ekonomik Görünüm (GEO) raporunu yayımlayan ve 15 Temmuz sonrası olumsuz tutumlarına alıştığımız Fitch Ratings, lufetmişler (!) Türkiye hakkında oldukça olumlu değerlendirmeler yapmışlar. Her halde dazla göze batmayalım diye düşünmüşleru2026
Fitch, raporunda Türkiye için;
- Gelecek birkaç yılda ekonomik büyümenin daha da ivme kazanacağı,
- Enflasyonun düşeceği,
- Gayri safi yurtiçi hasılanın bu yıl yüzde 3, 2017'de yüzde 3,2, 2018'de yüzde 3,5 artacağı,
- Enflasyonun bu sene yüzde 7,9, 2017 yılında yüzde 7,7, 2018'de yüzde 7,5 olacağı
tahmininde bulunmuş.
Doğrusu olumlu da olsa değerlendirmelerinin bizi ilgilendirmediğini ve kaale almadığımızı buradan ifade ediyor ve kendilerine "günaydın" demek istiyorum.
Bu kadar içerde olağandışı durumlar yaşamasına ve uluslararası tüm engellemelere rağmen bir ekonomi, hala ayakta kalabiliyorsa, büyümesini sürdürebiliyorsa sağlam dinamiklere ve iyi bir geleceğe sahip demektir.
Sanırım; bunlar darbeyi "iman dolu göğsüyle" siperleyen bu BÜYÜK MİLLETİ hala anlayamamışlaru2026
Yüksek geleceğini hazırlayan veya bu geleceğe intizar eden harikulade milletimiz ve her bir kahraman ferdi kendisini sahipleyen liderlerini yem etmeyeceklerdi ve etmediler.
Sözün şurasında yurt dışında Mescid-i Nebevide yaşanan bir olayı aktarayım:
Medine'de Türkiye'nin kargo işlerinde çalışan Moritanya'lı bir gençu2026
Evde annesiyle otururken; annesi Türkiye'de karışıklık olduğunu, darbe girişiminin yapıldığını görüyor.
Çocuğuna sesleniyor: Yavrum, Türkiye'de darbe oluyor. Biz de dualarımızla destek olalım, diyor.
Ve ikisi abdestlerini tazeleyerek namaz kılıyor, her selamdan sonra beraber dua ediyorlar.
Bir saati aşkın namaz ve duadan sonra Sayın Cumhurbaşkanı'mızın televizyonlarda halkını meydanlara çağırdığına şahit oluyorlar.
Bunun üzerine anne, oğluna dönerek; "oğlum, bizim ne kadar paramız var?" diye soruyor.
Oğlu, "biz paramızı bankaya koymamışız, ne varsa evdedir, anne!" cevabını veriyor.
"Ne varsa çıkar getir, evladım" diyor.
Bu bahtiyar ve kahraman evlat, biriktirdikleri ne kadar paraları varsa annesinin önüne koyuyoru2026 Yaklaşık bir çanta parau2026
Annesi hepsini bir çantaya koyuyor. Ve oğlunun eline veriyor.
"Yavrum, git hepsini Türkiye'nin bu beladan kurtulması için sadaka olarak dağıt" diyor.
Evlat "eli ve ayağı öpülesi" annesine şaşkın şaşkın bakarken; annesi, "Yavrum! Filistin gitti, bir şey yapmadık. Mısır gitti, sesimizi çıkarmadık. Suriye gitti, bakmaya devam ettiku2026 Türkiye düşmesin, oğlum! Türkiye İslam aleminin son umudu. Git sadaka olarak dağıt, oğul! Umudumuz yıkılmasınu2026 Türkiye düşmesinu2026" diyor.
Evladı, babasından kalan ve biriktirdikleri çanta dolusu parayı eline alıyor ve evden çıkıyor.
Evden çıkarken annesi bir daha sesleniyor: "oğlum! Şu parayı da al. Kefenim için saklamıştım. Bunu da sadaka olarak ver." diyor.
Bu kahraman Oğul, Mescid-i Nebevi'de hepsini sadaka olarak dağıtıyoru2026 Son Umut düşmesin diyeu2026
İşte Dostlarım!
Eli ve ayağı öpülesi bu Anne gibi Milletimiz de;
"Adnan Menderes asılırken ses çıkarmadık. 12 Eylül darbesine ve öncesindeki oyunlara karşı çıkmadık. Erbakan'a 28 Şubat darbesi yapılırken sahip çıkmadık. Ancak Erdoğan'ı yem etmeyeceğiz, yedirmeyeceğiz, babalarımız ve dedelerimiz gibi ağlamayacağız. Öleceksek de adam gibi öleceğiz"
dedi. Ve gereğini de yaptıu2026
Evetu2026
Kim ne yaparsa yapsın, bu Büyük Millet yüksek geleceğine muntazırdır. Ve öyle intizar ediyoruz ki, Allah'la aramızda olan ümidi dahi kaldırarak çalışıyor ve bekliyoruz.
Bu Aziz Millet, ateşe atılırken Hz Cebrail'den geçip direk Allah'a kendini muhatap eden İbrahim gibi 15 Temmuz gecesi adeta şu mısraları haykırdı:
Ey göğün yıldızları
Ey esintinin güzel kokuları
Ey umut bulutları
Ey Harem-i Şerifin kuşları
Ey kışın gök gürültüsü
Ey Ümit
Şahit olun ki, ben yeminimi söyledim
Biz burada kalacağız
Acıların bitmesi için
İyiliğin hayat bulması için
Güzelliğin yeşermesi için
Zirvelerin sahipsiz kalmaması için
Biz ayakta kalacacağız
Eyy Ümit!
Azimetleri yükseltmek
Daha yükseğe çıkmak
Zirvelere konmak için
Ya derdime ol çare
Yahut kıl beni yekpare
Yoksa Eyy Ümit!
Sen dahi yolumdan çekilu2026 eyyy ümit!... Sen dahi yolumdan çekilu2026