Dünyanın cennete açılan kapısı: Gazze
Bu bir savaş
değil, vahşet, bir meşru müdafaa değil, soykırım… Ki adına savaş dahi deseniz,
hatta meşru müdafaa ile üstünü örtmeye çalışsanız dahi, tarih bugünleri batının
maskesinin düşüşü, siyonizmin bilinçaltının gerçek yüzü olarak yazacak. Bugünler
son kullanma tarihi çoktan dolmuş olan zulmün son çırpınışları olarak tarihe
geçecek.
Maskesi düşen
medeniyet (!) denilen batı var gücüyle zalimin yanında saf tutarken biz haklı
ve mazlum olduğunu bildiğimiz Gazze’yi yanında durmaktan ve yarasına pansuman
olmaktan beri duruyoruz.
Gazze, bugün boynu
bükük ve yetim, ancak bir o kadar da asil ve onurlu direnişin adı... Biz
ağlayalım kendi halimize…
Gazze; Fatiha
Suresindeki “İyyâke na’budu ve-iyyâke nesta’în” (Ey Rabbimiz! Ancak sana kulluk eder ve yalnız senden yardım dileriz.)
ayetini en diri haliyle ruhlarında hissederek yaşıyor bugün. Allah’tan
başkasına kul olmadan, yardımı sadece O’ndan diliyorlar.
Şeyh Ahmed
Yasin'in mücahitlerinden El Kassam Tugaylarının sözcüsü Ebu Ubeyde “Neden İslam
ülkelerinden yardım istemekte ısrar etmiyorsunuz? diyorlar... Biz yardımı ancak
Allah'tan isteriz, o da kimi layık görürse onu vesile kılar. Zulme sessiz kalan
bilsin ki, Allah onu bu zafere layık görmemiştir.' sözüyle özetlemiş içine
düştüğümüz hazin durumu.
Molla İzzeddin El
Kassam’ın torunları bugün işgalci siyonistlere ve ikiyüzlü sahtekâr batıya
karşı şanlı bir direniş sergilerken biz hala konjenktürel duruşumuz ile
artistik pozlar verirken sloganların arkasından cennet edebiyatı yapıyoruz. Ya
Rab, mazlumları muzaffer eyle, bizleri de affeyle…
***
Ey Gazze, Sen
üzülme! Sen ölürken de binleri dirilttin. Bugün direnişin sembolü, dirilişin
umudusun. Seni anlamayanlar kahrından ölsün.
Ölümü öldürenleri
ölümle tehdit etmek, yaşadığını takdir etmektir. Bugün sen takdirlik
öğrencisin, sınıfta kalanlar, sınavı kaybedenler düşünsün.
Ey Gazze, ümmetin
yitiği, kalabalıklar içinde kendi acısında ve yalnızlığında yoğrulan şehir,
sana ümitsizlik yok, sana korku yok, Sen ölümü vuslat olarak görüyorsun, onlar
yok oluş… Şimdi kim galip, kim mağlup, herkes görüyor.
Emperyalistlerin
sahte demokrasi, saçma insan hakları, ikiyüzlü sahtekârlıklarını yerle yeksan
eden diyarsın Gazze.
Bugün dünyanın
merhameti ve vicdani için canını hiçe sayanların insanlığın dirilişi için
kıyama duranların yurdusun Gazze.
Bugün, dünya bir tek
ülke olsa en onurlu başkentisin Gazze.
Maskelerin düştüğü
ve herkesin eteğindekini gösterdiği yersin Gazze.
Mahşerin provası,
ümmetin ve insanlığın turnusol kâğıdısın Gazze.
Bütün savaş
suçlarının hiçe sayılarak, okul, mülteci kampı, pazar yeri, din ayrımı
gözetilmeksizin ibadet yeri, dahası hastanelerin bombalandığı ve kimsenin
hesabını sormaya cüret edemediği bu soykırımda sadece Rabbine sığınarak
güvenenlerin şehrisin Gazze.
Yaşatmak için
ölümü göze alanların, yaşamak için öldürenlere meydan okuduğu cenk meydanının
yiğidisin Gazze.
İnsan nisyan ile
maluldür. Bugünü, bugünleri zihninize en kalıcı mühür ile kazıyansın Gazze. Ölsek
dahi unutamayacağımız mühür...
Gazze, bugün can
çekişen insanlığın umudu...
Gazze, bugün
direnişin sembolü...
Gazze, bugün
dirilişin umudu...
Gazze, bugün ölüme
tebessüm edenlerin yurdu...
Gazze, bugün
ölürken dahi nasıl güzel ölünür dedirten şehir...
Gazze, bugün
şehitler kervanına geçit töreni düzenleyenler diyarı...
Gazze, bugün hak
ile batıl arasındaki şerit...
Gazze, bugün var,
yarın yok, ama hep var olacak ve varılması hayal edilecek şehir...
Gazze, insanların
yaşlanmadan öldüğü şehir…
Gazze, bir terör
devletine karşı sadece topraklarını savunmakla kalmayıp insanlığın onurunu ve
Müslümanların şerefini de korumaya ve kurtarmaya çalışarak bizlere insan ve
Müslüman olduğumuzu hatırlatan şehir…
Gazze, dünyanın
cennete açılan kapısı…
Ya Rab, Gazze’yi,
Hamas’ı, Kassam Tugaylarını muzaffer eyle, siyonistleri, zalimleri, kahr û
perişan eyle. Âmin.