Dinimizde Anne Babaya İtaatin Önemi-3
Anne babaya itaat çok mühimdir. Çünkü onlar; çocuklarına iyilikten başkasını istemez; onların mutlu ve başarılı olmalarıyla iftihar ederler. Bir çocuk ebeveynini dinlerse; tembel olamaz, okuldan kaçamaz, hiçbir kötü alışkanlık edinemez, toplumda hiç kimseye zarar veremez, arkadaş ve akranlarında asla geride kalamaz. Çünkü anne-baba böyle ister. Anne baba, kendileri için dahi istemedikleri iyilik ve güzellikleri çocukları için temenni ederler.
Kaldı ki, evlat, -sadece çocukluğunda değil- ömrü boyunca ebeveynine bağlı ve bağımlıdır. Çünkü onlar, -maddî yardımlarla iktifa etmez- çocuklarının göremediklerini görüp gerektiğinde onları uyarır ve rehberlikleri ile onlara hayatı öğretirler.
Toprağın tohuma, tohumun yağmura, yağmurun buluta muhtaç olduğu kadar evlat için vazgeçilemez olan ebeveynin -özellikle de yaşlı ve hasta olanlarının-; sevgi, ilgi ve yakın alakaya çok ihtiyaçları vardır. Onlara gösterilecek ilgi, alaka, saygı ve sevgi onları manen kuşatacak, yalnızlıktan, çaresizlikten kurtaracak ve psikolojik olarak onları rahatlatacaktır. Böylece aile kurumu; -çocuklar kadar, onlar için de- huzur ve saadetin soluklandığı mekânlar haline gelecektir. Böyle evlatların evleri, işleri, ömürleri bereketlenir ve -yarın yaşlandıklarında- kendi çocuklarının da hayrını görürler.
Binaenaleyh anne babalar, bu bilinçle çocuklarını yetiştirmeye gayret etmelidirler. Çünkü onların çocukları, yarının anne babaları olacaklardır. Evet biz, çocuklarımızı kendimize itaatkâr olarak yetiştirebilirsek, -bizim kadar- onlar için de iyi olur. Çünkü bu itaatin bereketiyle yarın onların da çocukları onlara ittatkâr olurlar. Böylece neslimiz, fasit bir daire ve kısır bir döngüden kurtulmuş olur. Çünkü ebeveynine itaat edip rızalarını alamayan kişiler, pek çocuklarının hayrını görmezler.
İmam-i Gazali hazretleri şöyle buyuruyor: Annen seni dokuz ay karnında gezdirdi. İki yıl emzirdi. Seni büyütünceye kadar koynunda besledi ve kucağında gezdirdi. Baban da seni büyütünceye kadar birçok zahmete katlandı. İdare ve maişetini temin etti. Sana dinini, imanını öğretti. Seni İslam terbiyesi ile büyüttü. Bundan daha büyük ve kıymetli şefkat olur mu?..
Hasan-ı Basrî hazretleri der ki: Ben, Kâbe-i muazzamayı tavaf ederken, bir zât gördüm; arkasında bir zenbille tavaf yapıyordu. Kendisine dedim ki: Arkanızdaki yükü bırakıp rahat rahat tavafınızı yapsanız daha iyi olmaz mı? O zat, cevaben bana dedi ki, “arkamdaki yük değil, babamdır. Onu yedi defa Şam’dan getirip tavaf ettirdim. Çünkü o bana, dinimi, imanımı öğretti; beni İslâm ahlâkı ile yetiştirdi.” Bunun üzerine ben, kendisine dedim ki: “Çok güzel bir şey yapıyorsun, seni tebrik ederim; anne baba hakkı çok önemlidir. Fakat Kıyamete kadar her sene onu böyle sırtında getirip tavaf yaptırsan, ancak bir defa kalbini kırsan, bu yaptıkların boşa gitmiş olur…”
Anne-baba Hakları
Anne babanın, çocukları üzerindeki hakları çoktur, bir kısmı özetle şöyledir:
1- Onlara itaat etmek.
2- Rızalarını almak.
3- Kendilerine daima iyilik etmek.
4- Onlara asla sert bakmamak.
5- Kendilerini katiyyen üzmemek.
6- Onlardan izinsiz sefere çıkmamak.
7- Onlara saygıda kusur etmemek.
8- Önlerinde yürümemek.
9- Sesini, onların sesinden yükseltmemek.
10- Sıkıntı verirlerse, sabretmek ve ‘öf’ bile dememek.
11- Çağırınca, hemen gitmek.
12- Konuştuklarında edeple dinlemek.
13- Yanlarında kaba ve argo konuşmamak.
14- Eşini onlardan üstün tutmamak.
15- Onları isimleri ile çağırmamak.
16- İkisinin arasını açacak sözlerden uzak durmak.
17- Kendileriyle konuşurken, ‘yap’ gibi emir ifadesini kullanmamak.
18- Onlara merhamet etmek.
19- Onları sevdiğini hissettirmek.
20- Sevindiklerinde sevinmek.
21- Üzüldüklerinde üzülmek.
22- Muhtaç iseler, bütün ihtiyaçlarını eksiksiz karşılamak.
23- Uzakta iseler ziyaretlerine gitmek, sık sık hal ve hatırlarını sormak.
24- İhtiyaçlarını öğrenip hemen yerine getirmek.
25- Hastalandıkları zaman, tedavileri için çırpınmak.
26- Öldüklerinde, cenazelerini dinimize uygun olarak kaldırmak.
27- Kabirlerini ziyaret etmek.
28- Hiçbir zaman aleyhlerinde konuşmamak
29- Daima kendilerine dua etmek.
30- Dostlarıyla dost olmak…