Dolar (USD)
34.57
Euro (EUR)
36.00
Gram Altın
3017.21
BIST 100
9549.89
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE
15 Aralık 2020

Erdoğan ve kırkı çıkan Karabağ…

İnancın etrafındaki zincirler kırılınca, kurulan tuzaklar yerle bir edilince; İslam’ın savleti yeniden peş peşe tüm parlaklığı ile ortaya çıkıyor... Bütün mesele; bize cilt yapılan batılı gibi düşünme ve yaşama tarzını yırtıp atmaktı. Yırtınca altından ecdat gibi imanlı ve kahraman yapı ortaya çıkmış oldu. Mevcut uyanışla Ordumuz böyle zaferden zafere koştu: Fırat Kalkanı, Zeytin Dalı ve Barış Pınarı’nın gürül gürül akması… Demek ki topyekûn tam uyanış olsa ve Allah’ın ipine sıkı sıkıya sarılmış olsak; hiçbir zafer ve başarı elimizden kayıp, gitmeyecek...

Yeri geldiğinde şair ruhlu… Yeri geldiğinde dünyanın büyüklüğünü güya beş ama gerçekte ise leş daimi üyeye kafa atarak haykıran bir yiğit… Vakti saati dolunca Cumhurbaşkanlığı makamını bir kenara koyup, Allah’ın huzurunda başını secdeye koyan samimi bir kul… Yeri geldiğinde hasret türküsüne eşlik eden kocaman yürekli bir insan… Ve de yeri geldiğinde; şehitler için Kur'an ı Kerim okuyan tilaveti düzgün enteresan bir insan… Osmanlı Padişahları gibi 10 parmağında on marifet. Şükürler olsun; Erdoğan dönemi bize her türlü uyanış ve zaferler yaşatmaya devam ediyor. İnşallah ömrü de, başarıları da daim olur…

Çok bekledik, yüz küsur yıl gözümüz yollarda kalmıştı. Tam bizden biri; şanlı ecdadın ruhunu taşıyan, mazlumları ve Müslümanları dert edinen kahraman ve imanlı bir lideri... Susamıştık; cami seven, ezan seven, çocuk seven, garipleri seven hele hele Allah’ı çok seven gerçek bir Müslüman lideri… Kafayı heykellerle bozmamış; teknolojiye, milli üretime ve milli mühendislere hasta ve vatan – millet için çalışan, ezan ve bayrak aşığı insanı çok ama çok beklemiştik... Gerçek kahraman ve başkomutan İslam evladı Erdoğan Türk SİHA'larının yapılmasına destek vererek, Ebabil kuşlarının küffar üzerinde uçmasına ve Karabağ’ın azat olmasına vesile oldu. Baş Komutan Erdoğan’ı ve de kararlı tutumuyla Azerbaycan’ın zafere ulaşmasına vesile olan Aliyev’i gönülden tebrik ediyoruz. Zaferin sevincini tadıyla yaşayan Aliyev’de Azerbaycan için lider olduğunu tescillemiş oldu.

Ebabil kuşlarımızın taşıdığı gazap, Ermenistan ordusunun üzerine yağınca; Can Azerbaycan, yaşadığı Karabağ hasretinin kırkını çıkarmış oldu. ‘40 günde, kırk bin kere Maşallahlık zafer hayırlı uğurlu olsun. Darısı zafer bekleyen diğer mazlumlara… Evet, zafer var ama sevinemeyen hain kişilerde var…

11 Aralık 2020 tarihli gazetelerin birinci sayfalarına baktığınızda kimin yerli ve milli olduğunu anlayabilirsiniz; hiç okumanıza bile gerek kalmadan. Yerli ve milli gazetelerin haricindekilerde alakasız sürmanşetler, inadına kör olup, görmezden gelinerek başka zorlama ve baskılarla atılan manşetler ve o manşetler peşine takılan uydurma ve yalan dolu haberler... Ah, Karabağ’a sevinememiş, kara bağlamış kafalar!…

Adam hain olunca, adam batı hayranı ve emperyalistlerin uşağı olunca, hayırlı manşetler mesela: Türkiye’nin dışarıdaki zaferleri, başarıları ve Azerbaycan’ın Karabağ zaferi asla onun için manşet olmuyor. Aynı gün milletimizi sevindiren bir şey olsa ve de batının bizi tehdit etmesi, hırlaması olsa; ertesi gün hırlamalar manşet olur ve hırlayanların havlamalarını ballandıra ballandıra anlatırken, satır aralarına kendi tehditlerini yerleştirmeyi de asla ihmal etmiyorlar… Bu arada, Milletin düğün bayram ettiği milli meselelere kör kalıp, demokrasi ve İslam düşmanı batının üflemelerine göre manşet atan içimizdeki hain basın, Atatürk’ün arkasına sığınmayı da asla ihmal etmez…

Azerbaycan'da düzenlenen Zafer Geçidi Törenini ucundan, minnacık ve koşarak gören haçlı basını yine bizi şaşırtmadı ama şaşırdığımız hala o gazetelere para verip alanlar ve hala kendilerini öz hakiki milliyetçi ve vatansever görmeleridir. Hele birde söz söyletmeyen ve göğüslerini kabartarak bakmaları, sanki kalpakları giyinip, Ortadoğu’da ne kadar alçak emperyalist var ise kovup geldikten sonra zeybek oynayacak gibi duruşları var ki söylenecek her söz yanında sönük kalır. Yine her milli meselede olduğu gibi; Azerbaycan'da ki ‘Zafer Geçidi Töreni’ni iftihar ve şükürle seyretmek, kazanılan zafere derinden sevinmek Osmanlı çocuklarına kaldı ve bundan çok mutluyuz çünkü İslam Ordusunun zaferlerine ancak gerçek Müslümanlar sevinir.

Evet, Azerbaycan'da ki Zafer Geçidi Törenini, Kahraman Türk Askerinin heybetli zafer yürüyüşünü tüylerimiz diken olarak ve gözlerimiz dolarak izledik... Özümüze dönünce fetihler bizim için kaçınılmaz oluyor. Tarihin perdelerini aralayıp, oradaki meyden muharebelerine, büyük komutanlara ve büyük zaferlere bakmaya gerek yok; sen kendi özüne dönünce zaten zaferler sana: durma gel! Diyor. Biz kendimiz olunca; Allah için ölmeye niyet edince hiçbir zafer bize asla sırtını dönmez!..

Hasret kırkı çıkan Karabağ, hayırlı uğurlu olsun.