Ermenistan daha çok karışır
Ermenistan’da yer yerinden oynadı. Muhalefetin Paşinyan hükümetine karşı baskıları yetmiyormuş gibi bir de silahlı kuvvetler muhtıra verdi. Paşinyan, bunu darbe olarak nitelendirdi ve halkı kendisini desteklemesi için sokaklara çağırdı.
Olay Rusların İskender füzelerinden kaynaklandı. ABD gibi
Rusya da miadını doldurmuş silahları uydu devletlere yığmıştı. Parasıyla veya
bağış yoluyla… Ermenistan durup dururken Azerbaycan’ın sivil yerleşim
birimlerini İskender füzeleri ile vurmaya başladı. Ancak 1980’lerin
teknolojisini taşıyan füzelerin ancak 10’da biri hedefe isabet ediyordu. Kalan
9’u toprağa saplanıp patlamıyordu bile. Azerbaycan, savaş sırasında sivillerin
vurulmasını belgeleyip işlenen savaş suçunu dünya kamuoyunun gündemine başarı
ile taşıdı.
İskender füzeleri tartışmasının alevlenmesi Rusya’nın silah
sanayiini ve teknolojisini de tartışılır duruma getirdi. Karabağ Savaşı sonucu
ortada kimsenin üstlenmediği bir mağlubiyet var. Ermenistan’da savaşın bedelini
kimse ödemek istemiyor. Ne siyasi, ne askeri idare... Ermeni ordusu sorumluluğu
Paşinyan’ın üstüne yığıyor. Paşinyan ise suçu Rusya’nın eski silahlarına
yüklüyor.
Karabağ Savaşı’nda Ermenistan, ordusunun yüzde 80’ini
kaybetti. Ermeniler tam bir bozgun yaşadı. Kaybettikleri silahlar bir yana eğer
Rusya imdada koşmasaydı ortada Ermeni ordusu diye bir şey kalmayacaktı. Belki
topraklarının önemli bir kısmı da elden gidecekti. Şimdi ise siyasi
istikrarsızlık ve ekonomik sıkıntılarla uğraşıyor.
***
ABD, İkinci Dünya Savaşı’ndan galip çıkmıştı. Bunu da
Japonya’da Hiroşima ve Nagazaki’de yaptığı iki sivil katliam ile yapabilmişti. Sonrasında
dünyada kendi menfaat düzenini kurmak için kolları sıvadı. Silah üreten,
teknolojiye yatırım yapan ülkelere baskı yaparak bundan vazgeçirdi.
Karşılığında da “Ben size her türlü silahı, gemiyi, uçağı bedava veririm” dedi.
Verdi de… Ordusunda miadı dolmuş ne kadar çöp varsa başta Türkiye olmak üzere
diğer ülkelere yığmaya başladı.
Türkiye’nin şu anda ileri teknolojiyi kullanarak ürettiği
silahlar ABD silah endüstrisi karşısında devede kulak mesabesinde. Buna rağmen üretilen
İHA ve SİHA’lar tüm dünyada ses getiren başarılara imza attı. ABD’nin her
konuda dünyayı sömüren devasa firmaları var ama asıl parayı silah
endüstrisinden kazanıyor. Kendisi dışından silah almaya kalkan olursa baskıyla
onu vazgeçiriyor. Son örneği Rus Su 35 uçak siparişi vermiş olan Endonezya
oldu; ABD’nin baskısı sonucu uçak siparişini iptal etti.
ABD, öyle her ürettiğini, her isteyene de vermiyor. Son
teknoloji ürünü uçakları, tankları, helikopteri kendine ayırıyor. Ancak onun
daha ileri bir versiyonunu çıkardığında satıyor. Siz bir ABD silahı aldığınızda
da aslında tam olarak almış olmuyorsunuz. Sadece parasını ödüyorsunuz. Devletler
resmen ve alenen sömürülüyor. ABD, yazılımlar sayesinde o silahı ilgili
devletin istediği gibi kullanmanıza izin vermiyor. Ancak ABD’nin izin verdiği
ölçüde kullanabiliyor.
***
Savaşa giriyorsanız, başka bir ülkenin gücüne güvenerek
hareket etmek hezimetle sonuçlanabiliyor. Ermenistan’a da tam olarak o oldu.
ABD ve Fransa’nın gazına gelerek Azerbaycan topraklarına ve sivil hedeflere
saldırmaya başladı. Özellikle de Macron’un Tayyip Erdoğan düşmanlığı ve
dolduruşu ile Tovuz bölgesinden geçen petrol boru hatlarını vurmaya kalktı.
Ermeni ordusunun hiçbir ölçü tanımadan savaşması, sivil
hedefleri vurması, Gence’de koca bir mahalleyi yok etmesi büyük savaş
suçlarıydı ve Azerbaycan bunlar uluslararası mahkemelere taşıdı, gerekli
karşılığı da bulacaktır.
Ermenistan’da Azerbaycan ordusunun Türk SİHA’ları ile yok
ettiği S 300 füzeleri Yunanistan’ın Girit’te konumlandırdığı S 300’lerin daha
ileri versiyonuydu. Buna rağmen yok edildiler. Bir İskender füzesi yaklaşık 700
kilo patlayıcı taşıyordu. Ama onda birinin işe yaraması hem Ermenistan’ın
sonunu getirdi, hem Rusya’nın silah teknolojisini tartışmaya açtı.
Ermenistan’da bundan sonra asla sular durulmaz. Batıya
sırtını dayamış Paşinyan ile Rusya’ya yakın duran muhalefet ve silahlı
kuvvetlerin çekişmesi bakalım nasıl sonuçlanacak? Öldürdükleri silahsız sivil
masum insanların ahı yeter onlara…