En büyük başkaldırı birlik olmaktır
Soykırımcı, psikopat Siyonist fanatiklerin sponsor olduğu
korkunç bir savaşın içindeyiz. Biden daha geçenlerde İsrail ve Ukrayna için 105
milyar dolarlık ek fon talep etti.
Siyonistler, Gazze Şeridi'ndeki tüm kültürel, dini ve sivil unsurları
yerle bir etmek, sakinlerini topyekûn ortadan kaldırmak için büyük kıyımlar
yapıyor.
Ve tüm bu olanlar batılı liderler tarafından meşrulaştırılıyor.
İsrail’in Filistinlilere karşı gerçekleştirdiği bu korkunç zulüm, Amerika'nın
onlara verdiği destekten kaynaklanıyor.
ABD Başkanı Joe
Biden, İngiltere Başbakanı Rishi Sunak, Almanya Başbakanı Olaf Scholz ve Avrupa
Birliği Başkanı Ursula Von Der Leyen gibi batılı siyasetçiler bu toplumu
katliama destek veriyor.
İşte bu acımasız devletlerin verdiği bombalar, evlere,
mülteci merkezlerine, hastanelere, okullara ve camilere yağıyor. Milyonlarca
insan haftalardır su, yiyecek ve elektrik olmadan tam bir kuşatma altında
tutuluyor.
1948'de şiddet
yoluyla kanla kurulan bu terör devleti 70 yıldır aralıksız çocuk öldürüyor.
Washington, Orta Doğu'daki emperyalist gücünü genişletmek için İsrail devletini
her daim bir garnizon olarak kullandı.
Geçmişi kirli batılı emperyalist ülkeler İsrail’in meşru
müdafaa hakkı vardır diyerek bu yasa dışı, vahşi işgal rejimini
meşrulaştırıyor.
Evet, bugünlerde
Üçüncü Dünya Savaşı’nın küresel cephe hatları çiziliyor. Bebekler
acımasızca öldürülerek tüm taraflar alabildiğine kışkırtılıyor.
1873'ü çocuk, 1023'ü
kadın olmak üzere 4 bin 700 kişi yaşamını yitirdi, 14 bin 245 kişinin de
yaralandığını söyleniyor. Sosyal medyadaki yürek burkan görüntüleri saymıyorum
bile.
Tüm bu olan
bitenler karşısında İslam ülkeleri sessizliğini koruyor. Türkiye’de de
ittihatçı kafa İsrail’i meşrulaştırmak için büyük bir çaba sarf ediyor.
Bu zihniyetin Abdülhamid Han’ı tahtan
indirir indirmez yaptıkları ilk iş; 9 yıldır uygulanan Kudüs'e Yahudi göçünü
yasaklayan kanunu yürürlükten kaldırmak olmuştu.
Torunları da 1948 yılına gelindiğinde
İsrail’i derhal tanıdı. Bugün de aynı kafa İsrail’e toz kondurmamak için
elinden geleni yapıyor.
Bu aralar
Filistin’e destek mitingi yapılacak diye kızıyorlar o yüzden de onlar Arap
bayrağı değil de Türk bayrağını dalgalandıracaklarmış falan filan!
15 Temmuz’da neden dalgalandırmadınız Türk
bayrağını? HDP, buralar vaat edilmiş topraklar derken neden sahip çıkmadınız
Türk bayrağını?
İsrail, acımasızca bebekleri katlederken ve
milyonlarca masum sivil insanı soykırım uygularken mi aklınıza geldi Türk
bayrağını dalgalandırmak?
Bugün batılı
toplumlar tüm baskılara rağmen sokağa çıkıp Filistinlilere destek mitingleri
düzenliyor. Dünyanın tüm vicdanlı insanları kendi ülkelerinde İsrail’i kınıyor.
Bunu Türk milleti de yapmalıdır.
İçimizdeki
Siyonist uşaklar ne derse desin bu birliği sağlamalıyız. Şöyle bir zamanda bile Arap diyorlar! Hala 19. Yüzyıl kafasıyla
ırkçılık yapma derdindeler. Ne iflah olmaz ne hastalıklı bir faşizmmiş bu!
Bu tehdidin bir
sonraki adımı Türkiye değil midir?
Hatırlayın, Condoleezza Rice 2004 yılında
Ortadoğu’da 22 ülkenin sınırlarının değişebileceğini söylemişti. Bu ülkelerin
içinde Mısır, Suriye ve Türkiye’de bulunmaktadır.
ABD’nin üst
istihbarat teşkilatı National Intelligence Council’in 2012’de açıkladığı
‘Küresel Eğilimler 2030’ raporunda bağımsız bir Kürdistan’ın Türkiye üzerindeki
olası etkilerinden de söz edilmekteydi.
Türkiye Büyük İsrail Projesi’nin tam
merkezinde olan bir ülkedir.
O yüzdendir ki dünyanın tüm vicdanlı
insanlarını ayağa kaldırmalıyız.
Çünkü birlik
olan insanların erişebilecekleri güç, gerçekte hesaplanamayacak kadar büyük ve
bir o kadar da derin yapıların, Amerikan emperyalizminin, Siyonizm’in ve
içerideki kuklalarının önünde engel teşkil edecektir.