Engelleri Birlikte Aşmak
Gözümüzü açtığımızda kapayamayacağımızı, kapadığımızda açamayacağımızı, nefes aldığımızda veremeyeceğimizi, verdiğimizde alamayacağımızı, ayağımızı kaldırdığımızda yere koyamayacağımızı veya ayağımızı yere koyduğumuzda yürümek için tekrar kaldıramayacağımızı bilerek ölümün bize yakınlığına inanmalı ve ona göre yaşamalıyız. Her an başımıza gelebilecek bir olay sonucu sakatlanabileceğimizi ve bu durumda her birimizin bir engelli adayı olduğumuzu da unutmamamız gerekir.
Engellilere bireysel ve toplumsal olarak muamelemiz, engellilerin sosyal ve ekonomik hayata katılımı, sadece gelişmişlik seviyesi değil aynı zamanda inancımızın en önemli göstergelerinden biridir. Modern ve demokrat olduğunu söyleyen batı toplumlarının tarihlerinde engellilere nasıl davrandıklarını, II. Dünya Savaşı'nın başında zihinsel ve fiziksel engelli kişiler ile akıl hastalarını, Nazilerin "Tu20134" ya da "ötenazi" olarak adlandırdıkları program kapsamında nasıl öldürdüklerini tarih kitapları utanç sayfaları olarak bizlere sunmaktadır.
Türkiye her geçen gün engellilere yönelik devrim niteliğinde çalışmalara imza atmakta, sosyal politikasını onlara "yardım" değil, "hak" eksenli bir anlayışla yürütmektedir. Bu minvalde engellilere yönelik çalışmalar "pozitif ayrımcılık" ilkesiyle devam ettirilmektedir. İlk kez Engelli Kamu Personeli Seçme Sınavı ile kamuda ve özel sektörde engelli çalıştırma zorunluluğu getiren iktidar son on beş yılda kamuda çalışan engelli sayısını beş bin seviyesinden elli bin seviyesine yükseltmiştir. Toplumda dışlanan değil aksine topluma faydalı bir birey haline getirilen engelli kardeşlerimizin kendilerine olan güvenleri arttığı gibi katma değer üreten bireyler haline de gelmişlerdir. Engelli maaşları son on beş yılda 22 kat artarak 529 lira seviyesine yükseltilmiştir. Sadece engelli bireylere değil, 18 yaş altı engelli çocuğun anne ve babalarına da muhtaç aylığı bağlanarak ülkede sosyal devlet olma anlayışı ikame dilmektedir.
"Evde Bakım Desteği" ni hayata geçiren hükümet, ağır engelli vatandaşlarımıza asgari ücretin üçte ikisi kadar bir miktar aylık bağlayarak onların hayatlarını iyileştirmiştir. Geldiğimiz noktada bu hizmetten faydalanan vatandaşlarımızın sayıları 500 bin civarındadır. Evde bakım hizmeti gibi "Evde Sağlık Hizmeti" ile, yatağa bağımlı hastaların tıbbi bakım ve rehabilitasyonlarının ev ortamında yapıldığı bir hizmet seviyesine ulaşan devlet bu alanda ihtiyacı olup talep eden herkese 81 ilde 5 bine yakın personeli ile bu hizmeti vermektedir. Hastane kuyruklarında çile çekilen günlerden, hayal bile edilemeyen bu günlere ulaşmak söylemesi kadar kolay olmasa gerek.
Engellilerimizin evlerinde mahku00fbm hayatı yaşadığı dönemlerden, temel eğitim ilkeleri doğrultusunda, Genel Eğitim, Özel Eğitim ve Mesleki Eğitim haklarını kullanıp, özel durumlarını ve farklılıklarını dikkate alarak, bütünleştirilmiş ortamlarda ve engelli olmayanlarla eşit eğitim imkanından faydalandıkları günlereu2026 Eğitimde hiç hesaba katılmadıkları zamandan, sağlık problemleri nedeniyle doğrudan yararlanamayanlara evde veya hastanede eğitim verilen günlereu2026 Üniversite eğitiminin paralı olduğu yıllardan, başarılı ve ihtiyaç sahibi engelli öğrencilere öğrenim kredisi, katkı kredisi ve yurt tahsisinin yapıldığı günlereu2026 Toplu taşıma araçlarına binemedikleri dönemlerden engelli öğrencilerin okullara ücretsiz taşındığı günlereu2026 Toplu ulaşım araçlarında, şehirlerarası yolcu otobüslerinde, Devlet Demiryollarında ve Türk Hava Yollarında ücretsiz veya indirimli yolculuk, iletişimde indirimli tarifeler, emlak, ÖTV ve MTV muafiyetleri, Milli Parklar ve müzelerde giriş indirimleri gibi onlarca yeni hizmetler hep son on beş yılın icraatlarıdır.
Engelli vatandaşlara hayatlarını kolaylaştıracak her türlü imkanı sunmak sosyal devlet anlayışının bir gereğidir düşüncesi ile engelli vatandaşların ihtiyacı olan her türlü teknolojik aletler ve ulaşım araçları kurumların desteği ile onlara verilmektedir. Engellilere erken emeklilik hakkı tanındığı gibi, ağır engelli çocuğu bulunanlara da 5 yıl erken emeklilik hakkı tanınmıştır. Engelli memurların özel mesai hakkını kullanarak günlük çalışma saatleri farklı düzenlenebilmektedir. İç ve dış mekanların engellilerin kullanabileceği tarzda düzenlemesi yasalarla sağlanmış ve binalar gibi cadde ve sokaklar da engellilerin rahat hareket edebileceği tarzda tasarlanmıştır. Trafik kazası sonucu engelli kalan vatandaşların tedavileri Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından karşılanmaktadır. Engelli vatandaşlarımıza dini hizmetlere ulaşma noktasında her türlü kolaylık sağlanmaktadır. Teşkilatının bünyesinde "Engelliler Koordinasyon Merkezi" bulunduran tek siyasi parti de Ak Parti'dir.
Fiziki engeller aşılır, yeter ki gönüllerde engel olmasın.
