DUYGUN YARSUVAT'I KUTLARIZ
Futbol kulüplerinin başkanlığının taliplisi her nedense çok sayıda oluyor. İleri geri kalem oynatmak istemem ama "parası çok olan"ın yöneticiliğe talip olması, çok istemesi kamuoyunun dikkatinden kaçmıyor. Parayı nasıl kazandığına bakılmaksızın kulüp başkanlığına aday olma cesaretini gösteriyor ve gafillerin reyi ile de başkan seçiliyorlar. Kulübe daha doğrusu Türk sporuna katkı veriyor mu? Bu soruya olumlu ve doyurucu cevap vermek isterdik. Ama durumun hiç de öyle olmadığı anlaşılıyor, arzu edilen azami fayda temin edilemiyor.
Futbol ile ilgili kanaatimizi yeniden ifade edelim. Bize göre futbol bir spordan daha ziyade gösteriye dayanan bir san'at dalıdır. Sağlığa ve mutluluğa yararı olmayan futbolun seyircilere keyifli zamanlar geçirtir. Bize göre sağlığa yararı olan bireysel sporlardır. Bireysel sporlarda yarış nispeten azdır, hemen herkes idmanlara katılırlar ve onlardan azami ölçüde yararlanırlar.
Bu noktadan yola çıkarak kabul ediyoruz ki futbol kitleleri etkileyen ve ayağa kaldıran bir spordur. Toplumda iletişimi ve dikkati futbol aracılığı ile çekmek, sağlamak mümkündür. Futbol sayesinde topluma istenilen mesajı ulaştırmak mümkündür. Bu da futbolun psikososyal boyutunu gösteren bir ölçüdür.
Kulüp başkanlığı denilince akla büyükler geliyor. İstanbul'daki büyük kulüplerimizin başkanlarını kamuoyunda herkes tanıyor, onun hakkında bir fikri var. Son zamanlarda Fenerbahçe'nin başkanı söylemleriyle, Beşiktaş'ın ki ise stat yapımıyla gündeme geliyor. Galatasaray ise başkanları ve seçimleriyle gündeme geliyor.
Galatasaray kulübünün başkanlık seçimi yapıldı. Duygun Yarsuvat hocam başkan seçildi. Alp Yalman'ın seçim sonuçlarını olgunlukla karşılamasını anlamlı buluyoruz. Demokratik ve dostluk havasında geçen seçimin galibi Duygun Yarsuvat oldu. Meşhur ve seçkin bir avukat olan Duygun hocamızı kutluyoruz. Saygıdeğer bir yönetici ve bilim adamı olan Prof.Dr. Duygun Yarsuvat tarihi hizmetler icra edecektir.
Duygun hocanın Ali Dürüst ve Abdurrahim Albayrak gibi emektar ve saygın yöneticiye sahip çıkmasını takdirle karşılıyoruz. Abdurrahim Albayrak'taki Galatasaray sevgisi dillere destan olmuştur. Umarız ki, Abdurrahim Albayrak futbol şubesinin başına geçer, takımın kötü gidişini durdurur.
Ayrıca Duygun hocamızdan bir isteğimiz daha vardır. Galatasaray takımının çok acil olarak "spor psikoloğuna" ihtiyaç vardır. Kulüpte halen çalışan psikologlara ilaveten yeniler de eklenmelidir. Unutulmamalıdır ki, psikoloji ve psikiyatri hayatın her alanında var ve lazımdır. Psikoloji oyuncuya "gaz verme" meşguliyeti değildir.
Duygun Yarsuvat'ın yapması beklenen diğer bir ise Fatih Terim'i tekrar kulübe kazandırmasıdır. Fatih Terim'in Türk futboluna yaptığı katkıyı hepimiz biliyoruz ve takdir ediyoruz. Fatih Terim Galatasaray'a getirdiği yenilikleri ve verdiği emekleri göz ardı etmek basiret yokluğudur. Fatih hoca çalıştığı takımlarda daima bilimsel çalışmalara ağırlık vermiş, akademisyenlerle bir arada bulunmayı rehber edinmiştir. Altyapıya getirdiği yeni anlayışlarla ve yaklaşımlarla futbolda sanki bir devrim ortaya koymuştur.
Duygun hocamızdan üniversite-spor kulübü arasındaki köprüyü yeniden kurmasını temenni ediyoruz. İstiyoruz ve umuyoruz ki Prof.Dr. Duygun Yarsuvat kalıcı hizmetlerle iz bıraksın. Hocamızda bunu yapacak kararlılık, birikim ve yetenek vardır.
Sonuç: "Kulüp yöneticileri sosyokültürel birikimi ve seviyesi olanların arasından seçilmelidir."