Esadizm/Kemalizm
17-25 Aralık 2013...
Emniyet- yargı darbe girişiminin üzerinden 11 yıl geçti. O
günden bu güne geçen bu zamanda içinde neler oldu, neler? Asırlık olayları bu
sürede yaşadık. Aynelarap, çukur-hendek ve 15 Temmuz...
Bu zorlukları millî irade ile atlattık. Seçimler yapıldı.
Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemine geçerek devletin harekat kabiliyeti tahkim
edildi. Bugün Pençe-Kilit ile terörün kuyruğu kıstırıldı.
Türkiye huzurlu ise bölge huzurludur. Bundan dolayı Türkiye
hedef ülkedir.
Esadizmin merkezi şeflik Türkiye'si idi. Darbecileri
"dünya lideri" ilan edenler, Bölgeyi Türkiye üzerinden baskıladılar.
Darbeler önce burada yapıldı.Türiye tarihi aynı zamanda Suriye, Mısır, Irak
tarihidir. Bundan dolayı Minyeli Abdullah aslında Kasımpaşalı Recep Tayyip'tir.
Mursi, Mısır'ın Recep Tayyip'idir. Muhtar bile seçilemez, diyerek emperyalist
naralar atanların güvencesi bu siyokemalist yapıdır. "Bizim çocuklar"
hitabının muhatapları bu utancı övünç madalyası olarak gögüslerinde taşıdılar.
Mülteci düşmanlığının arka planında bu Baasçı zihniyet
yatmaktadır. Sednaya hapishnesi ile Ulucanlar'ın yok bir birinden farkı.
Laik Esad'la Gürsellerin, Evrenlerin, Birlerin, Teziçlerin,
Yurtta Sulh Konseyinin merkezi aynı...
17-25 Aralık 2013 açık bir darbe girişiminde. Ogün
darbecileri alkışlayanlar 15 Temmuz'da ekran karşısında katliamı seyrettikleri
gibi bugün de seyirciler, alkışçılar. Güçleri yetse Sednaya'dan kurtarılanları
yakalayıp Sednaya'ya atacaklar.
Türkiye'de mülteciler üzerinden iç savaş planları yapanlar
bunlar...
Çöken sadece Esad putu değil, Kemalist yapı da çöktü.
"Allah kuluna hakim kulları heykellerin" defteri
dürüldü, devri kapandı.
11 yıl önce...
12 Mart 2018 tarihli "Kudüs kapısı Afrin" başlıklı
yazımda: "
Türkiye, Zeytin Dalı Harekatı'yla kendisinin, bölgesinin ve
İslam dünyasının makus talihini tersine döndüren bir süreci başlatmıştır. Hiç
durmaksızın Afrin'den sonra doğuya yönelmeli İran sınırına, Kandil'e kadar
bütün bölgeyi terörden temizleyip milyonlarca muhacirin evlerine dönmeleri
sağlamalıdır. Aksi taktirde, her geçen gün Türkiye aleyhinedir. Çünkü
muhacirler üzerinden de çatışma ortamı oluşturmak istiyorlar. Ensar- Muhacir
çatışması için çalışanlar, asla hafife alınmamalı. 15 Temmuz akşamına kadar
Yurtta Sulh Konseyi ve müntesiplerinin algı operasyonunun ana malzemesi
mültecilerdi. Bölgenin demografik yapısını bozmak isteyenler, huzur ortamının
sağlanmasını, mültecilerin evlerine dönmesini istemiyorlar. Bundan dolayı
" Harekatı durdurun. Afrin'e girmeyin, diyorlar."
İt ürür kervan yürür...
"Reis, bizi Kudüs'e götür.."