Deprem nebbaşları!
Nebbaş, “ölü soyucu” demek.
Günlük dilde, ölümlerden, acılardan, felâket ve afetlerden rant sağlamak isteyenleri tarif etmek
için kullanıyoruz.
“Deprem nebbaşları”nı biliyorsunuz…
Onları herkes tanıyor…
Zehirli dillerini bu kez de, depremzedelerin morallerini
bozmak, yalanlarla ortamı daha da sıkıntılı hale getirmek, kitleleri kışkırtmak
ve nihayetinde bütün bu kirli faaliyetlerinden “dünyevi menfaat sağlamak” için kullanıyorlar.
Ne demek lâzım bilmem ki!..
“Hay sizin oyunuz batsın! Göz kırptığınız
yerlerle birlikte perişan olasınız! Allah’tan bulasınız!”
*
Hazret-i Peygamber (s.a.v), böylelerine “Allah size hidayet versin ve aklınızı ıslah etsin!” diye hitap
ederdi.
Öyle
diyelim:
“Allah ıslah etsin!”
Şimdi, sabrediyoruz…
Acımız büyük, işimiz çok.
Depremde evleri yıkılmış kardeşlerimizden bir bölümü
misafirimiz.
Onlarla dertleşiyor, bölgedeki insanımızla dertleşiyor,
elimizden gelen bir şey varsa yapmaya çalışıyoruz.
Milyonlarca Anadolu Evlâdı...
Emsali görülmemiş birlik ve beraberlik havası içinde
yıkımlarla mücadele etmeye çalışıyoruz.
Rabbim, depremzedelerimizin yardımcısı olsun.
Rabbim, vefat edenlere rahmet eylesin, yakınlarına sabırlar
versin.
Rabbim, enkazdan kurtarılan vatandaşlarımıza şifa versin.
Rabbim, malûm şahısları , yani “deprem
nebbaşları”nı
ıslah etsin!
***
DEPREM
BÖLGESİ’NDEN ÖNEMLİ NOTLAR!
Deprem Bölgesi’nde görev yapan dostumuz
Mustafa Uzun.
Allah ondan da razı olsun.
Uzunca bir “not” göndermiş o sıkışıklıkta.
Aynen arz edelim:
Kıymetli
Dostlar:
1- Devletimiz, sivil toplum kuruluşlarımız ve
ille de halkımız görevlerini cansiperane yerine getirmektedirler. Aksini söyleyen yalan söylemektedir,
nankördür, art niyetlidir.
2- Ayni yardımlar ihtiyaçtan fazla olarak
gelmekte, gerek gıda, gerekse giysiler, malzemeler heba olmaya
başlamaktadır. Bunlar milli servettir, bu travma geçtikten sonra bunlara çok
ihtiyacımız olacaktır.
3- Şu anda canhıraş yardım için çırpınan, bu
uğurda maddi imkanlarını bir şeyler alıp göndermek için harcayan arkadaşlar
lütfen bu paraları hemen harcamasınlar, panik geçtikten sonra bu yardımlara çok
ihtiyaç olacak o zaman kullanmak üzere muhafaza etsinler. (Cephanemizi tüketmeyelim, savaşın gerisi
var orada kullanmak için gerek olacaktır)
4- Şehirden tahliyeler/göç hızlanmış durumda. Bu
durum geride kalanların kurtarma çalışmalarında bir rahatlık sağlamaktadır.
Ekipler daha rahat çalışma imkanı bulmaktadır. İmkânı olanların ayrılması uygun
olacaktır.
5- Tıbbi malzemeler de yeterli miktarda
gelmiştir, indirmek için sıra beklemekte, uzun kuyruklar oluşmaktadır.
6- İlk yardım ve kurtarma operasyonları
bittikten sonra yaralıların ve travma geçirenlerin tedavi -rehabilitasyon
süreçlerinde maddi destekler (makine, protez, alet ekipman alımı için) çok
önemli olacaktır. Bu nedenle lütfen maddi imkânları heba etmeyelim.
7- Sağ kurtulup şehirlerde kalanların ya da göç
edenlerin gittikleri yerlerde barınmaları, beslenmeleri için gerekli yardımları
sağlamak üzere yalnızca kurumlara bağış yapmayıp ihtiyaç duyan bu kişilere
doğrudan ulaşmak, ihtiyaçlarını gidermek önemlidir. Maddi kaynakları buralarda
kullanmayı da düşünüp ona göre hareket etmek gerekir. Kurumlara yapılan
bağışlar sizlerin ihtiyaç sahiplerine bulundukları yerde yapacağınız yardımlar
kadar hızlı bir şekilde gitmeyebilir. Bunları da göz önünde bulundurun.
8- Afet bölgelerinde hekimler, uzman ilk yardım
ve kurtarma elemanları, vinç operatörleri, yardım-dağıtım faaliyetlerinde
tecrübeli kişiler... Ayrıca, iş makineleri ve teçhizat ile gelebilecekler
işlevseldir. Çalışmalara katkı bakımından işlevsiz insanlarımız elbette iyi
niyetle hareket etmektedirler ama bir noktada yük olmaktadırlar!
9- Panik ve korku geçtikten sonra şu anda boşa
gitme ihtimali olan özellikle ayni yardımlara ve bu ayni yardımlar için
kullanılmış olan maddi imkanlara çok ihtiyaç olacaktır. Lütfen göz önünde
bulundurun.
10- Münevver, merhametli necip milletimiz tarihin
en büyük felaketlerinden olan bu felaketin yaralarını sarma konusunda hep
birlikte yine bir destan yazmakta, bir ve beraber olmanın en büyük imtihanını
vermektedir. Bu konuda büyük küçük yardımlarını esirgemeyen, hiçbir
imkanı olmayıp yalnızca yüreğinden dua eden, iki damla göz yaşı döken herkesten
Allah razı olsun.
Acı büyük, çile büyük, yük ağır…
Ve fakat insanımız sahipsiz değil.
Herkes tek yürek…