Dünyanın çivisi çıkmış
Dünyanın çivisi çıkmış. Artık yeni bir düzen kurma vakti… Adalet ve özgürlük bekçilerinin balonları söndü. Bence yeni bir grup kurmanın tam vakti. İnsanlık için, gerçek bir birlik! Allah’ım sen Filistinlilere güç ver. Filistinlilerin şahsında dünyanın mazlum insanlarına güç ver. Onlara zalimler karşısında dayanma kuvveti ver.
Yahudi asıllı Amerikalı yazar Phyllis Bennis şöyle bir sözü ajanslara düşmüştü. “ABD’nin İslamofobi’ye ihtiyacı var. Bu sayede kirli çıkarlarını örtbas edip haritada yerini bulamayacakları ülkelere ellerine silah verip Amerikalı gençleri gönderebiliyor.” Bennis, sözünün sonunda “insanları şeytanlaştırmak bu ABD icadıdır” demişti.
Bennis’in bu sözleri karşısında zalimden, zulümden yana olmayan Yahudilerin olduğunu öğrenmek açıkçası beni mutlu etmiştir. Daha önce de Siyonistlere karşı olan Yahudi grupların olduğunu biliyordum. Ama Bennis kadar keskin görüşlü bir yazar görmedim. Aslında Bennis, seküler okumalarla seküler analizlerle Siyonistlerin tehlikeli bir yapılanma olduğunu düşünüyor. Mesela Siyonistler, Filistin’de Müslümanlara soykırım yaparken dünyanın her yerinde Müslümanlar ya da Yahudi karşıtı olan diğer insanlar Yahudileri düşman bileyip onları öldürebileceği, onlara zarar verebileceğini düşünüyor.
Phyllis Bennis’in bu düşünceleri doğrultusunda dünyaya terör pompalayan ABD ve İngiltere’nin “Think Thank” kuruluşlarının neden bu kadar önemli olduğunu anladım. ABD ve İngiltere, dünyaya sadece silah satmıyor. Markası malum telefon satmıyor. Aynı zamanda düşünce, edebiyat, sanat da satıyor.
Bugün ülkemizde popüler olan sanatçı, düşünür, edebiyatçı, kanaat önderi, iş adamı, cübbelisi, cüsselisi bilebildiğimiz herkesin bu “think thank” kuruluşlarıyla irtibatları olabilir. Bunu anlayabilmek için normal bir insan zekâsına sahip olmak yeterlidir.
Bu think thank kuruluşları, bazen aşikâr bir şekilde merkezlerini farklı ülkelerde kurabiliyorlar. Bazen de dirsek temasıyla uluslararası ölçekte güvenlik ve küresel ekonomik kalkınmayla müteallik vazifeli programları başka dernek ve vakıflar ya da şahıslar üzerinde planlayıp uygulamaktadır.
Bir yandan ABD ve İngiltere menşeli bu think thank kuruluşları sahada iş yaparken diğer taraftan da İŞİD (isis) tarzı örgütlerle dünyaya ayar vermektedir. 2013 tarihinde IŞİD, Suriye'nin kuzeyinde hızlı bir şekilde askerî güç kazanmaya başladığında o zamanki saf insanlar, yeni bir İslam devleti kuruluyor diye kafile kafile Suriye’ye koşmuşlardı. Bazıları ailelerini de alıp gitmişlerdi. O zamanların canlı şahitleri olan bizler, bu trajediyi coşkuya gelmiş insanlara anlatmakta zorluk çekiyorduk. Hadi ordan diyen sakallı, cübbeli abilerimizin hışmına gelmekten korkuyorduk. İşid, maalesef İslam’la kucaklaşacak olan dünya halklarını engelledi. Halkların gözünde İslam’ı kötüledi. Müslümanlar, korkutulan konumuna getirildi.
Yahudi yazar Phyllis Bennis, tam da burada İsrail’in daha doğrusu Siyonizm’in de İŞİD tarzı bir yapılanma olduğunu söylüyor ve Dünyadaki Yahudilerin benimsemediği bir terör örgütü yapısı olduğunu düşünüyor. Ki düşüncesi doğrudur. Nitekim İsrail, Filistin’de kurulmadan önce oradaki Yahudi cemaatinin adı Ortodoks Yahudi cemaati adı Neturei Karta. Aramice “şehrin muhafızları” anlamına gelmektedir. Siyonizm karşıtı bir Ortodoks Yahudi cemaatidir. Kurucusu, Moşe Hirş'tir.
El-kıssa, biz Müslüman olmalıyız ki zalimlere fırsat vermeyelim. İslam'a saldırmalarına kendi yaşantımızla engel olmaya çalışalım. Biz, mazlum Filistin’i kurtarmak için ne Ortodoks Yahudilerden ne de Avrupa’dan yardım bekliyoruz. Kendi öz kaynaklarımızla Filistin’i savunacağız.