Deprem bombası
Türkiye’nin bölünmesi projesine karşı kalkan olmuş illeri vuran asrın felaketinin Türkiye’ye diz çöktüremediğini gören ABD Kurtarma Ekibinden John Morrison, Türkiye’nin felaketler karşısında son derece dirençli bir ülke olduğunu söyledi.
İkisi yedinin üzerinde üçü altının üstünde olmak üzere kısa
sürede 10 ilimize şoku yaşatan Kahramanmaraş depremlerinin hemen ardından
terörden hükümlü eski siyasetçi Selahattin Demirtaş’ın asker sevgisi depreşti.
Sadece Demirtaş değil, ne kadar PKK terör sevici, ne kadar FETÖ müzahiri, hatta
ve hatta dünyaya solundan bakan ne kadar kişi ve kuruluş varsa , depremden çok
askerin sahaya zamanında çıkmadığını bu yüzden de ölüm olaylarının fazla
olduğunu iddia ettiler.
ABD’nin boyunduruğuna alışmış bu avane tıpkı güçlendirilmiş
parlamenter sistem mavalı gibi eskiden askerin EMASYA (Emniyet, Asayiş,
Yangın) görevi olduğunu, 1999 depreminde
34 bin askerin sahaya inip kurtarma faaliyetlerine katılarak binlerce canı
kurtardıklarını söyleyip duruyorlar. Oysa 7.4’lük Marmara depreminde 18 bin 744
kişi hayatını kaybetti. Devlet resmen çöktü. Günlerce hatta haftalarca
depremzedelere ulaşılamadı. Bunu bizzat Adapazarı’nda takip ettim. 2023
depreminde ise dokuz saat ara ile 7.7, 7.6 bu iki deprem arasında ise 3 tane
6’dan büyük deprem meydana geldi. Yani her iki deprem büyüklük olarak, etki
alanı olarak karşılaştırılamaz.
Demirtaş ve FETÖ’cülerin bu asker sevgisinin nerden
çıktığını 2002’de Nevada çölünde bin yılın meydan okuması adı altında
Millennium Challenge tatbikatının senaryosuna bakıldığında yakinen anlıyoruz.
Özetle senaryoya göre, Akdeniz’de bir ada sorunu yaşayan, farklı etnik gruplar
barındıran bir ülke, iki kıtada toprakları olan bu ülkenin stratejik boğazları
var. Yunanistan’la sorunları olan bu ülkede büyük bir deprem oluyor. Sivil
hükümet depremle mücadelede yetersiz kalıyor. Kaos oluşuyor ve Silahlı
kuvvetler yönetime el koyup uluslararası yardım çağrısı yapıyor. Çağrıyı alan ABD
yardımlarını askerler vasıtasıyla gönderiyor. Çatışma çıkıyor. ABD 96 saat içerisinde
o ülkeyi işgal ediyor. Özetle depremle yıkılan bu ülke darbe sonrasında ABD
tarafından işgal ediliyor.
Bu senaryoya sadece bizim terör seviciler değil, The Economist,
‘sivil hükümet bu işle baş edemez, asker gelsin’ başlığını atıyor. Bizim
muhalefetin askeri sahaya çağırmasının ardındaki gerçek Türk Kara Kuvvetlerinin
dört ordusundan biri olan Malatya’da konuşlu İkinci orduyu sahaya çekerek
sınırda zafiyet oluşturmak.
Teröristlerin ağzı ile konuşan sosyal medya propagandistleri
Hatay’da baraj patladı, trafik felç, ambulanslar kurtarma ekipleri
depremzedelere ulaşamıyor türünden yalanlarının yanında özellikle ABD’nin
sızdırdığı grupların yağma ve hırsızlık olayları ile sivil yönetimi zayıf
gösterme çabaları algı operasyonunun başka bir boyutu.
Bu kadar delil üzerine HAARP’ten deprem bombasına kadar,
depremin yapay sebeplerle tetiklendiğine dair birçok senaryo dolaşıyor
piyasada. Bu senaryolardan biri de ABD ile irtibatlı şirketlerin Pazarcık’ta
petrol araması bahanesi ile deprem bombası patlattıkları iddiaları. Yapay
depremlerin petrol sondaj kuyuları ile yapılabileceğine dair onlarca makale
bulunuyor.
Rus sosyal medya hesaplarının yanı sıra Romanya Senatörü
Diana L. Sosoaca da Türkiye’nin yapay depremlerin en büyüğü ile karşı karşıya
olduğunu iddia ediyor.
ABD Dışişleri Bakanlığı sözcüsü Edward Price, SS George H.
W. Bush uçak gemisinin Türkiye’ye yönlendirilmeden önce depremde üç ABD
vatandaşının da öldüğünü söylüyor. Price, ABD personeli arasında ilk yardım
ekipleri, tehlikeli madde ve lojistik teknisyenleri ile mühendisler ve tıbbi
uzmanlar olduğunu belirtiyor. Bize Pazarcık’ta öldükleri bilgisi ulaşan bu
Amerikalıların nerede öldüğünü açıklamayan Price, tehlikeli madde
teknisyenlerinin depremde ne iş yapmak için gönderdiklerini de açıklar her
halde.
Türk milleti, 15 Temmuz darbe girişimini püskürttüğü gibi Millennium
Challenge senaryosunu birlik ve beraberlik içinde püskürttü. Depremin hemen
ardından, hırsızlık, yağma provokasyonlarından, baraj çöktü yalanına, yardım
gelmiyor dezenformasyonundan, asker sahaya sürülmedi propagandasına kadar
yüzlerce beşinci kol faaliyeti başta acılı kardeşlerimiz olmak üzere toplumun
sağduyusu ile bertaraf edildi. Bu saatten sonra da Yunanistan’ın navtex ilanıyla
ya da karasularını 12 mile çıkarma deliliğiyle yürütülecek bir senaryoya karşı
Türkiye seferberlik halinde hazır bulunmalıdır. Türkiye seçimlere kadar onlarca
oyunla karşılaşacağı mukadder görünüyor. Devletsiz millet, milletsiz devlet
olmayacağı gerçeğiyle atamaz Kanun-i Sülayman Han’ın
Halk içinde mutebere bir nesne yok devlet gibi
Olmaya devlet cihanda bir nefes sıhhat gibi…
Sözlerini kulağımıza küpe yapalım vesselam…..