Diyarbakır hak ettiği sağlık yatırımlarına ne zaman ulaşacak?

Diyarbakır sadece ekonomi, turizm gibi alanlarda değil, aynı zamanda sağlık alanında da bölgeye hitap eden, bölge insanının umutla baktıkları büyük bir şehirdir. 2 milyondan fazla nüfusa sahip Diyarbakır’da 800 bin çocuk yaşamaktadır.

Diyarbakır, doğum oranı bakımında da Türkiye ortalamasının çok üzerindedir. Taşrasıyla birlikte doğum oranı on yıllardır artarak devam ediyor. Yılda 40 bin civarında yeni doğanıyla Diyarbakır adeta çocuk cenneti sayılabilir. Bütün ülkelerde geleceğe umutla bakılmasına vesile olan çocuk nüfusun fazlalığı Diyarbakır ve bölge için öncelikli olarak sağlık alanında giderilmesi elzem olan ihtiyaçlarla anılıyor.

Bundan yaklaşık 20 yıl önce çocuk hastalıkları alanında uzman olan bir dostumun, “Hocam biliyor musun dünyada ‘Bir bebeğin doğduktan hemen sonra ağlarken duyulan sesinden daha fazla keyif veren bir ses yoktur.” demişti.

Doğrusu yadırgamıştım, çünkü çocuk-bebek ağlamalarına üzülürüz. Sebebini sordum:

Hocam, bebeğin ağlama sesi hayattayım, mesajıdır. Ağlamayan bebeğin sağlıklı olmaması kuvvetle muhtemeldir…

İşte o hekim başta Almanya olmak üzere pek çok AB ülkesinde çalışma imkânı varken Diyarbakır’da ve daha çok yeni doğan bebeğin ağlama sesini duymak için çırpınıyor.

Kendisinden ve hekim arkadaşlardan çok duydum:

Sağlık alanında Türkiye son 20 yıldaki hizmetleriyle dünyanın en iyi ülkeleri sıralamasında ilk sıralarda yer alır hatta kimi konularda dünyada ilk sıradadır, diyorlar. El hak doğrudur; Türkiye sağlık alanında vatandaşlarımıza devrim olarak nitelendirebileceğimiz imkânlar tanıdı. Büyük fedakârlıklarla tanınan bu imkânlar dünyada pek az ülkede bulunur.

Ancak;

Diyarbakır ülkedeki bu sağlık yatırımlarından çok az istifade edebilmiş. Ak Parti iktidarı boyunca her dönemde güçlü siyasi temsiline rağmen sağlık yatırımlarında en son sıralarda yer alıyor. Son yirmi yılda sadece 650 yataklı Gazi Yaşargil ve sonradan Gazi Yaşargil’e bağlanan 450 yataklı Kadın Doğum ve Çocuk Hastanesi ile birkaç ilçe hastanesi açıldı. Bu haliyle Diyarbakır’da 10 bin nüfus başına düşen hastane yatak sayısı 15’tir. Bu oran OECD ülkelerinde 40, Türkiye’de ortalama 20, komşu ilimiz Elazığ’da ise 50’dir.

Dağkapı bölgesinde bulunan Selahatttin Eyyubi ve Dağkapı Devlet Hastaneleri ile Dağkapı Çocuk Hastanesi 60 yıllık geçmişi ile kullanım ömrünü doldurmuş olup yıkımı öngörülmektedir. Büyük umut bağlanan 1000 yataklı Kayapınar Şehir Hastanesi bittiğinde sadece yıkımı planlanan hastanelerin yerine geçmiş olacak. Dolayısıyla şehirde mevcut yatırımların dışında en az 1800 yatak daha hizmete girmeli ki ülke ortalamasına ulaşılsın.

Diyarbakır’daki bu hastane fakirliği çocuk hastalıkları alanında da ciddi yatak sorununa yol açmaktadır. Nitelikli Çocuk sağlığı hizmeti açısından bölgesel merkez niteliğinde olan kente yatak azlığı nedeniyle çevre illerden kabul edilemeyen hastalar büyük paralar (hasta başına 20 bin euro) karşılığında batıya transfer ediliyor. Ailelerin mağduriyeti de işin cabası. Yatak azlığı nedeniyle sadece Kadın Doğum Hastanesinden yılda 1200 civarında yeni doğan bebek çevre hastanelere veya illere sevk edilmektedir. Hastalık yükünün arttığı yaz ve kış mevsimlerinde kimi zaman bir yatağa 3 (üç) hasta yatırılmaktadır.

İl Valisi ve milletvekillerinin Diyarbakır’a yönelik çalışmalarını daha değerli kılacak olan şehirde II. Ve III. düzey hasta yatak sayısının arttırılmasına yönelik sonuç alıcı girişimlerde bulunmalarıdır.

İl Valisi, milletvekilleri ve çiçeği burnunda Ak Parti İl Başkanı beraberce Cumhurbaşkanı Yardımcısı ve bir dönem Diyarbakır Milletvekilli de seçilen Sayın Cevdet Yılmaz’ın değerli desteğini alarak şehrin sağlık alt yapısındaki bu büyük gecikmeyi telafi etmeleri istirhamımızdır.

Şimdiden emeği geçecek olan herkese duacıyız.