Duygusal zekâ ve kullanılması
Son zamanlarda psikoloji daha çok pozitif bakış açısının önemini vurgulamakta, negatif olmaktan uzak durmayı tavsiye etmektedir. Sanki iyimser ve pozitif insan olursak problemlerimiz hallolacak, ortalık tozpembe hale gelecek gibi bir havaya girilmektedir.
Bu yüzden bazılarımız haklı olarak, “Negatif duyguların hiçbir yararı yok mu? Olumsuz duygular bize zararlı mı?” gibi soru ve kafa karışıklığının içine girebilmektedir.
Hâlbuki negatif duygular da boşuna yaratılmamıştır ve bizi dış dünyanın tehlike ve risklerine karşı koruyucu görevleri vardır. Yeter ki yerinde ve zamanında kullanmasını bilelim, aşırı iyimserlik kadar haddinden fazla negatiflikten kaçınalım. Kısacası duygusal zekâmız yüksek olsun.
Duygusal yüksek insanlar duygularını nasıl kullanacaklarını da ayar ederler (ve tabi başkalarının duygularını da tanır, anlar ve değerlendirirler).
Duyguların düşünce ve davranışı nasıl etkilediğini ve böylece duyguları etkin biçimde kullanmayı bilirler. Pozitif psikoloji araştırmaları pozitif ve negatif duygu durumun düşüncemizi çok farklı yollarla etkilediğini, her iki bakış açısının da yerine göre gerekli ve yararlı olduğunu göstermiştir. Sıralarsak bu duyguların şu şekilde bize etkileri olmaktadır.
Negatif duygular:
• Bizi daha odaklanmış, o konuyu veya sorunu daha iyi kavramış kılar
• Eleştirel oluruz, böylelikle artı ve eksileri daha iyi değerlendiririz
• Yanlışları daha kolay tespit eder ve gerekli tedbirleri almakta gecikmeyiz
• Ayrıntılara daha kolay dikkat ederiz
Pozitif duygular:
• Düşüncemizi ve ufkumuzu genişletir
• Yeni fikirler düşünmemizi, yenilikçi düşünceler üretmemizi kolaylaştırır
• Yeni ihtimalleri dikkate alma konusunda bizi cesaretlendirir
• Sorunlardan ziyade fırsatlar üzerinden düşünmemize yardımcı olur