Dolar (USD)
34.57
Euro (EUR)
36.00
Gram Altın
3017.21
BIST 100
9549.89
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE
05 Ekim 2019

''Enflasyon Düştü'' Ne Anlama Geliyor?

Eylül ayına ait enflasyon verileri geçtiğimiz Perşembe günü Türkiye İstatistik Kurumu tarafından açıklanmıştı. Bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 9,26 artmış olan enflasyon, Ocak 2017’den bu yana ilk kez tek haneyi görmüş oldu.

Enflasyon oranının tek haneye düşmesi ülke ekonomisi adına kuşkusuz olumlu bir gelişme.

Enflasyon verilerinin açıklanmasının hemen ardından gerek sosyal medyada gerek bazı televizyon kanallarında bu oranların doğruluğu sorgulanmaya başlandı. Evet sorgulanmalı, araştırılmalı ve tartışılmalı. Ancak belli başlı bazı terimleri, kavramları ve hesaplamaları bilmeden yorum yapılınca bazı yanlış anlaşılmalar ortaya çıkıyor.

Takip ettiğim kadarıyla bazı hatalı yorumlara değinmek istiyorum.

Önce enflasyon nedir, hatırlayalım. Enflasyon fiyatlar genel seviyesindeki sürekli artış demektir.

Bu tanımdan yola çıkarak üç hususun altını çizelim.

- Enflasyon, fiyat artışı demektir. Yani enflasyon=fiyat demek değildir. Enflasyon oranı da artış hızını ölçer. Dolayısıyla enflasyon oranı düştü denildiği zaman, geçen sene aynı tarihte aldığınız bir ürün şu an daha ucuza satılıyor diye anlaşılmamalı. Rakamlara göre konuşursak; Endeks 2017 Eylül ayında 313 iken 2018 Eylül ayında 390 olmuş. Yani yüzde 24,52 artmış. Bu Eylül ayında da endeks yüzde 9,26 artışla 427 olmuş. Görüldüğü üzere fiyatlar değil, fiyat artış hızı düşmüş.

-Fiyatlar genel seviyesi. TÜİK, enflasyon oranlarını hesaplarken 12 ana harcama grubunu inceliyor.

Bunlar; gıda ve alkolsüz içecekler, alkollü içecekler ve tütün, giyim ve ayakkabı, konut( kira, su, elektrik, doğal gaz vs), ev eşyası, sağlık, ulaştırma, haberleşme, eğlence ve kültür, eğitim, lokanta ve oteller ve çeşitli mal ve hizmetler.

Bu 12 ana harcama grubunun içinden de 418 maddenin fiyatlarındaki değişim tespit ediliyor. Bu fiyatlar da yukarıdan talimatla değil yaklaşık 15 bin hanehalkına yapılan anketler sonucunda ortaya çıkıyor.

Bu fiyat değişimlerine bakılarak temelde 4 oran açıklanıyor. Bu oranlar, bir önceki aya göre değişim(%), bir önceki yılın aralık ayına göre değişim(%), bir önceki yılın aynı ayına göre değişim(%) ve on iki aylık ortalamalara göre değişim(%). Bu oranlar arasında bir önceki yılın aynı ayına göre değişim enflasyon oranı olarak kabul ediliyor.

Elbette ki her birey bu 418 maddenin(binden fazla ürün) tamamını satın almıyor. Kişiden kişiye göre değişen tüketim alışkanlıkları neticesinde, hissedilen enflasyon oranı da farklılık gösteriyor.

Bu 418 madde içinde çoğu vatandaşın hayatı boyunca kullanmayacağı ürünler de mevcut. Bu nedenle çekirdek enflasyon oranları (özel kapsamlı TÜFE göstergeleri) yayımlanıyor.

Son olarak da bu enflasyon oranı Türkiye geneli için geçerli, ortalama bir oran. Bunun içinde gıdasını kendi tarla ve bahçesinden temin eden de var en lüks restoranda yemek yiyen de var. Bu nedenle İstanbul gibi pahalı bir şehirde yapılan sokak röportajları gerçekçi bir tablo çizmeyecektir.

[email protected]