Dünya Çevre Günü Raporu
1972 yılında İsveç'in başkenti Stockholm'da düzenlenen Birleşmiş Milletler Çevre Konferansı'ndan bu yana çevre ile ilişkili kurum ve kuruluşlar her yıl 5 Haziran’da konuyla ilgili açıklamalarda bulunup bizleri ve yetkilileri uyarıyor.
TMMOB Çevre Mühendisleri Odası da geçen hafta Dünya Çevre Günü Raporu'nu yayımladı. Çok teknik ve detaylı olan raporda dikkat çeken bazı verileri paylaşalım.
Türkiye’de hava kirliliğine bağlı ölümlerin sayısı yılda yaklaşık 30.000. Fosil yakıt kullanımı kaynaklı olan bu sağlık sorunu ülkemizde yoğunlaşarak artmakta. Türkiye’nin havası AB’ye göre en az %33.4 daha kirli.
2017 yılında yaklaşık 34,4 milyar TL çevre koruma harcaması yapılmış. Bu harcamaların %49’u atık yönetimi ve %35’i atıksu yönetimi konularında olmuş. Dış ortam hava kirliliğini engelleme ve azaltma ve iklime yönelik olarak ise sadece %2 oranında harcama yapılmış.
Ülkemizde çevre yönetimi alanında yaşanan olumlu gelişmeler, düzenli depolama sahalarının ve atıksu arıtma tesis sayısının artması, alt yapının güçlendirilmesi ve ağaçlandırma faaliyetlerinin yapılması olarak sıralanıyor.
Ancak, bu gelişmelerin yanında, çevre kirliliği halen artmakta, mevcut orman dokusu yok edilmekte, çalışmayan atıksu arıtma ve içme suyu arıtma tesisleri de bulunmakta, derelerimiz, havamız ve toprağımız kirlenmeye devam etmektedir.
Dünya çapında su kullanımı da 1980’lerden bu yana yılda yaklaşık %1 oranında artmaktadır. Küresel su ihtiyacı, 2050 yılına kadar bu oranda artması beklenmekte olup, bu da endüstriyel ve yerel sektörlerin artan talebine bağlı olarak mevcut su kullanım seviyesini %20 ile %30’un üzerinde bir artışa neden olacağı düşünülmektedir. 2 milyarı aşkın kişi, su stresi olan ülkelerde yaşamaktadır. Bunlara ek olarak, yaklaşık 4 milyar kişi yılın en az bir ayında şiddetli su kıtlığı yaşamaktadır.
Dünya Limit Aşım Günü (Earth Overshoot Day) dünyanın bir yıldaki yenilenme kapasitesinin tükendiği gün anlamına gelmektedir. 2018 verilerine göre, Türkiye’nin Limit Aşım Günü, 11 Temmuz olmuştur. Bu gün, dünya ortalaması olan 2 Ağustos’tan 21 gün öncedir. Bu da, Türkiye’nin kaynaklarını küresel ortalamadan daha hızlı tükettiği anlamına gelmektedir.
2020 Dünya Çevre Gününe kadar;
-Hava kirliliğini azaltmaya yönelik sanayi tesislerinin, yakıtların ve araçların denetimlerinin arttırılması,
-Doğalgaz imkanı olan ve hava kirliliği yaşayan bütün belediyelerde kömür yardımı yerine doğalgaz yardımına geçilmesi ya da alternatif ısınma yöntemlerinin tercih edilmesi,
-Büyük Endüstriyel Kazaların Önlenmesine yönelik mevzuatın ertelenmemesi,
-Kamu yararı gözeten, ekolojik denge ve iklim değişikliğini ön gören bir Su Kanunu TBMM’de yasalaşması,
-Bütün kurumların verilerini bildireceği ve kamuoyu ile paylaşılacak bir su bilgi sistemi kurulması,
-İklim Değişikliğine Uyum amacıyla belediyelerin uygulayacağı iklim değişikliğine uyum planlarının zorunlu hale getirilmesi ve sistematik oluşturulması adına yönetmelik yayımlanması,
-Belediyelerin su kayıplarını engelleyici alt yapı çalışmalarını yaparak %20 seviyelerine çekmeleri,
-Sıfır Atık kapsamında Kanun’da yer alan Geri Kazanım Katılım Payına yönelik mevzuat çalışmasının tamamlanması, yapılması gerekenlerin başında geliyor.