Erbil Konsolosu Haddini Aşmıştır
Dünyadaki güç
dengelerin hızla değiştiği, bölgemizin belirsiz bir ortama doğru sürüklendiği
son yıllarda, her zamankinden daha fazla dikkatli olmayı zorunlu kılmaktadır.
Türkiye ve dünya
kamuoyu Afganistan’ı konuşurken, geçtiğimiz günlerde Washington’da ‘’Kürtlerin Bağımsızlığı’’ adı altında
yeni bir toplantı daha yapıldı. Söz konusu toplantıdan kısa bir zaman sonra,
ABD Erbil
Başkonsolosu Rob Waller: “Kürtler iki dosta bel bağlayabilir, biri dağlar diğeri de ABD’dir’’
dedi.
Konsolusun bu ifadesi çirkin olduğu kadar düşündürücüdür.
Neredeyse iki yıldır Diyarbakır HDP İl Binası önünde nöbet tutan Kürt Anaları çocuklarını
dağlardan indirmeye çalışırken, ABD konsolosu, dolaylı yoldan gençlerin
dağlarda kalmalarını teşvik etti. ABD, dağlarda Kürtleri öldürterek mi
dostluğunu gösteriyor?
Bu filmi 100
yıl önce de görmüştük
Bundan yaklaşık 100 yıl
önce ‘’Büyük Arap İmparatorluğu’’ vaadiyle
Arapları parçalayıp petrol kaynaklarına çökmüşlerdi. Şimdi de benzer bir oyunu
Kürtler üzerinden oynayarak bir taraftan Doğu Akdeniz’deki enerji kaynaklarına
çökmek, diğer taraftan İsrail’in sınırlarını genişletmek istiyorlar.
Bilindiği gibi İsrail’in
nihai stratejik hedefi: ‘’Vaat edilmiş
topraklara’’ erişmektir. Bu coğrafyanın sınırlarına baktığımızda bir ucu
Nil Nehri’ne diğer ucu Fırat Nehri’ne dayandığını görürüz.
Daha önce pek çok
kez belirttiğim bir hususun altını tekrar çizmek istiyorum: İsrail, Fırat’ın kenarına erişirse,
Filistin’de Araplara hangi zulmü uyguluyorsa Kürtlere aynı zulmü uygulayacaktır.
Buradan soruyorum: İsrail’e karşı ABD mi Avrupa mı Kürtleri koruyacak?
İsrail ve
ortaklarının bu sinsi ve bölücü planlarına karşı, insanı merkeze alan
bütünleştirici politikalar geliştirmek zorundayız. Zira geçmiş tecrübeler bize
göstermiştir ki bölücülük, kan, gözyaşı ve acıdan başka hiçbir işe
yaramamıştır.
Bizler Türküyle,
Kürt’üyle, Arap’ıyla, Farsıyla bu coğrafyanın insanlarıyız. Bizi birbirimize
düşürerek kanımız ve kaynaklarımız üzerinden saltanat kuran sömürgecilere karşı
bir ve beraber olursak, sahip olduğumuz zenginlikleri koruyabiliriz.
Bu coğrafyanın toprakları zengindir
İçinde doğup
yaşadığımız ve yine içine karışacağımız bu coğrafyanın toprakları zengin, tarihi
köklü, insanı cömert ve ruhu paktır. Zihnimizin ve duygularımızın şu anki
karışıklığına bakıp bir değerlendirme yaparsak yanılırız. Zira mevcut durumumuz
zehirli propagandalarla kirletilmiş çabaların neticesidir.
Bu neticeyi iyice
incelemek ve bugünkü durumumuzu doğru okumalıyız. Bunu başardığımız an
farklılıklarımız gücümüz, değerlerimiz dirilişimiz, bağlarımız bağımsızlığımız
olur. Mevcut hâlimiz dünün eseri yarınki hâlimiz ise, bugünün eseri olacaktır.
ABD Erbil
Konsolosu, çıkarları için Kürtlerin dağlarda ölmesini istemiştir. Türkiye’nin
PKK’ya karşı dağlarda vermiş olduğu haklı mücadele ise,
Kürtleri yaşatmak içindir.
Herkesin Kurban Bayramını tebrik eder, saygıyla selamlarım.