Dolar (USD)
34.57
Euro (EUR)
36.00
Gram Altın
3017.21
BIST 100
9549.89
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE
23 Temmuz 2023

Ekrem - Zelenski (2)

Yazıya “ikili protokol krizi”yle başlayalım!

Muhabbeti biliyorsunuz:

Meral Akşener’in “kumar masası- noter masası” dediği 6’lı masanın yüce kurucusu ve “Zoraki Cumhurbaşkanı Adayı”, “Mücahit” Kılıçdaroğlu, Büyük Kemalist Ümit Özdağ ile birlikte ne “işler” şey etmiş meğer!..

Masadan CHP listelerine sızan ve oradan dünyanın vekilliğini şey eden “kurnaz muhafazaKÂRları” ayakta uyutmuş muhteşem ikili!..

Konuya, Ümit Özdağ “faş” edince muttali olduk hep birlikte.

Kemal Kılıçdaroğlu ile başbaşa verip bir “protokole” imza attıklarını ilân etti Özdağ.

İkili protokole göre, Ümit Özdağ İçişleri Bakanı…

Yeter mi?

İki Zafer Partili de bakan!

Bir de MİT Başkanı…

O da Özdağ takımından…

Ümit Özdağ en “zeki”leriymiş meğer…

Büyük oynamış, “Ne kaybederim ki?” diyerek!

Masadaki kurnaz muhafaza-KÂRlar, “Onar-onbeşer vekillikleri, hem de CHP listesinden götürdük!” diye caka satadursunlar…

Zekilerin en zekisi Ümit Özdağ, kendisine İçişleri Bakanlığı, iki partilisine iki adet bakanlık (artık milli eğitim bakanlığı ve kültür bakanlıkları mı olurdu, ne bakanlıkları olurdu bilinmiyor) kopartmış…

Emekliye banka promosyonu gibi, bir de “MİT Başkanlığı!”

Gel vatandaş geeel!..

Batan geminin malları bunlar!..

İkinci tura, rakibinden beş puan fark yemiş halde girecek olan Kılıçdaroğlu’nu o durumda yakalarsın da…

Bırakır mısın kolayına!

ORTAKLARDAN HABERSİZ!

Böyle bir protokolden Ümit Özdağ “faş edene” kadar kimsenin haberi yoktu.

Hatta…

Ben onların yalancısı ya da doğrucusuyum;

Masadaki orta büyüklükteki parti ile “tabela partileri” olarak nitelendirilen diğerlerinin de haberleri yoktu!..

Kendisine, Ümit Özdağ’ın işaret ettiği “ballı protokol” hakkında soru yöneltilince, böyle bir şeyin olduğunu söyledi, yani kabullendi Kılıçdaroğlu…

Gizli ve İkili Protokol’ün içeriği talep edilince de, “İki kişinin namusuna bırakılmış” bir protokole imza attığını söyledi!..

İki kişinin namusuna bırakılmış…

Peki, altılı masanın namusu ne olacak?

Ortaklık hukuku…

“Refik”liğe yakıştı mı bu yaptıkları, Sayın Davutoğlu!

Filan!..

E, Ümit Özdağ açıkladı içeriği, ne olacak şimdi?

Masadaki “diğerleri”…

Onların durumu ne olacak?

Hiç!..

Bu işte kaybeden İyi Parti oldu, muhafazaKÂR küçükler, kurnazlık yaparak masadan koca dilimleri alıp gittiler…

İyi Partililer bugünlerde pek bir öfkeli…

“Keleğe geldik, annadın mı ijabında” diyorlar!..

“Biz Sayın Kılıçdaroğlu için vatandaştan oy isterken, Ankara’nın karanlık dehlizlerinde ne pazarlıklar yapılıyormuş!” filan diyorlar!

Masadan kârlı çıkan Muhafaza-KÂR küçüklerden Gelecek Partisi’nin ağır batarya ismi de, “İyi ki seçimi bizim desteklediğimiz aday kazanmamış!” diyor!..

Aralarında büyük bir güven bunalımı oluşmuş!..

Kılıçdaroğlu’na güvenlerini kaybetmişler adeta!.

Falan, filan!..

Politika arenasının muhalefet kanadı böyle…

Öbür taraf, yani iktidar böyle bir muhalefete sahip olmanın rahatlığını yaşıyor.

Bugün Pazar…

Canınızı sıkmak, zamlardan zumlardan dolayı suyu sıkılmış olan keyfinizin son damlalarını da tüketmek istemem.

Şu kadarını ifade edeyim ki, muhalefetteki bu perişan haller ve dananın kuyruğun kopmak üzereyken gündeme getirilen “protokol krizi” bir kişinin yolunu açıyor!..

İstanbul kar esaretini yaşarken, İngiliz Büyükelçi ile bir balıkçıda gizlice buluşması o günlerde büyük ses getiren Ekrem İmamoğlu’nun!..

Dikkatinizi çekiyordur mutlaka, o tarafta başka kimse kalmadı gibi!..

İmamoğlu’nun CHP’nin seçim mağlubu genel başkanı tarafından “etik” bulunmayan “zoom show”u da, kimlerin politikadaki geleceğini kendisine bağladığını göstermesi bakımından son derece mânidar değil mi?

E politika böyledir…

Baştayken, etrafında pervane olanlar…

İneceğini gördükleri anda, saf değiştirirler!..

Bakın yine aynı şey oldu dostlar…

Kalem ya da klavye beni aldı bambaşka yerlere götürdü.

Yazının başına oturur oturmaz, “Ekrem Zelenski/2” başlığını atmıştım.

Sonra…

Başlıktan koptuk mu, ne oldu.

Neyse, bağlayabiliriz galiba…

Başlıkla, buraya kadar yazılanlar…

Ne alâka?

Şu alâka:

Geçtiğimiz günlerde “Ekrem Zelenski” başlıklı bir yazı kaleme almıştım.

Meraklısı rahatlıkla ulaşır.

Orada…

Zelenski’nin nasıl Devlet Başkanı olduğu anlatılıyordu.

O yazıdan şu kadarcık bir alıntı yapsam yeterli olacak, “mesajımı” yerli yerine oturtmam için:

Halkın içinden, dürüst, prensip sahibi ve akıllı biri devlet başkanı seçilirse ne olur?"

Ukrayna'da devlet başkanlığı seçimlerinde ipi göğüsleyen komedyen Vladimir Zelenski'nin başrolünde olduğu "Halkın Hizmetkârı" dizisinin tanıtımı bu sözlerle başlıyordu.

Ukrayna'nın 41 yaşındaki en ünlü komedyeni Vladimir Zelenski, ilk kez adım attığı siyaset sahnesinde kısa süre içinde büyük bir halk desteğini arkasına aldı.

Yüzde 73,21’le, 2019 seçimini kazandı.

Rakibi Petro Poroşenko'nun oy oranı ise yüzde 24,45'te kaldı.

Başkent Kiev'de caddelerde Vladimir Zelenski'nin fotoğrafının olduğu,"Halkın Başkanı" yazılı reklam afişleri ilk kez 2015 yılında ortaya çıkmıştı. Önce anlam verilemeyen bu reklamların, Zelenski'nin başrolünde olduğu "Halkın Hizmetkârı" adlı yeni televizyon dizine ait olduğu anlaşıldı.

X

Zelenski’nin “çıkışı” için hazırlanan filmde, “Yolsuzluk batağındaki bürokratlar, ülke yönetimini ve medyanın kontrolünü ellerinde bulunduran oligarklar” teması işlenmişti.

Başlangıçta her şey “Olacak O Kadar” kıvamlı bir “komedi” dizisinden ibaretti.

Zelenski, komik bir adamdı.

x

Ciddiye alınır tarafı yoktu ama 5 yılda Devlet Başkanı oldu!