Eğitimde Malpraktis!
Bir meslek sahibi, kendi mesleğini uygularken ortaya çıkan hatalı hareketler Malpraktis olarak adlandırılır. Daha çok tıp bilimine ait bir kavram olup literatürde ‘Tabibin tedavi esnasında güncel standart uygulamaları yapmama durumu, beceri noksanlığı ya da hastanın tedavisini vermemesiyle gelişen zarar’ şeklinde tanımlanır. Teamüllerde ise hekimin kusurlu davranması olarak bilinir. Bu bilinçli yapılan bir durum mu mesleki bilgi noksanlığından mı kaynaklanıyor derseniz her ikisi de söz konusu olabilir. Yani mesleği uygulayan kişinin kendini güncellememesinden mesleğine dair aktüel alanları takip etmemesi ve uygulamamasından da kaynaklanıyor olabilir, bilinçli olarak özensin, ihmalkâr davranmasından da. Malpraktis önemli bir konu ve önemsenmesi, üzerinde çalışılması gerekiyor. Hukukta “Malpraktis davaları” olarak bilinen, açılan davaların olduğunu biliyor muydunuz?
Terminolojik olarak her ne kadar sağlık sistemine ait
bir kavram olarak bilinse de eğitim
sistemi dahil olmak üzere bir çok meslek grubuna uyarlanabilir. Görünüşte
teorik bir kavrammış gibi görünse de esasında mesleğin uygulaması ve pratik
zemini ile ilgili bir kavram. İçerisinde uygulama ve eylem olan her meslekte malpraktis vakaları meydana gelebilir.
Eğitim sistemine baktığınızda sağlık sistemi gibi gün
be gün yeni uygulamalar ortaya çıkıyor. Aktüel konular oluşuyor. Sağlıkta
dünyanın gerisinde kalmak istememe derdi eğitim için de geçerli. Dünyada hızlı
bir ilerleme söz konusu iken bizim eğitimde yerimizde saymamız sonucu ortaya
çıkan vakalar, yanlış uygulamalar, yanlış öğretme-öğrenme yöntem ve teknikleri
sonucu öğrenme hataları, öğrenme kazaları meydana gelebilir ki bunları
genelleyerek Eğitimde Malpraktis
olarak sınıflandırabiliriz.
Tüm eğitimciler için geçerli bir durum varsa o da
sürekli kendini geliştirmek ve yenilemek. Öğrenmek ve araştırmak. Öğretmenlik
bir fakülteden mezuniyetle veya bir sınav sonrasında atanarak başlayan veya
emeklilik sonrası biten bir durum değil, tam aksine öğretmenlik bir süreçtir;
öğrenmeye niyet edilen gün başlar ve son nefese kadar hayatın her alanında
kendini sorumlu hissetmesi ile devam eder. Bu süreçte her öğretmen kendi
mesleği ile ilgili hatalı uygulamalar yapabilir. Farkında olmadan öğrencilerin
zihin dünyasına veya geleceğine zarar verebilir. Telafisi mümkün olmayan
durumlar meydana gelebilir. Bunların her biri birer malpraktis olduğunu
hatırlatmakta fayda var. Çocuğun gerek psikolojik gerek fizyolojik yönü olsun
fark etmeksizin eğitim sistemi içerisinde çocuğa zarar veren her yanlış
tutum/davranış malpraktis olarak okunabilir.
İşlenmesi gereken konunun dışına çıkmak, seviyesine
uygun ders anlatmamak, seviyesine uygun olmayan sorular çözerek öğrencinin
demoralize olmasına neden olmak gibi durumlar da tespit edilip
belgelendirilmesi halinde malpraktis olarak değerlendirilebilir.
Ya da öğretmenin ders programı ile oynanması, çalışma
koşullarının zorlaştırılması, eğitimcilere yapılan mobbing vakaları da malpraktis
olarak görüşebilir. Sadece öğrenciye değil, öğretmene de yapılan her türlü
yanlış muamele malpraktisdir.
Genelleyerek sağlıkta doktor hatasından kaynaklı her
türlü yanlış uygulama malpraktis olarak değerlendiriliyor ise, eğitim sistemi
içerisinde de eğitimcinin hatasından kaynaklı her türlü yanlış uygulama da
malpraktis olarak değerlendirilebilir. Hatta biraz daha ileri taşıyalım konuyu;
tüm eğitim paydaşlarına yönelik yapılan her türlü yanlış uygulama veya art
niyetli yaklaşımlar malpraktis olarak değerlendirilebilir.
“Özensiz tedavinin ve ihmalkar davranmanın sağlıkta
bedeli daha ağır; belki bu nedenle iş daha ciddiye alınmalı ve bu nedenle
sağlıktaki yanlışlar ile eğitimdeki yanlışlar bir tutulamaz. Eğitimde
malpraktis olmamalı” görüşünü ileri sürenler ile “Okullar eğitim
hastaneleridir. Öğrencilerin tedavi edilmesi, iyileştirilmesi için eğitim ve
öğretim faaliyetleri var. Dolayısıyla oradaki yanlış uygulamalar, yanlış
öğrenmeler de kabul edilmemeli, eğitimde malpraktis olmalı” görüşünü ileri
sürenler var.
Hangisine katılmak daha doğru olur sizce?
Eğitimde malpraktis olmalı mı olmamalı mı, ne
dersiniz?