Evanjelizmin teopolitiği
Din, bireysel ve toplumsal olanın ötesinde küresel etkileri olan bir alandır. Amerika politikasında Evanjelizmin artan gücü, küresel siyasette dini grupların etkisinin daha güçlü bir şekilde tartışılmasına neden olmaktadır. Türkiye ve Amerika arasında derin bir krize neden olan Evanjelist Pastör Brunson'un iki yıldır devam eden tutukluluk hali, Evanjelizmin siyasetle iç içe geçen ilişkilerinin yeniden tartışılmasına neden olmuştur.Evanjelizm, Amerika tarihini, toplumunu ve siyasetini anlamak için mutlaka üzerinde çalışılması ve anlaşılması gereken bir konudur. Başka bir ifade ile Evanjelizm anlaşılmadan, Amerika'ya dair anlayışımızı hep eksik kalacaktır diyebiliriz.
Evanjelikler, Trump yönetimi içinde etkin durumdadırlar. Kendisi dindar olmayan Trump, aslında maddi servetiyle ve dünyevi başarılarıyla gurur duyan bir kibir abidesidir. Trump'da tevazu ve maneviyatın zerresi bulunmamaktadır. Hristiyanlığı dünyaya hakim kılarak İsa'nın krallığını kurma iddiasındaki Evanjelizmin asli özelliği, küresel iktidar ve materyalizmdir. Dünya servetlerinin ve iktidarının kendi kontrollerinde olmasını isteyen Evanjelizm, kuruluşundan itibaren Amerika toplumunu, kimliğini ve siyasetini şekillendirmek ve yönlendirmek isteyen güçlü bir Hristiyan Protestan hareketidir. Baptistler ve Metodistler, en güçlü Evanjelik gruplardır. Trump'ı destekleyen Evanjelik grupların, Çay Partisiy'le çok yakın ilişkileri bulunmaktadır.
Evanjelik Hristiyanlar, Amerika'da ve dünyada ekonomik, sosyal ve siyasal sorunlar karşısında yaşadıkları kaygılarla hareket etmemektedirler. Onları harekete geçiren güç, inançtır. Amerika ve dünya politikasında dinin etkisinin azaldığını veya yok olduğunu düşünmek büyük bir yanılgıdır. Evanjelizmin küresel sistem içindeki etkisi ve yönlendiriciliği, dinin küresel siyaseti belirleyen güç olmaya devam ettiğinin en önemli göstergesidir. Evanjelizm, kürtaj gibi özel niteliğe sahip bir konuyu, varoluşsal düzeyde en önemli dini, sosyal ve siyasal sorun haline getirebilmektedir. Evanjelistler, Amerika'da Yüksek Mahkeme'ye kimin atanıp atanmayacağıyla yakından ilgilenmektedirler. Kürtajın yasaklanmasının en önemli konu olduğunu gündemde tutarak Evanjelist toplum kesimlerinin, yönetim, yargı, kamuoyu ve siyaset üzerindeki etkilerini hep canlı tutmaya çalışmaktadırlar. Evanjelikler, Hristiyan ahlaki değerlerinin topluma ve siyasete egemen olmasının birinci önemli öncelik olması gerektiği konusunda Amerika ve dünya kamuoyunda yoğun bir faaliyet içindedirler. Evanjelikler, geleneksel aile değerlerinin korunması, okullarda dua edilmesi, LGBT'lere karşı olunması, kürtajın yasaklanması gibi konularda yoğun bir lobi çalışması içindedirler. Trump yönetimi, Evanjelistlerin sosyal ve siyasal muhafazakarlığa ait tezlerini benimsemiş durumdadır. Reagan, Bush ve Trump gibi Cumhuriyetçi başkanlar, Evanjelik sağın gücünün farkında olup, Evanjelik sağın desteğini bir blok olarak almaya çalışmaktadırlar.Evanjelikler, kiliseden çok Cumhuriyetçi Parti'yle ilgilenmektedirler. Evanjelist Rahip Billy Graham'ın girişimleri sayesinde Başkan,Eisenhower, Ulusal Dua Kahvaltısı geleneğini Washington'da kurumsallaştırmış ve doların üstüne "Tanrı'ya güveniyoruz" ibaresinin konmasını sağlamıştır. Trump, Yüksek Mahkeme üyeliğine ve eğitim bakanlığına Evanjeliklerin görüşlerini destekleyen muhafazakar kişileri atamıştır. Evanjelikler, Trump yönetimini Amerika tarihindeki en güçlü çağları olarak görmektedirler. Evanjelikler, teopolitik projelerini gerçekleştirmek için Trump'ı bir araç olarak kullanmanın peşindedirler.
Evanjelizmde ahir zaman anlatıları önemli yer tutmaktadır. Evanjelikler, İsa'nın ahir zamanda döneceğini, bütün kötü güçleri yeneceğini ve Tanrı'nın yeryüzündeki krallığını kuracağına inanmaktadırlar. Evanjeliklere göre İsrail devleti, Tanrı'nın yeryüzünde krallığının kurulacağını gösteren en önemli gelişmedir. Trump yönetiminin büyük elçiliği Kudüs'e taşıma kararı, Evanjelikler tarafından mutlulukla karşılanmıştır. Evanjelikler, Tanrı'nın krallığının başkentinin Kudüs olacağına inanmaktadırlar. Evanjelizm ve Siyonizmi birleştiren ortak teopolitik, ahir zaman konusundaki bu kurgularıdır. Siyonizm, Evanjelizm üzerinden Amerika'yı ve küresel sistemi kontrol etmektedir. Siyonizm, İsrail devletinin hakimiyetini sağlamak gibi dünyevi politik bir gayenin peşinden koşmaktadır. Evanjelikler ise, Siyonist amaçlara hizmet etmenin kendilerinin ahirette Tanrı tarafından ödüllendirilmelerine yol açacağı şeklinde uhrevi bir kazanımı elde etme vehmi içindedirler. Siyonizm ve Evanjelizmin ittifakı, Amerika'yı sadece beyaz Protestanların hakim olduğu ve diğer toplumsal kesimlerin dışlandığı bir cehennem haline getirmektedir. Siyonist Netanyahu hükümetinin uygulamaya soktuğu Yahudi ulus devlet yasası da, aynı şekilde İsrail'de Yahudilerin üstünlüğüne dayalı ırkçı bir rejim kurmayı amaçlamaktadır.
Evanjelikler, Amerika'nın manevi bir ihyaya ihtiyaç duyduğunu iddia etmektedirler. Evanjelik teopolitikte yeniden doğuş kavramı çok önemli yer tutmaktadır. İsa'nın ve İncil'in iyi mesajını doğru bir şekilde anlayan bireyin, toplumun, Amerika'nın ve dünyanın kendisini manen dirilteceği ve yenileyeceği temasını, Evanjelikler sürekli olarak gündemde tutmaktadırlar. Evanjelizm, aslında Amerika nasyonalizminin teolojiye bürünmüş halidir. Evanjelik nasyonalizmde, inanç, milliyetçilik ve girişimcilik üç önemli sac ayağını oluşturmaktadır. Her şey inanç etrafında dönmektedir. Hristiyanlık teolojisi ışığında milliyetçiliğe ve girişimciliğe manevi ve teolojik açıklamalar sürekli olarak getirilmektedir.
Evanjelizm, Tanrı'nın Krallığı teolojisi ve ideolojisi diyebileceğimiz bir teopolitikle Amerika toplumunun bütün kılcal damarlarına tepeden tırnağa yerleşmeye çalışmaktadır. Eğitim, enerji ve şehircilik bakanları başta olmak üzere başkan yardımcısı Pence ve Dışişleri Bakanı Pompeo, Evanjelistlerin Tanrı'nın Krallığı denilen teo-ideolojiye sahip kişilerdir. Amerika'yı ve dünyayı hakimiyetine almak için kapsamlı ve çok yönlü bir şekilde yayılmaya ve güçlenmeye çalışan bir teo-politikle hareket eden evanjelizm, küresel bir güç merkezi haline gelmiş durumdadır.