Ekonomi bu seçimlerin kritik konusu olacak
Yaklaşan genel seçimlerin kritik konusu ekonomi olacak. Eğitim, sağlık, ulaştırma, külu0163ür gibi alanlar da meydanlarda iktidar ve muhalefet kanau010fının vaat ve vizyon havuzuna girse de, seçmen açısından, "vatandaşın cebine giren ve cebinden çıkan" gibi basit bir denkleme karşılık gelen ekonomi 7 Haziran seçimlerinin sonucunu belirleyecek önemli bir kritik alan.
Seçim arefesinde ekonomiye ilişkin vaat ve senaryoları erkenden sahaya indiren parti CHP oldu. Gündem belirleme ve gündem üretme noktasında, CHP nin vatandaşın cebini okşayan vaatleri kamuoyunda epey konuşuldu, tartışıldı. Bu vaatler ilk bakışta seçmenin ruhunu okşasa da kamu mali dengeleri açısından vaadedilen rakamların realitede bir karşılığı olmadığı açık. Kaynağını bulamayacağınız harcamalar hafazan Allah gerçekleşmiş olsa ileride oluşturacağı yüksek maliyetlerle sonuçları eninde sonunda bir şekilde topluma fatura edilecektir.
Öyle ya da böyle mazot fiyatından asgari ücret tutarına kadar pek çok konuda CHP nin vaatleri ilk bakışta seçmenin gönlünü okşasa da aynı vaatler antirasyonel ve hayali boyutlarıyla seçmenin aklıyla zekasıyla alay ediyor.
Bu seçimler CHP nin bekara kadın boşamak kabilinden mesnetsiz, kaynaksız vaatleriyle Ak Parti'nin rasyonel, kaynağı belli, aldatıcı olmayan, sahada uygulanabilirliği olan vaatlerinin çarpışmasına sahne olacak.
Ak Parti'nin şanssızlığı ekonomiye ilişkin ongörü ve vizyonunu CHP den sonra gündeme taşımasıysa, CHP nin şanssızlığı Türkiye'deki seçmen kitlesinin siyasal karar alma stilini henüz anlayamamış olmasıdır. Seçmen artık altı boş ayakları yere basmayan vaatlere itibar etmiyor. Daha evvel her eve iki anahtar sözü veren popülist siyaset anlayışını seçmen artık tasvip etmiyor.
Son 13 yılda Türk siyasal kültüründe yeni bir anlau00fdış yerleşti. Bunun mimarı olan zat şüphesiz Sn Recep Tayyip Erdoğandır. İlk defa Erdoğan secmen karşısına çıktı ve dedi ki "yapamayacağım bir şeyin sözünü asla vermeyeceğim, kaynağı olmayan, gercekci olmayan vaatlerde asla bulunmayacağım, Ey secmenim kısa vadede de benden harikalar yaratmamı beklemeyin"
Seçmen bu sahici ve realist mesajı iyi algıladı ve gereğini yaparak Ak Partiyi defalarca hem yerelde hem de genelde iktidara taşıdı.
Türk seçmeninin oy verme sürecinde, karar alma melekeleri böylesine keskin bir dönüşüme uğramışken, CHP nin eski bir paradigma üzerinden seçmene ulaşmaya çalışması hic bir anlam ifade etmiyor.
Burada Ak Partiye düşen, en acil zamanda CHP ye cevap yetiştirmeye dayalı savunmacı usluptan kurtularak seçim beyannamesinde belirtilen hususları göz önüne alarak ekonomiye ilişkin vizyonunu hızlıca, basit ve anlaşılır bir dille seçmenle paylaşmasıdır.
Netice-i kelam bu secimler kazanan ve kaybeden tarafları tayin etmekle kalmayacak Türk seçmeninin davranış biçiminin ne kadar büyük çaplı bir şekilde degistiğinin de teyidi olacak.