Dolar daha da yükselir mi?
Dolar, TL'ye karşı değer kazandıkça herkesin aklında aynı soruu2026
Daha da yükselir mi?
Bu soruya cevap verebilmek için doların neden yükseldiğini incelemek gerekir. Neden yükseldiğini bilmemiz bize önümüzdeki süreçte neler olacağını da gösterecektir.
Öncelikle doları yükselişinin reel olup olmadığına bakalım.
Bölgemizdeki çatışma ortamı ve gerginliğe rağmen %7,4 büyüyen Türkiye ekonomisinin 2018 yılının ilk çeyreğinde de %7,2 oranında büyümesi bekleniyor.
Sanayi üretim endeksi, perakende satış endeksi, turizm verileri, ihracat artışı gibi göstergelere bakıldığı zaman herhangi bir problem olmadığını görüyoruz.
Bu defa "İyi de dolar neden yükseliyor. Sorun ne kardeşim?" sorusu sorulmaya başlıyor.
Sorun şu ki; ihracatı ithal ederek gerçekleştiriyor olmamız.
Özel sektör, üretim için gerekli olan (enerji, makine teçhizat gibi) ara mallarını ithal ettiği için ve aynı oranda döviz girişi olmadığı için cari açık veriyoruz.
Cari açığı dövize duyulan ihtiyaç olarak da ifade edebiliriz.
Türkiye'ye giren döviz ile Türkiye'den çıkan döviz miktarı arasındaki fark ekonomiyi dövize daha hassas hale getirmektedir.
Şimdi de aklınıza şöyle bir soru gelebilir.
"Şimdiye kadar böyle bir sorun yok muydu ki şimdi sorun olmaya başladı?"
Türkiye'de bir dönem faiz oranları yüksek olduğu için yurt dışından yüksek faiz kazancı sağlamak isteyen yatırımcılar tarafından ülkemize sermaye girişi oluyordu.
Böylece döviz kuru düşük kalmakta ancak iş dünyasının finansman maliyetleri yüksek oluyordu.
2008 küresel finans krizinin ardından dünya ekonomisi kırılmaya uğradı ve farklı bir yöne doğru ilerleyemeye başladı.
Milliyetçi politikalar artarken korumacı ekonomik uygulamalar popülerlik kazandı.
Türkiye'de bu süreci doğru değerlendirerek yerli sanayisini geliştirmeye başladı.
Hani bazı kesimler "Türkiye'de sanayi öldü, bitti" diye feveran ediyor ya! Aslında Türkiye'de sanayileşme daha yeni başlıyor.
Bakın savunma sanayinde millilik oranı %16 seviyesinden %70'lere kadar çıktı. Bu durum diğer sektörlere de yayılıyor.
Cari açığımızı oluşturan en önemli kalemlere ciddi yatırımlar yapılıyor.
Bakın ithalatın en büyük kısmını oluşturan enerji sektöründe TANAP, Türk Akımı, Nükleer Santraller, yenilenebilir enerji kaynakları yatırımları yapılırken yerli otomobil, raylı sistem araçları, tarım teknolojileri, tıbbi cihazlar ve sağlık teknolojileri gibi stratejik sektörlerde de büyük yatırımlar yapılıyor.
Bu yatırımlar sayesinde 47 milyar doları bulan cari açığa 19 milyar dolarlık bir iyileşme sağlanacak.
Böylece Türkiye'ye karşı döviz manipülasyonu yapmaya çalışanların önüne geçilmiş olacak.
Türkiye cari açığı azaltacak bu sektörlerdeki 23 projeyi hayata geçirmek için 135 Milyar TL tutarında teşvik paketi açıkladı.
Gelelim şimdi yukarıda sorduğumuz sorunun cevabına.
Dolar neden yükseliyor?
Aslında sorunun cevabı Türkiye'nin yaptığı yatırımlarda gizli.
Türkiye'nin yurt dışından ithal ettiği ürünlere bağımlılığını azaltacak yatırımlar yapması Türkiye'ye bu malları satanların gelecek dönemde Türkiye'den elde ettiği kazancı azaltacağı gerçeğini görüyoruz.
Aynı şekilde havadan para kazanmaya neden olan faiz oranlarının düşürülme çabası Türkiye'den yüksek faiz getirisi elde etmek isteyenlerin önüne geçiyor.
Yerli tasarruf oranlarımızın düşük olması ya da daha farklı ifade ile yerli tasarruflarımızın çeşitli kanallar ile ekonomiye kazandırılmaması sebebiyle yurt dışından yüksek faizli kredi almak mecburiyetinde kalıyoruz.
Gelelim yazının başından beri beklediğiniz sorunun cevabına.
Dolar daha da yükselir mi?
Özellikle ABD merkez bankası FED'in faiz artırımı politikasını devam ettireceği beklentisi ile birlikte yanı başımızda Suriye, İran ve Doğu Akdeniz bölgesinde yaşanan ve artan gerginlik sermayenin Türkiye'den çıkmasına neden olmaktadır.
Orta ve uzun vadeli stratejik planlarını hayata geçirmek üzere canla başla çalışan Türkiye için kısa vadede döviz kuru riskinin devam ettiğini söyleyebiliriz.
Ancak şunu unutmamak gerekir ki; Mehmetçiğin gerek yurt içinde gerekse yurt dışında canıyla, kanıyla mücadele ettiği, vatanı savunduğu bu dönemde millet olarak bizim de ekonomik savunma hattını güçlendirmek için doların talebini artırmamamız gerekli.
Kısa vadeli kar etmek amacıyla dolara talebi artırmak ve dolayısıyla doların yükselişine destek olmak bugün Mehmetçiklere yapılan en büyük ihanettir.