Deprem fobisi geri mi geldi?
TARİH 17 Ağustos 1999... Saatler 03.02'yi gösterdiğinde Kocaeli/Gölcük merkezli 7.6 şiddetinde bir deprem yaşamıştık. Resmî raporlara göre 17 bin 480 ölüm, 23 bin 781 yaralanma oldu. 505 kişi sakat kaldı. Gölcük depremi tam 45 saniye sürmüştü.
Takvim yaprakları 12 Kasım 1999’u gösterdiği günün akşam
vakti saat 18.57’de merkezi Düzce olan 7.2 şiddetinde ve 30 saniye süre bir
deprem daha yaşadık. Resmi raporlara göre ölü sayısı 845, yaralı sayısı 4 bin
948.
Aynı yıl içinde 2 büyük deprem yaşamak, insanlarda bir
DEPREM FOBİSİ oluşturmuştu o yıllarda. Eve girmeye korkar olduk. Günlerce dışarıda
yatanlar oldu. Acaba yeni bir deprem olur mu korkusuyla gece yarılarına kadar
uyuyamaz hale geldik. O fobiyi atlatmak bir kaç yılımızı aldı. Ama son Düzce
depremi aynı fobiyi tekrardan depreştirdi.
23 Kasım 2022 gecesi sabaha doğru saat 04.08’de yine Düzce
merkezli bir deprem yaşandı. 5.9 şiddetindeki deprem, başta İstanbul olmak
üzere çevre illerden yoğun bir şekilde hissedildi. Ben, daha uyumamıştım,
bilgisayar başında çalışıyordum. Depremi saniyesi saniyesine yaşadım. Hemen
bildiğim duaları okumaya başladım. Benim kanaatime göre son deprem 15-20 saniye
sürdü. Hatta arada bir iki saniyelik bir duraklama oldu.
Tesellimiz can kaybı olmamasıydı. Ama şu bir gerçek ki, 1999
depremleri bize, “Deprem öldürmez bina öldürür” gerçeğini hatırlatmıştı. O
tarihten sonra, hükümetin de yoğun çalışmaları sonucu; depreme dayanıklı binaların yapılmasına özen
gösterildiği, bu son sarsıntıda net bir şekilde anlaşılmış oldu.
Uzmanından uyarı
Deprem fobisi konusunda Üsküdar Üniversitesi’nden Psikolog
Özgenur Taşkın, bu fobinin, depreme hiç maruz kalmadan, kişinin yakınlarının
yaşadığı stresi, tramvayı duyarak da oluşabileceğini bildirdi. Taşkın, Düzce'de
meydana gelen panik ve korkuya neden olan depremin fiziksel yıkıma yol
açmasının yanı sıra psikolojik yıkıma da neden olabilen bir doğal afet olduğunu
aktardı.
Taşkın, depremde kişilerde kaygı ve anksiyeteye (kaygı
bozukluğu ve korku artışı) neden olan durumun bilinmezlik olduğunu, bu noktada
deprem psikolojisinin devreye girdiğini anlatarak, "Deprem psikolojisi,
kişinin kendini çaresiz hissetmesi, ne yapacağını bilememesi durumundan dolayı
tedirginlik yaşamasıdır. Burada belirsizlik, insanların genel olarak
sevmedikleri bir durumdur ve önlem alma konusunda tedirginlik yaşar."
bilgisini verdi.
Deprem fobisinden kurtulmak için önlemler alınabileceğini
belirten Taşkın, "Kişi tedbir aldığı zaman rahatlama yaşar. Kişi güvenli
alan ve alanda yapacaklarını belirleyebilir. Yakınları ile önceden planlar
yapabilir ve bu planlar üzerinden kişinin o belirsizlik anındaki yapacağı
şeylerin belirli olması kişiyi rahatlatır, güvenlik önlemi aldıktan sonra
kendini güvende hisseder." değerlendirmesini yaptı.
Oluşan bu durumun iyi incelenmesi gerektiğini ve deprem
fobisi olup olmadığının araştırılmasının önemli olduğunu vurgulayan Taşkın,
"Deprem fobisi tanısı bir uzman eşliğinde konulmalıdır. Kişi depremden
korkuyorsa deprem fobisine sahiptir denilemez. Deprem fobisi olan kişilerde
işlevselliğini yitirmiş olma durumu söz konusudur." ifadelerini kullandı.
Deprem fobisinin belirtilerini "İşe gidememe, evde duramama, eski binalara
girememe, uyku düzeninin bozulması" şeklinde sıralayan Taşkın, bu belirtilerin
ortaya çıkması ve işlevselliğe yönelik tüm durumların bozulmasının söz konusu
olması halinde bir uzmandan destek alınması gerektiğine vurgu yaptı.