ENFLASYON HEDEFİ TUTAR MI?
Fiyatlar genel seviyesinin sürekli ve hızlı olarak yükselmesi diye tanımlanan enflasyon, ekonomik sorunların artmasına ve gelir dağılımının bozulmasına neden olur.
Üretilen mal ve hizmetler tüketici talebini karşılayamadığı zaman fiyatlar artar, buna talep enflasyonu denir.
Üretimde kullanılan girdilerin fiyat artışlarının sebep olduğu enflasyon ise maliyet enflasyonudur.
Türkiye son 30 yıldır enflasyonla baş etmeye çalışıyor.
Bu süre zarfında kimi zaman korkutucu boyutlara ulaşan enflasyonlar yaşadı.
2002'den sonra dünya konjonktürünün de yardımıyla tek haneye indirmeyi başardı.
Buna rağmen enflasyon riskinden kurtulmuş değiliz.
Haziran ayında yıllık enflasyonun tüketici fiyatlarında yüzde 9,16, yurtiçi üretici fiyatlarında yüzde 9,75 olarak gerçekleşmesi, tedbirli olunması gerektiğine işaret ediyor.
2005'ten beri 2009 ve 2010 yılları hariç enflasyon hedefini tutturamıyoruz.
2014'te de bizi aynı akıbet bekliyor.
Hafızamızı tazeleyelim;
2014 başında enflasyon hedefi yüzde 5,3 idi.
Bilahare 1,3 puan artırılarak yüzde 6,6'ya, daha sonra 1 puan daha artırılarak yüzde 7,6'ya revize edildi.
Yaklaşık yüzde 43 oranında yükseltilen bu yeni hedef yakalanabilir mi?
Yılın ilk altı ayındaenflasyonun yüzde 5,7 olduğu dikkate alınırsa kalan altı ayda 2 puanı aşamaması gerekiyor.
Bunun için iç ve dış faktörlerin pozitif katkısı şart.
Bu faktörleri şöyle sıralayabiliriz:
u00b7 Elektrikve doğalgaz zamları uzun süredir erteleniyor. Eğer yılsonuna kadar da yürürlüğe sokulmazsa enflasyonu tetikleyecek bir faktör devre dışı kalacak.
u00b7 Gıdafiyatları enflasyonu belirleyen önemli bir unsur. Yılın ilk yarısında yüzde 8'e yakın artması enflasyonun yüksek çıkmasında etkili oldu. Yılın ikinci yarısında hız keserek yüzde 2'yi geçmemesi lazım. Ne var ki kuraklık nedeniyle bu durumun gerçekleşmesi zor görünüyor.
u00b7 Merkez Bankası'nın hükümetin baskısına boyun eğerek faiz indirimine gitmesi halinde, talep canlanacağından enflasyon yukarı doğru hareketlenecektir.
u00b7 Petrolfiyatları yükselmemeli. Ukrayna ve Irak krizinin alevlenmesi ile petrol fiyatlarının tırmanması her zaman ihtimal dahilindedir.
u00b7 Türk Lirası'nın belli bir bantta seyretmesi önemli. Bunun için de dış kaynak akışının aksamaması gerekiyor. Aksi halde TL değer kaybedeceğinden enflasyonun çift haneye doğru yol alması engellenemeyecektir. Tabii, dış kaynak girişinin devamı da ABD Merkez Bankası'nın gevşek para politikasını sürdürmesine ve faizin yüksek olmasına bağlı. O yüzden Merkez Bankası'nın faiz indirimi konusunda eli zayıf. Düşürdüğü anda kurların fırlamasından korkuyor.
Bütün bu sayılan faktörler olumlu gelişirse enflasyon hedefi tutabilir.
Ancak kötümser bir yorumla şunu söyleyebiliriz:
Enflasyon çift haneyi görmezse yine de öpüp başımıza koyalım.
Bunu ifade ederken üzüntümüzü de gizlemeyelim. Çünkü dünyada enflasyonun sorun olmaktan çıkmasına rağmen ülkemizde hala canlılığını koruması ve Türkiye'nin enflasyonu en yüksek ülkeler sınıfında olması, başta hükümet olmak üzere her kesimde rahatsızlığa yol açıyor.