'Erdoğan giderse memnun oluruz'
Bizim muhalefet “iktidarın güzel yaptığı hiçbir şeye güzel demeyiz” dese de gün yoktur ki Batılı bir lider, bir siyasetçi ya da aydın Türkiye'yi övmesin. Tabi övdükleri Türkiye, Recep Tayyip Erdoğan döneminde şahsiyet kazanan Türkiye'dir.
Türkiye eskiden de övülüyordu.
Jandarmalık yaptırdıkları ülkeme, “NATO’nun
en güçlü ordusuna sahip…” diye ama artık gerçek bir askeri güç olmanın
yanısıra bölgedeki bütün ülkeler tarafından kabul görmesi ile övülüyoruz.
Elbette herkesin Türkiye için iyilik
istemesi, Türkiye'den bahsederken doğruları söylemesi beklenemez. Hele hele
Türkiye hakkında iyi şeyler söylemek söz konusu olunca Erdoğan’ı dışarıda
tutanların sayısı çok daha fazla. Mesela, geçtiğimiz günlerde:
‘Batı, Erdoğan'ın gittiğini görmekten memnun olacak’ demiş ABD’nin Bloomberg’i. Çünkü
demiş Bloomberg, “Ankara'nın dünya meselelerindeki
etkisi, Erdoğan'ın uzun süredir iktidarda olduğu dönemde elde ettiği
başarıların bir kanıtı. Ancak Batılı liderler, Erdoğan'ın gittiğini
görmekten memnun olacak…” demek ki batılıların derdi neymiş?
“Ankara'nın
dünya meselelerindeki etkisi, Erdoğan'ın uzun süredir iktidarda olduğu dönemde
elde ettiği başarılar” sebebiyle imiş.
E tabi, dünyayı sömürenler bu
Erdoğan'ı istemezler. Onlar için kukla lazım, o dönemi de Erdoğan tarihin
çöplüğüne savurdu.
Anlayacağınız Batılılar Türkiye'yi
demokrasi ya da insan haklarının çıtası ile değil;
Türkiye'nin dünyada sahip olduğu güç
ile gördüğü teveccüh ile kazandığı güven ve saygınlık ile değerlendiriyorlar.
Ne zaman ki Batılılar Türkiye'deki demokratik gidişat ve insan haklarından
bahsederse bilin ki Türkiye/Erdoğan batının menfaati için milletinin
menfaatlerini feda etmediği içindir.
Acaba Batılılar başka ne için
Erdoğan’ın gitmesini istiyorlar?
Bloomberg’e devam edelim:
Çünkü Rusya'dan füze savunma sistemleri alarak NATO'nun güvenliğini
baltaladı, İsveç ve Finlandiya'nın üyeliğini engelleyerek ittifakı boşa
çıkardı, defalarca Avrupa'yı mülteci akınına uğratmakla tehdit etti ve son
aylarda Yunanistan'a karşı giderek daha kavgacı bir tutum benimsedi…
Türkiye NATO’dan hava savunma sistemi
istedi, NATO’daki dostlar(!) bize hava savunma sistemini vermediği gibi, daha
önce Türkiye'de konuşlandırdıkları hava savunma sistemlerini bile en kritik
zamanda ve “ihtiyacımız var lütfen
götürmeyin” dememize rağmen Türkiye'den söküp götürdüler. Türkiye de
başının çaresine baktı ve Rusya’dan S-400’leri alıp getirdi.
İsveç ve Finlandiya konusunda Batılılar
haklı(!)
Eskiden ne güzeldi!
Bize Batılılar talimat vererek şunu
al, şunu alma, şuna kız derdi biz de ibadet aşıyla söyleneni emir telakki eder yapardık
ama şimdi Erdoğan var. Erdoğan diyor ki önce milletimin, devletimin
menfaatleri, sonra düşünürüz. Bu da
Batılılara ağır geliyor.
Bloomberg’in karın ağrısı için başka
sebepler de var:
Ankara'nın Washington ile ilişkileri o kadar gergin ki, üst düzey Türk
yetkililer ABD'yi rutin olarak Erdoğan'a karşı bir darbeyi desteklemek ve
terörist gruplarla iş birliği yapmakla suçluyor…
Yalan mı Bloomberg?
Türkiye'deki darbeler sizi “Our boys” yapmadı mı?
En son 2016 FETÖ darbe teşebbüsünün
merkezi Pensilvanya değil miydi?
Tabi, alışmıştınız: siz pisletince
biz temizlerdik; “haşa, ortağımız ABD
yapmamıştır loo” derdik kendimize bile yalan söylercesine. Ama artık yutmak
yok, neyseniz o!
Hem,
Teröristleri besleyen, donatan,
silah, istihbarat hatta diplomaside de destekleyen ABD değil mi?
Sadece PKK değil, bu coğrafyada ne
kadar silahlı terör grubu olmuşsa-varsa hepsinde Made in ABD patentini
görüyoruz. Siz buna kızıyorsunuz: ‘Eskiden
ne güzel görmezden geliyordunuz, şimdi neden görüyorsunuz’ diye
kızıyorsunuz.
Sancınızı biliyoruz ama size yeni
sancılar yaşatmaya and içtik: ya yakamızı tamamen bırakırsınız ya da biz sizi
sancılara boğarız.
Keyfiniz bilir.
Ha, Erdoğan'ı yedirmeyiz. Ona kızsak
da sitem etsek de eleştirsek de Erdoğan’ı bu devletin başında tutmaya devam
ederiz inşaallah.
Yalnız bir şeyi anlamadım;
Erdoğan'ın yerine istediğiniz
siyasetçi/ler size Erdoğan'ın vermediği hangi sözü verecek?
S-400’leri götürüp Hürkuş uçaklarının
gömüldüğü yere gömmeyi mi?
TUSAŞ ve BAYKAR’ın milli savunma
silahlar projesini durdurmayı mı?
Doğu Akdeniz'den çekilmeyi mi?
Kardeş bildiğimiz devletlere sırtını
dönmeyi mi?
Yoksa doğru cevap “HEPSİ” mi?