Dolar (USD)
34.57
Euro (EUR)
36.00
Gram Altın
3017.21
BIST 100
9549.89
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE
31 Ağustos 2020

Ekonomide olanlar ve olabilecekler

İlk olarak Çin’de ortaya çıkan ve tüm dünyayı etkisi altına alan salgın, hızını kesmeden yayılmaya devam ediyor. Alınan tedbirler neticesinde ülkemizde bir dönem günlük vaka sayılarında azalma olsa da, tedbirlerin gevşetilmesi ile birlikte yeniden artmaya başladı.

Günlük vaka sayılarındaki yaşanan artış sadece ülkemizde değil birçok ülkede yaşandığı, açıklanan sayılara da yansımış durumda.

COVID-19 salgını ile birlikte alınan tedbirler neticesinde ekonomide ciddi bir daralma yaşansa da birçok ülke uyguladığı parasal genişleme politikası ile birlikte hasarı asgari düzeye indirmeye çalıştı. Ancak bu paraların üretime dönmeyip finansal piyasalara gitmesi, finansal piyasalarda yükseliş yaşanmasına neden oldu.

Reel ekonomilere bakılacak olursa G20 ülkelerinde, bu yılın ikinci çeyreğinde ihracat ilk çeyreğe göre %17,7, ithalat ise %16,7 gerileyerek 2008-2009 finansal krizinden beri en büyük düşüşünü gösterdi.

Türkiye’de sanayi üretimi ve perakende ticaret hacminde artış yaşandığını görüyoruz. Bu artış ile grafiğin “V” çizdiğini görüyoruz. Ancak eğer günlük vaka sayılarındaki artışın hızlanması durumunda yeniden sıkı tedbirler uygulanmaya başlarsa grafiklerde “W” görebiliriz.

Ekonomideki hızlı toparlanmanın en önemli göstergelerinden biri de konut satışlarındaki artıştır. Haziran ve Temmuz aylarında toplam 419 bin 369 adet konut satışı gerçekleşti. İki ayda kullanılan kredi miktarı 47,5 milyar TL seviyesinde konut satışları ile reel sektöre 140 milyar lira civarında kaynak girişi sağlanırken 90 milyar lira seviyesinde yastık altı paranın ekonomiye girdiği görüldü.

Sadece temmuz ayında satılan konut sayısı 229 bin 357… Bir ayda bu kadar konutun satılması Türkiye ekonomisine güvenin de bir göstergesi olarak söylenebilir. Çünkü ekonomiye güven olmasıyla birlikte borçlanma ve taksit altına giren hanehalkını görüyoruz. Nitekim Ekonomi Güven Endeksinde de artışları görüyoruz. Ekonomi güven endeksi Temmuz ayında 82,2 iken, Ağustos ayında %4,4 oranında artarak 85,9 değerine yükseldi.

Bugün açıklanacak olan büyüme verileri ikinci döneme, yani salgının daha hızlı yayılmaması için sıkı tedbirlerin alındığı nisan, mayıs ve haziran aylarına ait veriler olacaktır. Bu dönemde kısmi bir daralma yaşanması son derece normal olacaktır. Çünkü bu daralmayı bizzat biz istedik. Salgının daha hızlı yayılmaması için alınan tedbirler tüketimi ve üretimi kısıtladığından, ekonomide de kontrollü bir daralma yaşanması normaldir. Nitekim Türkiye ekonomisindeki daralma, diğer ülkelere kıyasla daha az olacaktır. Çünkü haziran ayındaki veriler ekonomide hızlı bir toparlanmayı işaret ediyor.

Tüm bunların doğum sancısı olduğunu da söyleyebiliriz. Türkiye’nin Karadeniz’de bulduğu doğalgaz rezervi, yeni keşiflerin de habercisi olarak nitelendirilebilir. Türkiye’nin bulacağı yeni rezervler ile Türkiye’nin cari açık gibi bir problemi de kalmayacaktır. Türkiye sadece aradığı yer altı enerji kaynaklarına bel bağlamayıp nükleer santraller, yenilenebilir enerji kaynakları (rüzgâr ve güneş gibi), hidroelektrik santralleri gibi her alanda yatırımlarını sürdürüyor. Bu yatırımların meyveleri olarak cari açık değil cari fazla söz konusu olduğunda Türkiye, döviz aramak ve bulmak zorunda kalmayacaktır. Bu durum, Türkiye ekonomisine karşı düzenlenen operasyonlara karşı güçlü bir kalkan oluşturacaktır. Ayrıca enflasyon frenlenirken fiyat istikrarı sağlama konusunda önemli bir avantaj da sağlayacaktır. Döviz kurunda ve fiyatlarda yaşanacak istikrar ile finansman maliyetlerinde azalma ve yatırımlarda artış beklenebilir. Yeni yatırımlarla istihdam artarken işsizlik de azalacaktır.

Türkiye, savunma sanayisinden otomotiv sanayisine, medikal ve tıbbi sanayiden enerji sektörüne birçok alanda yaptığı yerlileşme ve millileşme atılımları ile cari açık problemini en aza indirme konusunda büyük yatırımlar yapmaktadır. Bunun meyvelerini de yakında yemeğe başlayacaktır.

Onun için ülkemize güvenip çalışmaya ve kendimizi geliştirmeye devam etmeliyiz. Uzak olmayan bir zamanda bu donanımlar bize lazım olacaktır.