Dolar (USD)
34.76
Euro (EUR)
36.57
Gram Altın
2950.88
BIST 100
9884.32
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE
09 Kasım 2022

Demokrasinin pekişmesi açısından hayırlı fırsatlar

İktidar cenahı hali hazırda siyasi gündemi belirleme konusunda muhalefete karşı birkaç adım öne geçti. “Sosyal konut projesi, 8 milyonu aşkın başvurun olması, milli otomobil TOGG’un banta çıkması, Ukrayna savaşında Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın göstermiş olduğu üstün liderlik performansı gibi…” Fakat buna bir unsur daha eklendi; CHP’nin daha önce yaptığı bazı çıkışlarla gündemi belirleme çabası başörtüsü teklifi ve Kılıçdaroğlu’nun ABD gezisiyle gündeme geldi. Ancak her iki hususta da sanki iktidarın eline oynayan bir duruma dönüştü.

Başörtüsüyle ilgili mesele bilindiği gibi kimlik konuları siyasetin gündemine nasıl gelir, hangi düzlemde gelir? Kimlik meselelerinde toplumda aleyhte bir pozisyon kolay kolay ortaya çıkmaz. Aksine bu tür düzenlemelerin yapılmasıyla ilgili veya düzenlemelerin siyasetin alanını genişletmesiyle ilgili olumlu bir hava genelde olur. Hatta karşı tarafı eleştiren, onu bu konuda zayıf tutan bir yerde olan olursa diğer partiler veya parti bir birlerini eleştirebilirler. Tam da Kılıçdaroğlu buna benzer bir fırsat alanı açtı AK Parti’nin önünde.

Normalde bilindiği gibi Cumhurbaşkanı Erdoğan, başörtüsüyle ilgili çok önemli bir mücadele verdi ve bunun sonucunda önemli bir demokratik kazanım elde edildi geçmişte. Ama bunun yine de Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından bir siyasi malzemeye dönüştürülmesi çok zordu. Fakat Kılıçdaroğlu, bu yasa teklifiyle kendince muhafazakâr kesimi teskin etmek, kazanımlarla ilgili kaygıları gidermek ve bir gündem ele geçirmek istedi ama bu tamamen Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın iyi bildiği alan ya da çalıştığı alanda açıldı denebilir. Buradan yola çıkarak bunu anayasal düzenlemeyle gerekirse referandumla düzenleme konusunda bir teklif ortaya çıktı.

Şimdi burada CHP’nin başörtüsü ve aile konusundaki tekliflere pek de hayır diyebilecek bir yerde olmasının zorlaştığını düşünüyorum. Neticede başörtüsü meselesi aile ile birlikte gündeme geldiğinde tabi referanduma gidilirse sonuç ne çıkacak, öncesinde her iki madde de 400 oyu aşar mı Meclis’te? Her iki maddeyi de Cumhurbaşkanı referanduma götürür mü? Bunu meclisin 360 veya 400’ü geçen oy tercihi belirleyecektir. Mecliste 400 oyun rahatlıkla aşılması durumunda yani bu anayasa değişikliğinin referandumsuz gerçekleşebilecek bir ortamda “bunu ben referandumla daha da pekiştirmek istiyorum” dediğinizde karşı taraftan da “iyi ama biz bunu halettik, çözdük biz daha neden bunun üzerinde yorum yapılıyor” eleştirisi gelebilir. Bu ne anlama gelebilir? Referanduma götürmekle ilgili daha üst bir söylem kurulursa seçim sürecinde sizin dediğiniz baskın çıkar.

Ama şuan ki durum muhalefet açısından bir sıkışmışlık halidir. Yani başörtüsü gibi bir alanı kendi eliyle Kılıçdaroğlu, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın önüne koydu. “ Al burada bir siyaset yap, bizi sıkıştır” anlamına geldi. Bu 6’lı masayı da bir anlamada sıkıştıran bir konudur. Çünkü başörtüsü konusunda Akşener’in farklı bir konumda olduğunu düşünürsek CHP’nin bu siyaseti yapma ve 6’lı masa üzerinde baskı oluşturabilecek bir alanı neden Cumhurbaşkanı Erdoğan’a hediye ettiğini, kimileri çömezlikle kimileri siyaset bilemezlikle kimileri yanlış kişilerden danışmanlık almakla kimileri Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ne kadar siyaset ustası olduğunu unutmakla değerlendirebilir.

Sonuçta biz 2023 seçimlerine giderken partilerin yaptığı bu hamlelerle karşı tarafa bir takım kozlar verebilme ihtimallerini göz önünde bulunduran bir argümanlar ve teklifler serisi göreceğiz. Başörtüsü bunlardan bir tanesiydi. Normalde canlanmasını beklemediğimiz bir alan olarak gündeme geldi. Ama tabi şunu da görmek lazım. Bunun öncesinde Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Alevi açılımı var. Yani Alevilere yönelik bir düzenlemenin yapılmış olması var. Hatta bu nu da yani başörtüsü ve Alevilik ile ilgili meselenin bu şekilde gündeme gelmiş olmasını da Türkiye’de demokrasinin pekişmesi açısından hayırlı fırsatlar olarak da görmek lazım. Dolayısıyla referandum kartını ya da Anayasal düzenleme kartını çıkartan Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın siyaset yaptığını, bundan sonraki düzlemde de bu inisiyatifini yani iktidarın oluşturduğu bu inisiyatif alanını devam ettireceğini tahmin edebiliriz.