EVET, Trump Savaşa Zorlanıyor
Bir zaman, hele 'komünizm' yıkıldıktan sonra kendine yeni düşman arayan hastalıklı Batı zihniyeti, karşısına İslam dünyasını koydu.
Aslında yüzyıl önce fişini çektiği bu dünyanın, evvelce hafif oksijen teneffüsü ile fişi tekrar lakin daha düşük voltajda çalışması kastıyla takılıp bir de 'ılımlı' yaftası giydirip 'kum torbası' yapmak istedi. Yanına, başka boyutu ile eşzamanlı 'Tanrı'yı Kıyamete Zorlamak' felsefesi, daha doğrusu 'sapkınlığı' ile bir de 'alternatif' 'Radikal İslam' ortaya çıkardılar!
Zihnietin temeli kendini 'Self-defeating' dedikleri kavramla, varlıklarını, var olma sebeplerini sadece karşılarına kendi icat ettikleri 'düşmana' bağlıyarak idama ettiriyorlar.
Tabii bunun neticesi, sadece karşı cenahta 'ötekilerle' mücadale yanısıra kendi içlerinden gelen 'çıkıntılara' da müdahale cihetine gidiyorlar.
Amerikan başkanlık seçim sonucu, bunlardan bir tanesi mesela!
Seçimler olalı 5 ay, Trump'ın Başkanlık koltuğuna oturalı ise neredeyse 3 ay oldu. Bu süre zarfında hassaten öncelediği ve de hem tepki çeken, hem de 'sadece seçim vaadidir, zaten yapacak da değildir' denilen kanunları geçirmek için girişimlerde bulunduysa da, tıpkı seçim esnasında 'son seçenek', yapmak istese de Amerikan derin devletine çarpar ve yine yapamaz! Hakikatiyle karşı karşıya kaldı!
Belki de tüm siyasilerin dünya umumunda başına gelen bu durum Amerika Başkanı için çok daha hazin, çarpıcı ve de anlamlıdır elbette! Çünkü hem dünya ölçeğinde bir karşılığı, hem de 'muktedir' olma vasfı vardır.
Hele ki, Suriye'de Rusya ile, daha doğrusu Putin ile ittifak tasarlayan ve bunu arzuladığını belirtmekten çekinmeyen Trump, Esed'in kimyevi silah kullanımı ile bir anda 'törnestant' etti!
Tabii, doğrusu 'ettirildi' olmalı, çünkü Esed'in bu haltı ilk değil! Yine, Amerika Dışişleri Tillerson, son 3 yıldır Esed'in mütemadiyen bu silahları kullandığını beyan etti. E, Trump'ın bunu bilmemesi de imkansız olduğuna göre, hele bir diğer abukluk, İran'ın en büyük destekçisi Rusya olduğu halde Trump'ın İran'a ateş püskürmesi, geç öteye Kuzey Kore üzerinden 'bugün-yarın beklenen' bir harbin arefesinde salvoları, ne menem şey ola!
Hemen her alanda sıkıştırılmak istenen, başta belirttiğim 'karşı cephe' anlayışı, Türkiye'yi de araya katıp Rıza Sarraf üzerinden de aslında Trump'a yükleniyor.
Geçtiğimiz haftalarda Halkbankası Müdür Yardımcısı'nın tutuklanması, ardından, birçokları tarafından kahraman, büyük idareci ilan edilen ve adı İçişleri yahud CIA başkanı olacaklar arasında zikredilen sabık New York Belediye reisi Giluani, Sarraf 'lehine' şahit gösterilince, 'rüşvet' ithamına maruz kaldı!
Daha önce isimleri birçok mevkilerde 'kesin gözüyle' geçen kişilerin 'üstünün çizilmesi', hatta Gülen aleyhinde makalesi ile kendinden söz ettiren Mike Flynn gibi atandığı halde görevinde alınmak zorunda bırakılması... Şimdi de zincire eklenen FBI üzerinden Trump'ın en yakınlarına yapılan soruşturmalar.
En tepeyi şekillendirmede gösterilen azme bakıp aşağıya doğru neler döndüğünü anlamak zor olmasa gerek, ancak bazı 'aymaz' takımı, onların cephesinde yahud mevki müstevli ve de şahsi hırs ve garezlere düçar olanlar hariç elbet, durumun ciddiyet ve vahametini kavramaları elzemdir.
Bu düzen öyle bir düzen, bu dümen böyle bir fırıldak ki, 16 Nisan EVET'leri bu işe çare için bulunmaz ve 'onarılmaz' fırsat olacaktır vesselam!
@yusufserce twitter.com/yusufserce
