Erdoğan’a saldıranlara vicdani resital…
Gözün çıka dünya… Bir adama, hem içeriden, hem de dışarıdan herkes saldırıyor… Siyonist İsrail düşman, ABD düşman, Almanya ve kirli Avrupa düşman… En önemlisi de; Müslüman’ların yeniden dirilişine histeri derecesinde kin besleyenler düşman... Peki, adam ne yapmış? Ceberut devlet adamlığı yapmadan, insana hizmet etmiş, muhabbet etmiş, devletin imkânlarını hiç ayırım yapmadan, tüm vatandaşlara sunmuş... Özlenen hizmetleri herkese ve her yere ulaştırmış... En önemlisi de; başörtüsü özgürlüğe kavuşmuş. Bütün hizmetler unutulsa bile, PKK’nın bel kemiği kırılmış, Kahraman ordumuza destanlar yazdırılmış ve artık kirli eller başörtüsüne dokunamaz hale gelmiş.
Allah’ınıza kurban, hele bir söyleyin; neden Erdoğan’a cephe aldınız? Ehli küfrün acımasızca vurduğu milletin adımı Erdoğan’a sizler neden vuruyorsunuz? Derdiniz ne? Yoksa ölümümü öldürdünüz? Söyleyin Allah aşkına; Güller, Ahmetler hele birde hiç beklemediğimiz Akgündüzler, neden depreşti bu muhaliflik damarı? Yoksa alçak haçlılar ve içimizdeki gizli zındıklar hidayete mi erdi, etrafımıza huzur mu doldu? İsrail ve tüm zalimler belasını buldu da Erdoğan mı çıkıntılık yapıyor? Sizlerde daha imanlı, daha cesur ve milletine daha çok hizmet yapabilecek birini mi buldunuz da Erdoğan size engel mi oluyor? Sizde bunun için muhalefet yapıyorsunuz, Erdoğan’ın ayaklarını kaydırmaya çalışıyorsunuz… Söyleyin bizi şaşkına çevirenler; yoksa biz derin uykulardayız ve çok derin meseleleri mi kaçırdık? Tekrar soruyorum: İslam Âlemi sağlam bir ittifak mı sağladı, Aknenizde sadece Müslümanlar mı varlık gösteriyor? Kudüs esaretten mi kurtuldu? Alçak ABD ihtilal yaptırdığı ülkelerden özür mü diledi? Amerika ve Batı her yerde demokrasi ağaçlarının serpilmesi için dibini mi çapaladı? CHP geçmiş günahları ve İslam düşmanlığı için defalarca gözü yaşlı bir şekilde milletten özür mü diledi? Ve CHP şuan herkesten daha samimi bir şekilde İslam için, mukaddesat için mücadele mi veriyor da siz Erdoğan’ı ayak bağı görüyorsunuz ve hiç olmadık zamanlarda küffarı sevindirecek şekilde akordu ve muhakemesi bozuk sesler çıkarıyorsunuz…
Kimi makamların en zirvesine ulaşmış, kimi akademisyen ve Prof olmuş; Güller, Ahmetler ve Akgündüzler: Kurban olduğum derdiniz ne? Yahu ne kadar arızalı ve sakat tipler varsa acımasızca Erdoğan’a saldırı halindeler… El uzatıp, sırt verip, destek verecek yerde neden direksiyon başındakine insafsızca saldırıyorsunuz, surda gedikler açmaya çalışıyorsunuz? Sizler Allah’ı bilen insanlarsınız… Sorarım size; içerden ve dışarıdan saldıran zındıka komitelerine bilerek ya da bilmeyerek neden arka çıkıp, Siyonistlere saldıracak yerde Başkan Erdoğan’a ayak bağı olmaya çalışıyorsunuz? Gerçekten o müjdeli günler gelmişte biz mi hala karanlıklar içindeyiz? Sanki CHP, HDPKK, İP, SP ittifakı yetmiyor, birde siz mi onların karanlık ortaklıklarına ortak olmaya çalışıyorsunuz? Onların ortaklıklarının mimarı; Zındık ve kâfir Amerika, İsrail, Batı ve dünyanın karanlık Siyonistleri... O mimarların büyük hedefleri olmasa böyle bir ortaklık kurup, hiç Erdoğan üzerine salarlar mı? O alçakların önemli projeleri ve işleri olmasa nesine gerek belediye seçimleri ve özellikle İstanbul’u ele geçirmek…
Gelin etrafımızdaki ve içimizdeki yangın sönene kadar, muhalifliği, hatta düşmanlığı bir kanara bırakın! Erdoğan’ın mutlaka eleştirilecek yönleri vardır ama şimdi kirli oyunlar hortumu çıkmış, değerler kasırgaya yakalanmış... Önce sahili selamete çıkalım. Birilik ve beraberliği sağlayıp, tüm planları bozalım. Hatta gerek duyarsanız, Erdoğan’ın yüzüne mertçe seni sevmiyoruz ama davanı seviyoruz, tüm oyunlar bozulana kadar, Türkiye maddi manevi yüz güldürene kadar şimdilik yanındayız, arkandayız diyin... İçinizdeki öfke soğumaz ise daha sonra kozunuzu paylaşırsınız ama şimdi değil. Şimdi çıkıntı olmanız İstanbul’un kalbine hançerin inmesine, İslam Âleminin ise hayal kırıklığına uğramasına sebep olur!
Sayın Gül ve Davutoğlu: Allah için dikenlerinizi ayıklayınız, lütfen ihtiras davulunu çalmayı bırakınız... Akgündüz hoca: Sizde sadece iman hizmeti ile uğraşmaya devam ediniz, dualarınızla Başkan Erdoğan’ın yanında durunuz. Biz de sizlerin eski hallerinizi düşünerek sevmeye devam edelim… Erdoğan’a bu kadar saldırı var iken, sizin tek olumsuz tavrınız bizlere büyük acı veriyor... Erdoğan incinmese bile, biz çok ama çok inciniyoruz, haberiniz olsun…
Son söz: Büyük konuşmayayım: Eğer Erdoğan hasmım olsa idi; yinede milleti her türlü boyunduruktan kurtardığı ve kurtarmaya çalıştığı için ve ülkemize yaptığı hizmetlerden dolayı ve de bu ülkenin vatandaşı olmamıza bir iftihar vesilesi olduğu için hasımlığı bir kenara bırakır, desteklemeye ve dua etmeye devam ederdim. Bu düşünceyi veren Allah’a da şükür borçluyuz… Allah korusun; zındıklar gibi aynı safta yer alma; Erdoğan’a onlar gibi vurma ahvali yaşayabilirdik, gerçekten buna çokça şükürler gerekiyor...