Dinamik toplum güçlü Türkiye ve Bayram
Kurban Bayramı'nın bugün son günü. Bayram telaşının yoğun yaşandığı bir Kurban. Nedeni bilmiyorum ama bu bayram toplumsal hareketlilik çok fazla. Bayramı bahane ederek yollara düşen vatandaşların kimisinin memleketlerine, kimisinin tatil beldelerine kimisinin eş-dost-akraba ziyaretlerine koşuşturduğu görülüyor.
Türkiye'nin son zamanlarda yaşadığı döviz üzerinden ekonomik saldırılara inat milletin Kurban Bayramı hareketliliği bu yıl tavan yaptı. Bir nevi döviz operasyonlarına inat ekonomik hareketliliğe büyük katkı sağlıyor.
Türkiye bölgesinde ve dünyada güçlendikçe 100 yıldır kendine rol biçenlerin baskı ve oyunları artıyor. Çizilen sınırlarını aşan Türkiye'nin daha fazla kontrol dışına çıkmasını engellemek için yapılan her girişim bugüne kadar uykuda olan dinamikleri uyandırmaktan öteye gitmiyor.
Bayram dolayısıyla bulunduğumuz memlekette insanımızın dünyada ve Türkiye'deki bütün gelişmeleri çok iyi takip ettiklerini görüyoruz. Türkiye'nin üzerinde oynanan döviz operasyonları ve bağlamında ekonomik kriz çıkarma çabalarına karşılık vatandaşın ciddi endişelerin ötesinde tam tersine itidalli bir yaklaşımı izlemek mümkündür. Yaşananlar karşında bir telaş, bir panikleme havası toplumsal yapıda hissedilmemektedir.
Bayram boyunca karşılaştığımız, muhabbet ettiğimiz, sohbetlerine katıldığımız vatandaşların gündeminde yaşanan ekonomik operasyonlar sadece merak konusu. Onun dışında vatandaşlarımız kendi işinde, kendi gücünde. Tam aksine yaşanan döviz operasyonu vatandaşın elindeki işlere daha sağlam sarılmayı, bu tür operasyonlar karşında gelecekte en az etkilenmek için kendilerine göre farklı yollar aramayı hızlandırmış. Vatandaşın gelecek dönemlerde meydana gelebilecek suni krizler karşısında nasıl tedbirler alınması konusunda ciddi çözüm yolları düşünmelerine de neden olmuş.
Özellikle döviz operasyonlarına meydan veren cari açığa karşılık üretim politikaları üzerinde toplumsal bilincin ciddi derecede artışı gözlemek imkanı bulunuyor.
Bu arada döviz operasyonları üzerine fırsatçı kesimin fiyat artışları da vatandaşın takibinde. Bu artışlara karşıda vatandaş çok güçlü olmasa da sessiz sedasız tepkisini ortaya koymuyor değil. Aynı zamanda bir başka konuda zihinlere nakşedilmiş durumda. O da fuzuli harcamalar ve tasarruf konusu. Eğer bugün yaşanan suni kriz girişimleri unutulmaz ise vatandaş gelecek dönem bu tür operasyonları gerekli tasarruf ve birikimlerle karşılayacak.
Yaşanan suni döviz operasyonları ve çıkarılmaya çalışılan ekonomik kriz karşısında vatandaş hızla yayılan israf ekonomisini tersine çevirme derdine düşmüş. Bunun en önemli göstergesi ise bayram hareketliliğidir. Vatandaş gerekli gördüğü yaşam standardından vazgeçmeden, fakat israfa da kaçmadan normal hayatına devam ediyor.
Bayram dolayısıyla gördüğümüz manzara gelecek açısından güzel günlere işaret ediyor. Bayram dolayısıyla karşılaştığımız yeni yüzlerin büyük çoğunluğu gösteriyor ki vatandaşımız sadece yurt içi irtibatta değil dünyanın her kıtası ile irtibatlı. Kimisinin kültürel ilişkileri, kimisinin ticari ilişkileri, kimisinin stratejik ilişkilerini gözlemlemek mümkün. Bir dönem köylü diye küçümsenenlerin çocukları dünyaya açılmış, ufukları Ankara-İstanbul'dakilerin çok ötesine geçmiş durumda.
Özellikle Türkiye'nin 17-25 Aralık sonrası ve yaşanan 15 Temmuz Darbe girişimi, sonrasında yaşanan El-Bab, Cerablus ve Afrin harekatları toplumun her kesiminin gerçek manada uyanmasına neden oldu. Özellikle Afrin Harekatı sırasında ABD'de başta olmak üzere Batı'nın tutumu karşısında toplumsal bakış açısı artık geri dönülmez şekilde farklılaştı ve artık yönü at gözlüğünden kurtularak bütün dünya oldu. Bunun üzerinde ABD'nin resmen göze parmak Türkiye'ye karşı tutumları toplumsal yapının bir daha kapanmamak üzere gözlerini açtı.
Aslında hem ABD'yi hem Batı'yı korkutan 15 Temmuz Darbe girişimi karşısında toplumsal tepkinin üzerine özellikle Afrin Harekatı'na destektir. Günü gününe hatta saatlik dilimlerle izlenen sosyal medyadaki hareketlilik ve tepkiler bunu ciddi tetikledi.
Daha önceki dönemler olsa yaşanan döviz dalgalanması ve çıkarılmaya çalışılan ekonomik kriz karşısında toplum içe kapanır, tam da bu operasyonları çekenlerin amaçlarına uygun hareket ederdi. Bayramlardan ve tatillerinden tavizler verirdi. Şimdi ise tam tersi toplum Kurban Bayramını bahane ederek dinamik bir yapı olduğunu ortaya koymaktadır. Ekonomik ve sosyal hareketlilik toplumsal bilincin neticesi olarak görülmelidir.
Yakın gelecekte görülecektir ki toplumsal dinamizm devam ettiği sürece güçlü Türkiye'nin doğuşu daha da erken olacaktır. Bu kriz girişimi nedeniyle ortaya çıkan bilinçlenme devam ederse Türkiye aracı ekonomik yapıdan üretim ekonomisine yönelecektir.
Cuma'nın hayrı üzerinize olsunu2026