Dolar (USD)
34.57
Euro (EUR)
36.00
Gram Altın
3017.21
BIST 100
9549.89
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE
05 Kasım 2023

​El Kassam'ın hikâyesi yazılacak mı?

İsrail'e karşı düzenlediği silahlı eylemlerle adını duyuran Hamas, 2006 yılının Ocak ayında Filistin genelinde yapılan parlamento seçimlerinde çoğunluğu elde etti. Fakat İsrail bu seçimleri tanımadı. Seçimlerin ardından Hamas ile Fetih arasında meydana gelen iç çatışmalar hareketin 2007'de Gazze'yi kontrol altına almasıyla sona erdi.

Hamas Hareketi ve silahlı kanadı İzzeddin El Kassam Tugaylarının Mısır’da kurulan Müslüman Kardeşler yani İhvan’dan etkilendiği bir gerçektir. Bu sebepledir ki başta Mısır olmak üzere diğer İslam ülkelerinin Gazze’nin korunmasına ve buradaki sivillerin katledilmesine ses çıkarmamaktadır. Zaten Mısır’ın meşru olmayan cumhurbaşkanı Sisi, Mısır’ın meşru cumhurbaşkanı Mursi’yi tutuklamış, Rabia meydanında beş binin üzerinde insanı katletmişti. Dünya halkları, bugün Gazze’de yapılan katliamların baş sorumlusunun ABD ve Avrupa olduğunu zaten gördü. Birleşmiş Milletlerin bir “Bir Utanç Müzesi” olduğunu gördü insanlar. Yahudiler bile isyanda, Amerika’da Avrupa’da, İsrailde protestolar yapıyorlar.

Mısır’daki İhvan'ın Filistin'deki uzantısı şeklinde silahlı bir güç olarak kurulan Hamas, Filistin'in önemli bir coğrafi kısmını oluşturan Gazze Şeridi'ni yönetiyor. Hamas, Filistin Kurtuluş Örgütü’nün silahlı kanadı El-Aksa Tugaylarının zayıflaması ile kendi askeri birliği olan El-Kassam Tugaylarını kurdu. Önce El-Fetih daha sonra FKÖ çatı kuruluşları İslam Konferansı tarafından desteklenir. Ama bunlar, kuruluş itibariyle sosyalist, baas ve Arap Milliyetçiliğine dayanan bir yapıya sahipti.

Bir çatı örgüt olan Filistin Kurtuluş Örgütü’nün en büyük grubu el-Fetihti. Ama ondan sonra Hristiyan Araplar’ın örgütleri boy göstermeye başladı. 1967’de Hristiyan Arap George Habaş’ın önderliğinde Milliyetçi Arap Hareketi adıyla kurulan ve daha sonra bazı küçük eylemci grupların da katılmasıyla Filistin Halk Kurtuluş Cephesi adını alan kuruluştur. Bu örgüt, Arap ve Yahudilerin barış içinde bir arada yaşayabileceğini ileri sürer. Ama Filistin devleti çatısı altında bunun olabileceğini savunur. Bu nedenle yöneticileri daima İsrail’in hedefinde idi. George Habaş, 2000 yılında örgütün Genel Sekreterliğini Ebu Ali Mustafa’ya devreder. Fakat Ebu Ali, 2002 yılında İsrail tarafından öldürülmüştü. Örgütün bir sonraki Genel Sekreteri Ahmet Saadet ise İsrail'in baskısı sonucu Filistin Yönetimi tarafından Eriha'da hapsedilmiştir. İsrail Ordusu 2006 yılında Eriha Hapishanesi'ne baskın düzenleyerek FHKC'nin Genel Sekreteri olan Saadet'i kaçırmıştır.

Hamas, uluslararası arenada tanınan ve bugün cebren hükümet olan Mahmut Abbas örgütünü tanımıyor. Onların aksine İsrail'in var olma hakkını da tanımıyor. Hamas’ın Amblemi, Kudüs'teki Kubbet-üs-Sahra'yı ve İsrail, Gazze ve Batı Şeria topraklarının ana hatlarını tek bir Filistin devleti olarak tasvir ediyor. Hal böyle olunca Batı Şeria’nın bir bölümü Ürdün’e verilmesi için Ürdün ve Gazze’nin de bir bölümünün Mısır’a verileceği söylentileri nedeniyle Mısır da Gazze’de yaşanan trajediye karşı gözleri kör ve kulakları sağır bir şekilde hareket ediyorlar.

Hamas, kendi ismine has temiz ve berrak bir fikirden besleniyor. İhvan, bu gün sadece Hamas’ı değil Hamas üzerinden bütün Dünya Müslümanlarına hatta insanlığa yeni söylemler sunuyor. Hamas’ın İsrailli tutsaklara gösterdiği ilgi ve alaka dünyada birçok insanın Müslüman olmasına vesile oldu. Dünya halkları, Hamas ve İzzedin El-Kassam Tugayları sayesinde Amerika Birleşik Devletlerinin, İngiltere’nin, Fransa’nın, İtalya’nın, Kanada’nın yamyam olduğunu öğrendi. Eğer bu yamyamlar dünyayı yöneteceğine Hamas dünyayı yönetsin fikri ortaya çıktı. Hamas üzerinden İslamiyet yeniden okunmaya başladı. İzeedin El-Kassam’ın hikâyeleri, destanları yeniden yazılacak.