Dolar (USD)
34.57
Euro (EUR)
36.00
Gram Altın
3017.21
BIST 100
9549.89
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE

Erdoğan fırtınası

Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nda yaptığı bilece konuşma ile tüm dünyayı sarstı.

Hazreti Mevlana'nın adaleti, "hakları ve ödevleri gerektiği gibi paylaştırarak herkese hakkını vermek" olarak ifade ettiğini dile getiren Cumhurbaşkanımız Erdoğan, bugün dünyada, ne hakların, ne de sorumlulukların gerektiği gibi paylaşıldığının ortada olduğunu kaydetti.

Erdoğan, adaletsizliğin, istikrarsızlığı, güç mücadelelerini, krizleri, israfı beraberinde getirdiğini belirtti.

BM'nin İkinci Dünya Savaşı sonrası bu adaletsizliği ortadan kaldırmak amacıyla kurulduğunu hatırlatan Erdoğan, şöyle devam etti:

"Oysa bugün uluslararası camia, geleceğini tehdit eden terör, açlık, sefalet, iklim değişikliği gibi sorunlara kalıcı çözüm üretme kabiliyetini giderek yitiriyor. Genel Kurul'un bu yılki temasının 'Yoksulluğun ortadan kaldırılması, kaliteli eğitim, iklim değişikliğiyle mücadele ve kapsayıcılık için çok taraflı çabaların canlandırılması' olarak belirlenmesi elbette isabetlidir. Ancak asıl önemli olan hep birlikte neler yapabileceğimizdir."

Dünyanın bir tarafı yüksek refah seviyesi ve lüks içinde hayatını sürdürürken, diğer tarafta açlığın, sefaletin, cehaletin kol gezmesinin kabul edilemeyeceğinin altını çizen Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Dünyanın şanslı bir azınlığı dijital teknolojiyi, robotları, yapay zekâyı, obeziteyi tartışırken, 2 milyarı aşkın insanın yoksulluk, 1 milyara yakın insanın açlık sınırının altında yaşıyor olması çok acıdır. Şayet her birimiz güvende değilsek hiçbirimizin güvende olamayacağı gerçeğine sırtımızı dönemeyiz. Bu kürsüden yıllardır insanlığın kaderinin sınırlı sayıdaki ülkenin ihtiyarına bırakılamayacağını söylüyorum. Burada, sizlerin huzurunda tekrar ediyorum, dünya beşten büyüktür. Zihniyetimizi de kurumlarımızı da kurallarımızı da değiştirme zamanı çoktan gelmiştir. Nükleer güç sahibi ülkeler ile buna sahip olmayan ülkeler arasındaki adaletsizlik dahi tek başına, dünyanın dengelerini bozmaya yetiyor. Nükleer silahlara sahip olanların olmayanları özellikle tehdit etmesi, nükleer güce dayalı kitle imha silahlarının tümden yok edilmek yerine, her krizde bir koz olarak ortaya konması, herkes gibi bizi de rahatsız ediyor. Bu güç, ya herkes için yasak, ya herkes için serbest olmalıdır. Gelin, insanlığın tamamının huzurlu geleceği için bu sorunu bir an önce adalet temelinde bir çözüme kavuşturalım."

Elbette çok güzel şeyler söyledi. Ancak buraya bu kadarını alabildim. Kendisine teşekkür ediyor, Rabbime böyle bir Cumhurbaşkanımız olduğu için şükrediyorum.

Not: Bu yazıyı hazırlarken İstanbul şiddetli bir depremle sarsıldı. Geçmiş olsun. Rabbim muhafaza buyursun.