Dolar (USD)
34.51
Euro (EUR)
36.17
Gram Altın
2979.30
BIST 100
0
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE
06 Şubat 2023

​Enerjide Türkiye Yüzyılı Zirvesi'nden Notlar

Geçen hafta Albayrak Medya grubunun organize ettiği “Enerjide Türkiye Yüzyılı” başlıklı zirveye katıldım.

Enerji alanında çalışan kamu ve özel sektör temsilcilerinin yoğun ilgi gösterdiği organizasyon Türkiye’nin en önemli gündem maddesi olan enerjiyi mercek altına aldı.

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez, TPAO, BOTAŞ, TANAP, EPİAŞ, ETİ MADEN İŞLETMELERİ Genel Müdürlerinin de sunum yaptığı organizasyon, konuyla ilgili bilinmesi gerekenlerin yanında doğru bilinen yanlışların düzeltilmesine ve yaşanan sorunların çözülmesine yönelik oldukça verimli oldu.

Türkiye’nin ekonomi güvenliğinin en önemli konusu olan enerji meselesi cari açığın en önemli kısmını oluşturması sebebiyle finans güvenliği, üretimin en önemli girdisi olması sebebiyle de üretim güvenliği için önemli.

Fosil yakıtlardan, yenilenebilir enerjiye, madenlerden enerji piyasalarına kadar konunun tüm yönlerinin tartışılması organizasyonun verimini artıran unsurlar olarak söylenebilir.

Türkiye’nin enerjide merkez ülke konumuna gelme projesinin de tartışıldığı, mevcut durumun değerlendirildiği ve eksiklerin giderilmesi için nelerin yapılması gerektiğine değinildi.

Türkiye’nin bir yandan enerji ithalatçısı olduğu ve yakın zamanda bazı Avrupa ülkelerine enerji ihracatı anlaşmalarının yapıldığı göz önüne alındığında Türkiye’nin enerji ticaret merkezi hâline gelmesi yönünde önemli adımlar atıldığı görülüyor.

Bunların yanında enerji arz güvenliğini artırmakla birlikte enerji tedarikçilerinin genişletilmesi yönünde de önemli adımlar atıldığı görülüyor. Türkiye’nin Umman’dan 1 milyon ton (1,4 milyar Sm3) LNG tedariki anlaşmasının yapıldığı ve bunun enerji tedarikçilerinin genişletme çalışmasının bir adımı olduğu göz önüne alınırsa Türkiye’nin sürece hız verdiği görülüyor.

Bir yandan Karadeniz’de keşfedilen doğalgazın önümüzdeki ay sisteme verilmesi için yürütülen çalışmalar tüm hızıyla devam ederken diğer yandan Türkiye’de enerji satıcılarının ve alıcılarının bir araya geldiği bir pazar oluşturma çalışmaları da konuşulan konular arasındaydı.

Türkiye’nin Rusya, İran, Azerbaycan, Cezayir gibi ülkelerden enerji ithalatı yaptığı bunların yanında spot piyasalardan çok daha fazla ülkelerden günün şartlarına ve ihtiyaçlara göre enerji ithalatının yapıldığı biliniyor. Bunların yanında Türkmenistan ve Kuzey Irak Bölgesel Yönetimi ile de doğalgaz görüşmeleri yapıldı.

Yeni ekonomi modeli çerçevesinde de düşünüldüğünde üretim, yatırım, istihdam, ihracat ve cari fazla politikası uygulayan Türkiye’nin üretim seviyesi arttıkça enerji ihtiyacının da arttığı bilinmektedir. Bu nedenle enerji arz güvenliği yeni ekonomi modeli için de önemli…

Yenilenebilir enerji konusunda da Türkiye’nin Avrupa’da beşinci dünyada on ikinci olması da Türkiye’nin enerji konusunda adımlarını hızlandırdığını gösteriyor. Bunların yanında Nükleer enerji santrali çalışması da devam ediyor.

Türkiye’nin son yıllarda enerji konusunun yanında madencilik alanında da kritik adımlar attığı verilere yansıyor. Altın üretimini giderek artıran Türkiye, nadir toprak elementi üretiminde de önemli bir rezerv keşfetti. Rezervin kullanılabilir hâline gelmesi için yapılan çalışmalar da sona yaklaşıldı. Bunların yanında bor rezervinde dünyada açık ara önde olan Türkiye’nin borun işlenmesiyle katma değerinin artırılması konusunda da önemli adımlar attığı biliniyor. Bu ay Balıkesir’deki bor karbür fabrikasının açılacağının söylendiği zirvede Eti Maden İşletmeleri Genel Müdür Serkan Keleşer: "Daha önce cevher halini 100 $’a satarken, bugün borik asitin tonunu 800 $, bor karbür tozunu 40 bin $, tank zırhının tonunu ise 400 bin $’a satıyoruz. Yakında 1000 ton kapasiteli bor karbür tesisimizi devreye alıyoruz." dedi.

Zirvede değinilen ve dikkatimi çeken bir diğer önemli husus da yenilenebilir enerji konusunda gerekli makinelerin ve teknolojinin de yerli ve milli olarak üretilmesi için çalışmalar yapıldığı konusuydu. Böyle bir teknolojinin ve makinelerin Türkiye’de yerli ve milli olarak üretilmesi en az SİHA’lar kadar önemli bir konu olarak önümüzde durmaktadır. Enerji ve ekonomi güvenliği de milli güvenlik meselesidir.

ABD ve AB’nin yeşil enerji teknolojisi üretimi ve satışı konusunda birbirleriyle yarıştığı bir dünyada Türkiye’nin de bu teknolojiyi üretmesi ve ihracatının yapması önemli ve gözden kaçırılmaması gereken bir husus olarak dikkatimi çekti.

Son olarak Türkiye’nin en önemli konularının tartışıldığı zirveyi organize eden Albayrak Medya’yı tebrik eder böyle çalışmaların devamını dilerim.