Dolar
Doların yükselmesi iyiye alamet değil elbette.
Ancak şunu bilhassa gençlerin bilmesi lazım.
Özal'dan önce TL konvertibl değildi. Kur, yıllarca sabit tutulur, bir gecede de %300 değer kaybeder, buna devalüasyon denirdi. Devalüasyonla ekonomi kaosa girer, ardından hükümet düşerdi. Hatta darbelerden önce mutlaka böyle bir devalüasyon yapılır, darbeye zemin hazırlanırdı.
Kısa süre önce İran, dolar kurunu sabitledi. Bu şu demek; kendi parasının gücüne güvenmiyor, serbest piyasada dalgalanmaya bırakamıyor, gemiyi açık denizde dolaştıramıyor, limana çekiyor. Türk gemisi ise açık denizlerde dolanmaya devam ediyor.
Türk ekonomisinin gücünü vurgulamak istiyorum.
Ülke bizim ülkemiz, gücümüzün farkında olmalıyız.
Bu, 1TL eşittir 4 Dolar oranını takdir ettiğim anlamına gelmiyor.
Gönül ister ki dolar 25 kuruş olsun. Elbet bir gün onu da görebiliriz. Başaracağımızdan eminim.
Biz, memur maaşlarını ödeyebilmek için, bir kasabamız büyüklüğündeki Lüksemburg'dan ödünç para istediğimiz, 80 cent bulamayıp petrol gemisini eksik doldurttuğumuz, yıllık 300 milyon dolar hibe için yıl boyu ABD'ye yalvarma heyetleri gönderdiğimiz günleri de yaşadık.
***
Deizm
Ortada bir Deizm söylentisi, dönüyor.
Önce...
Deizm nedir?
Tanrı'ya inanmak, Peygambere inanmamak...
Bir kere buradaki inandıklarını sandıkları Tanrı, Allah değil baştan onu belirtelim.
O güruhta tanrı çok, onlardan birine inanıyorlar!
Tanrılarına son zamanlarda bir de "Evren"i eklediler.
Deistlerin tanrısı, işte bu "Evren"...
Peki...
Allah, bu konuda ne diyor?
Al-i İmran 31. ayet: "Kim Allah'a inanıyorsa, Peygamber'e tabi olur, kim Peygamber'e tabi oluyorsa Allah'ı sevmiş, Allah'a inanmış olur."
Peygamberi tanımazsan, Allah'a inanmış olmazsın!
Bir zamanlar bu haltları Yaşar Nuri yerdi, iş bu noktalara geldi...
***
Medeniyet işte bu!
Suriye'de Esed canavarca hislerle insan öldürüyor.
Sebebi; kendine itaat etmemeleri!
Özgürlük istemeleri, seçim istemeleri!
60 yıl ses çıkarmadan "Esed"e, yani "rejime" itaat ettiler, bir noktada patladılar!
Başta Batı ve Rusya, bu masumları katletmesi için Esed'e para ve silah yağdırıyorlar.
Bu insanlar özgürlüklerini kazanırlarsa "kötü örnek" olacaklar, bütün Araplar, bütün Müslümanlar aynı istekte bulunacaklar. Sömürülen ülkeler toptan kaybedilecek, dünya sömürgecilerin başlarına yıkılacak, kolay kazanç kapıları kapanacak, zevk ve sefaları sonlanacak, artık onlar da çalışarak kazanmak zorunda kalacaklar.
"Batı medeniyeti" tam olarak işte bu!
Çalışarak kazanmaktansa, öldürerek-sömürerek kazanmak!