Dolar (USD)
35.18
Euro (EUR)
36.53
Gram Altın
2966.40
BIST 100
9724.5
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE
07 Eylül 2024

Emcüklü embesiller

Eğitim sistemimizin olmazsa olmazı olan talim ve terbiye rafa kaldırılıp eğitim sistemi millileştirme adı altında içi boş bir teneke haline getirilince olanlar olmaya başladı ve diplomalı cahillerin çoğalması ile de bugünkü garabetleri yaşar hale geldik veya getirildik.

Üniversitelerimizden mezun olan gençlerle yapılan röportajlardan da anlaşıldığı gibi bu cehalet artarak sürdürülmeye devam ettikçe bu günleri arar hale gelebiliriz.

Bu başlık altında, insanın özgür düşünme yetisini kaybetmesi, ideolojik ve maddi çıkarlar uğruna kendi ahlaki ve entelektüel değerlerinden ödün vermesi gibi konuları inceleyebiliriz.

Günümüz dünyasında, bilgiye erişim ve iletişim teknolojileri inanılmaz bir hızla gelişiyor. Ancak bu gelişmeler, bireylerin düşünme özgürlüğü üzerinde beklenmedik baskılar da yaratıyor.

İnsan, kendi düşüncelerini ve değerlerini bir kenara bırakmamalı.

Başkalarının çıkarları doğrultusunda hareket etmemeli.

Böyle bir hatalı duruşun öznesi olmak olsa olsa embesillik olur.

Bu durum, toplumsal ve bireysel düzeyde ciddi sonuçlara yol açtığının örneklerini hemen her gün bizzat görenlerdenim.

"Emcüklü embesil” kavramı bireyin, kendi özgür iradesi ve eleştirel düşünme kapasitesini, maddi çıkarlar, güç, ün veya ideolojik bağlılıklar uğruna terk etmesi anlamına gelir. Bu durum, bireyin kendi ahlaki değerlerinden sapmasına ve başkalarının çıkarları doğrultusunda hareket etmesine neden olabilir. Bu tür bir zihinsel kölelik, kişinin öz benliğini yitirmesi ve başkalarının kontrolüne girmesiyle sonuçlanır.

Tarih boyunca, bu kişiliksiz kişiler çeşitli şekillerde karşımıza çıkmıştır. Eski dönemlerde, dini liderler veya krallar, halkın akıllarını kontrol altına almak için ideolojik baskılar kullanırdı.

Modern çağda ise medya, propaganda ve ekonomik çıkarlar, bireylerin düşünme biçimlerini şekillendiren başlıca araçlar haline gelmiştir. İdeolojik manipülasyonlar, özellikle savaş zamanlarında, toplumu belirli bir amaca yönlendirmek için kullanılmıştır.

Bugünün dünyasında, satılmış akıllar, medya, politika ve akademik çevrelerde yaygın olarak görülmektedir. Medya aracılığıyla yayılan yalan haberler, politik çıkarlar uğruna gerçeklerin çarpıtılması ve akademik dürüstlüğün yerini alan çıkar ilişkileri, bu durumu gözler önüne sermektedir. Bu süreçte, bireyler, kendi özgün düşüncelerinden uzaklaşarak, başkalarının düşüncelerini benimsemekte ve savunmaktadır.

Akletmek yerine yapay zekâ ürünü sapkınlıklar, toplum üzerinde yıkıcı etkiler oluşturmaktadır.

Toplumun düşünsel zenginliği ve çeşitliliği azalır, eleştirel düşünme kapasitesi körelir ve nihayetinde toplumsal gelişim duraklar. Ayrıca, bireylerin kendi değerlerine yabancılaşması, ahlaki çöküşe yol açabilir. Bu, toplumsal bağların zayıflaması ve bireyler arasındaki güvenin sarsılmasıyla sonuçlanır.

Kişilikleri dumura uğramış bu embesillerle mücadele etmek için, bireylerin eleştirel düşünme yetilerini geliştirmeleri ve kendi değerlerine sadık kalmaları teşvik edilmelidir.

Eğitim sistemi, bireyleri özgür düşünmeye yönlendirmeli ve medya okuryazarlığı gibi kavramlar yaygınlaştırılmalıdır. Ayrıca, toplumsal bilinç ve etik değerler güçlendirilmelidir. Kişisel çıkarlar yerine toplumsal yarar ön planda tutulmalıdır.

Düşünceler akıl vasıtası ile sansürlenmediğinde oluşan zekâ, hem bireysel hem de toplumsal düzeyde büyük bir tehdit oluşturur. Özgür düşüncenin yerini çıkar ilişkileri aldığında, hem bireyin hem de toplumun geleceği tehlikeye girer. Bu tehlikeden korunmak için, eleştirel düşünme, ahlaki değerler ve toplumsal bilinç gibi unsurların önemi vurgulanmalı ve bireyler bu yönde eğitilmelidir.

İşin belki de en üzüntü verici yanı embesil zekâlardan toplum üzerine yayılan zehir zemberek çıkışları referans alıp durumdan vazife çıkarmak ve bu sapkın kişiliklere şöyle yâda böyle sebepler üzerinden sahip çıkıp birlik ve bütünlüğümüzü zedelemek için kullanmak.

CHP başkanının sırtında küfe ile miting alanına çıkması nasıl vatandaşla dalga geçmek anlamı taşıyorsa, emcüklü bir embesili yanına oturtarak poz vermesi de vatandaşla dalga geçmenin başka bir tezahürüdür.

Bu embesil yaratık, akletme özürlü olduğu için ağzından çıkanı kulağı duymamıştır. Halk arasında oluşturduğu infialinde farkında değildir.

Koca bir parti başkanının bu embesil yaratığın pespayeliği üzerinden siyaset kurumunu yıpratıcı ulu orta atıp tutmasını anlamlandırmak ve aynı kareyi paylaşarak vermek istediği mesajın ne anlama geldiğini de biri anlatsa iyi olur.

Cumhurbaşkanına ve ona rey veren vatandaşlara eleştiri sınırlarının çok ötesinde hakaret eden bir zavallı üzerinden toplumu germek en iyi ifade ile alçaklıktır.

Alçakların omuzlarını basamak olarak kullanan her kim ve kurum olursa olsun milli birlik ve bütünlüğümüz için tehdittir tehlikedir.

Had bilmezlere had bildirilmeli ki bir daha aynı haltı yeme ve aynı aymazlıkta inat etme cesareti olmasın.

Sağlık ve mutluluk dileklerimle.