Devlet sahada, İmamoğlu yine tatilde!..
31 Mart 2019 yerel seçimlerinde İstanbul Büyükşehir Belediye
Başkanlığı’na CHP’den Ekrem İmamoğlu aday gösterildi. Oy sayımlarında
yapılan “katakulli” sonucu seçim iptal edildi. 23 Haziran’da yapılması
kararlaştırılan seçim sürecinde İmamoğlu her fırsatta, “Mağdurum ben mağdurum… Mağdurum da mağdurum!..” söylemiyle
yurttaşları kendisine inandırdı. Bu kadîm toprakların insanı kim olursa
olsun “mağdurum” diyene sırtını asla dönmez, bir şans verirdi. Verdi de.
Hem de rakibine karşısında ezici bir fark attırarak. İstanbul’da şans tam 25
yıl sonra İmamoğlu’na güldü.
*
Mega şehir İstanbul’un
üzerinde durulması gereken “kırmızı kod”lu 3 önemli problemi vardı. Terör, iklim değişikliği ile ortaya çıkan doğal felaketler ve iç
savaşlardan dolayı maruz kalınan göç dalgası.
Başkan İmamoğlu’nun
mazbatasını alıp ikinci kez koltuğuna oturmasından kısa bir süre sonra 17 Ağustos’ta İstanbul’da bir doğal felâket
yaşandı. Ağustos ayında İstanbul’da hava sıcaklığı 34 derecelerde
seyrederken, âni bir düşüşle âdeta felakete dönüştü. Fırtına ve sağanakla
birlikte Fatih bölgesine 114 kilogram yağış düştü. Üzerinden tam 20 yıl
geçen “Asrın Felaketi” 1999 Marmara Depremi’nde hayatını kaybeden 18 bin 373
kişiyi yâd ederken, İstanbul farklı bir doğal felaketin habercisi selle
sarsıldı. Eminönü alt geçidi ve
Kapalıçarşı’yı su bastı.
Vatandaşlar yaralarının
sarılmasını beklerken, çiçeği burnundaki
başkan Bodrum’a tatile çıkmıştı. Sosyal medya üzerinden “Nerede bu başkan?..” sorularının yoğunlaşması üzerine
İmamoğlu Bodrum’daki tatilini yarıda kesip, yurttaşlarının derdini dinlemek
için sahaya indi. Esnafın “Neredesiniz?..” sitemleri arasında incelemelerde bulunduktan sonra tekrar
Bodrum’un yolunu tuttu. Eminönü’ndeki halk alt geçitte, başkan İmamoğlu ise
Bodrum açıklarında yüzmeye devam etti!.. Seçmenler İmamoğlu için tatilini
yarıda kesmişti, lâkin başkan tatil keyfinden taviz vermedi.
BAŞKAN İMAMOĞLU TATİLDE!..
VARAN BİR…
***
Aradan aylar geçti... Başkan İmamoğlu, 24 Ocak 2020 Cuma günü
akşam saatlerinde Elazığ’ın Sivrice
ilçesinde meydana gelen ve Malatya’nın Doğanyol’unu da yıkıma uğratan 6.8
şiddetindeki depremin ardından bölgeyi ziyaret etti. Sonra büyük bir
yıkımın yaşandığı ve 41 canın hayatını kaybettiği bölge insanını mâtemleriyle
başbaşa bırakarak sırra kadem bastı.
Millette yine bir
merak!.. “Nerede bu başkan?..” diye soranların çoğalması üzerine
twitter hesabı üzerinden trend topic olacak, medyayı sallayacak bir paylaşımda
bulundu: “Yarıyıl tatili nedeniyle çocuklarım ve eşim ile birlikte dünya
güzeli Erzurum’u hissetmenin mutluluğunu yaşıyoruz. Ülkemizin her köşesi başka
bir değer, başka bir cennet. Türkiye kavganın değil sevginin merkezi olmalı.”
Meğer Başkan bu kez de Palandöken’de kayak keyfi yapıyormuş!..
Memlekette bir felaket olduğunda ara ki, İmamoğlu’nu bulasın!..
*
Hadi birinci tatil tesadüf!...
İkincisine ne demeli!..
“İstanbul için artık zaman kaybetme vaktimiz
bitti. Hiçbir lüksümüz yok, gece gündüz çalışmamız lâzım...”
sözünüze rağmen bu kaçıncı tatil başkan?...
Memlekette bu kadar problem varken, millet zora düşüp gözler
sizi ararken hep tatildesiniz!..
Sayın İmamoğlu ne olur şu
tatillerinizi hep böyle felaketlerin zirve yaptığı günlere denk getirmeyin
artık!.. Adınız “tatilci başkan”a çıkmadan gelin yol yakınken bu huyunuzdan
vazgeçin!..
Memleketin her yeri beşik gibi sallanıyor!.. İstanbul diken
üstünde!.. Elazığ’ı, Malatya’yı gidip gördünüz!.. Deprem Türkiye’nin gerçeği;
fakat en çok da İstanbul’un!.. Şehremini olarak 16 milyon insanın canı size
emanet!.. Allah korusun, yarın İstanbul’da büyük bir deprem yaşansa sizi nerede
bulacağız?..
Derdimizi kimi anlatacağız?..
Yaralarımızı kim saracak?..
Bu şartlarda her şey nasıl güzel olacak!?..
BAŞKAN İMAMOĞLU TATİLDE!..
VARAN İKİ...
***
24 Ocak 2022’de kara kış
yüzünden D-100 (E-5) TEM Otoyolu’nda, Kuzey Marmara Otoyolu’nda Mahmutbey
Gişeler’inde, Hadımköy’de, İstanbul Havalimanı yakınlarındaki yollarda mahsur kalarak
perişan olurken, İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun Sarıyer'de bir balıkçıda
İngiltere Büyükelçisi Dominick Chilcott ile balık keyfi yaparken
yakalanmıştı!.. İmamoğlu yağmur felaketinde tatil, deprem felaketinde kayak,
koordinasyon zafiyeti yüzünden rahmetten felakete dönüşen kar yağışında ise
balık keyfi yaparak, en zor zamanlarda bile hayattan keyif alınabileceğini
dosta düşmana gösterdi, göstermeye devam ediyor!..
BAŞKAN İMAMOĞLU BALIK KEYFİNDE!..
VARAN ÜÇ...
***
Meteoroloji Genel
Müdürlüğü günler öncesinden çok sayıda il için kuvvetli sağanak yağmur
uyarısında bulunurken, AFAD İstanbullulara uyarı mesajı gönderirken, AKOM “turuncu uyarı”ya geçti.
Yani “Perşembe’nin Gelişi Çarşamba’dan belli”ydi!..
Ve beklenen sağanak yurdun birçok kesiminde olduğu gibi 10 Temmuz Pazar gecesi
İstanbul’da etkisini çakan şimşek ve gök gürültüsüyle göstermeye başladı. İçişleri
Bakanı Süleyman Soylu sabahın erken saatlerinde Esenyurt’ta meydana gelen sel
felaketini yerinde incelemek için bölgeye gelirken, Vali Ali Yerlikaya Konya
Selçuklu’daki programını yarıda kesip İstanbul’a geldi.
Saatler ilerledikçe özellikle
Esenyurt, Başakşehir, Büyükçekmece, Avcılar, Beylikdüzü, Sarıyer ve Beykoz’daki
felaketin bilançosu ortaya çıkmaya başladı. Geceden başlayan ve gün boyunca
kesintisiz devam eden sağanak yağış sonucu 134 konut, 15 işyeri, üç fabrika,
bir dernek binası ve bir cami sular altında kaldı. Sel sularının içinde yüzen
araçlar yüzünden trafik felç oldu.
*
16 milyon İstanbullunun
gözü yine, her felakette olduğu gibi İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’nu aradı. Neredesin
İmamoğlu?!.. Adam yok!.. Sanki yer yarıldı, içine girdi!.. Sonra Bodrum’dan (Yanlış
anlamayın!.. Selin bastığı evlerin bodrumundan değil!.. Muğla’nın Bodrum’undan)
attığı, pardon, pardon Bodrum’dan değil, Fethiye’den attığı, “İl dışındayım. Takipteyim...” tweetiyle
açığa çıktı. Devlet bütün imkânlarıyla felaketin yaşandığı sahada, İmamoğlu
yine tatilde!..
Oysa özellikle sel
felaketinin zarar açtığı bölgede 2 yıl önce vuku bulan Haramidere taşkını
sonrası bölgede incelemede bulunan İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem
İmamoğlu incelemelerde bulunarak, derinin ıslahı sözünü vermişti. Şayet
İmamoğlu verdiği sözü yerine getirmiş olsaydı, yaşanan olumsuzluklar bu boyutta
olmayacaktı.
Felaket anlarında hep
tatilde görmeye alıştığımız İmamoğlu’nun pes dedirtecek gamsızlığının yanında,
tek tesellimiz yaşanan bu felaketin ardından bir can kaybının olmaması.
BAŞKAN İMAMOĞLU TATİLDE!..
VARAN DÖRT...
***
Başkan İmamoğlu yaptığı hatalar karşısında kendisini
eleştirenlere tepeden bakmayı âdet haline getirmiş birisi olarak, “Vız gelir tırıs gider. Hiç umurumda değil...”
der mi?.. Der.
Sayın İmamoğlu, İBB koltuğuna oturalı 3 yılı bitmiş, 4’ten gün
almışsınız. Bu sürede bir arpa boyu yol kat edemediğiniz gibi, borç üstüne borç
yapmışsınız.
“Her şey güzel olacak”ın
tevili bu mudur!...
Sayın İmamoğlu, 25 yıl
sonra size gülen şansı ve emanet edilen makamı heba ettiniz, etmeye de devam
ediyorsunuz. Trafikte çekilen çile, sık sık arızalanan ve yanan
otobüsler, Haliç’teki koku, beton tarlasına dönen semtler, ruhları hasta eden
gürültü kirliliği, düzensiz nüfus yoğunluğu, suç artışı ve felaketler her geçen
gün artıyor. Unutmayalım ki, “bazı insanlar makamını yüceltir, bazı insanları ise makamları”. Görülen
o ki, siz makamın yücelttiği insanlar düsturunu seçtiniz. Bunda ısrar ederseniz
gün gelir sizi bulunduğunuz makama çıkaranlar indiriverir.
Siz ne dersiniz, ne düşünürsünüz bilmeyiz, fakat ortada ötelenemeyecek bir gerçek var; “İstanbul’un bir gün bile kaybetmeye tahammülü yok”.