Ertuğrul Özkök ne zaman hidayete erecek?
"Şimdi halk o hanımefendiye haddini bildirmeye başlıyor. Önceki akşam televizyon ekranlarında seyrettiğimiz o sahneler bunun kanıtı. Merve Hanım'ın çocuklarını almak için gittiği okulda, küçücük öğrencilerden aldığı dersler, bu haddini bildirme sürecinin ilk işaretleridir. "
Aradan 14 yıl geçti. Konjonktür değişti.
Dün meclisten kovulanlar, bugün aynı mecliste alkışlandı.
Peki, Ertuğrul Özkök ne yaptı?
Dün olduğu gibi bugün de bir yazı yazdı.
İlginçtir, başörtüsü zulmünün sürdüğü günlerde parlamenter linçe maruz kalan bir başörtülü vekili eleştiri konusu yapan Özkök; başörtüsü zulmünün sona erdiği günlerde de bu ezberini bozmadı ve başörtülü vekilleri eleştiri konusu yaptı.
14 yıl önceki yazının tamiri imkansızlığına o kadar inanmış olacak ki herhangi bir telafi çabası içine girmedi. Böyle bir çabanın yerine, 1 Kasım 2013 tarihli yazısında başörtülü olarak meclise gelen vekillere 'Bugün mü hidayete erdiniz?' diye sordu.
Aslında 'Sana ne?' türünden aktüel özgürlük nosyonunu da yansıtan kısa bir cevapla geçiştirilebilecek bir soru bu.
Yahut 'Hayırdır, kilise engizisyonunda mı görevlisiniz?' türünden, Ertuğrul Özkök'ün düşünsel referans çerçevesini oluşturan laik bilincin aşina olduğu bir geçmişe atıf yapmak da yeterli olabilir.
Ancak bu müstehzu00ee soruya cevap vermek yersiz.
Şimdi birisi çıksa, Ertuğrul Özkök'ün 14 yıl önceki yazısını alsa, araya Hürriyet'in manşetlerinden oluşan bir kolaj yapsa ve sonuna da Özkök'ün konu ile ilgili son yazdığı yazıyı koysa.
14 yılda Ertuğrul Özkök cephesinde değişen bir şey yok, dedikten sonra şöyle bir soru sorsa:
-Ertuğrul Özkök ne zaman hidayete erecek?
Özkök'ün cevabı ne olurdu acaba?
*
Şafak Pavey'e birkaç soru
CHP'li Şafak Pavey Genel Kurul'daki konuşmasında bir şekilde başörtülüleri Mustafa Kemal'e borçlu çıkardı.
Anlaşılan Şafak Pavey borçlar hukukundan iyi anlıyor.
Hazır bu kadar iyi anlayan birisini bulmuşken soralım:
-Peki, Merve Kavakçı bir hezeyan korosunun eşliğinde, Bülent Ecevit'in gürlemesinin gölgesinde Genel Kurul'dan kovulurken bunu kime borçluydu?
-Eğitim hakları ellerinden alınan ve yabancı memleketlere zorunlu göçe zorlanan genç kızlar bunu kime borçluydu?
-İşlerinden atılanlar, memuriyetleri sona erenler bunu kime borçluydu?
Hilal Kaplan'ın da hatırlattığı gibi, 1934'de Türkiye Cumhuriyeti başıaçık kadınlara seçilme hakkı verdi. Başörtülü kadınlar ise, Pavey'in 'tektaş pırlanta gibi ışıldıyordu' dediği 'seküler toplumumuzda' bu hakka, 79 yıl sonra 2013'te kavuştu.
-Başörtülü vekiller bu 79 yıllık gecikmeyi kime borçluydu?
Hakları gasp edilmiş, aileleri ile birlikte acıya boğulmuş insanları hala bu ülkede borçlu çıkarmaya çalışmak ve bunu kendince zarif bir üslubun zırhını kuşanarak yapmak; Genel Kurul'daki en talihsiz konuşmacı yaptı Şafak Pavey'i.
