Değerini bir türlü anlayamadığımız nimet.
Sağlıklı olmak, insan mutluluğunun öncelik taşıyan ana öğesidir. Sağlık genelliklekendiliğinden var olan bir durum olarak algılanır. Oysa sağlıklı olma uğrunda çaba gösterilmesi gerekir. Hatta bugünkü bilgilerimiz bize bu uğraşın daha doğum öncesi dönemde başlaması gerektiğini göstermektedir. Doğal olarak bu aşamada yapılması gerekenler daha çok anne ve babalara düşmektedir. Olaya nesillerin sağlığı olarak bakıldığında, sağlığın ve sağlıksızlığın nesiller boyunca aktarılabileceği görülür. Anne ve babalar genetik özelliklerinin yanı sıra kendi sağlıklarına gösterdikleri özenle çocuklarına sağlık aktarabileceklerini bilmelidirler.
Sağlıklı bir yaşam için alınması gereken önlemlerin pek çoğu günlük yaşamımızda uygulamamız gereken küçük ve kolay uğraşlardan oluşur. Nerede olursa olsun günlük yaşamı düzenleyen bazı temel kuralların bilinerek uygulanması, sağlığın korunmasını ve diğer bireylerle paylaştığımız yaşamı kolaylaştırır. Bu kurallardan en önemli bazıları temizlik, sağlıklı beslenme, bedensel ve zihinsel çalışma, düzenli yaşam, sigara, alkol, uyarıcı ve uyuşturucu maddelerden uzak durma, kazalardan korunma, sorunlarla başa çıkmada doğru ve uygun yöntemler kullanmadır.
Çoğunlukla günlük çabalarda hedefin mutluluk olduğu varsayılır. Oysa altta yatan asıl neden güvenlik duygusudur. Çünkü hayatta kalmayı sağlayan en ilkel dürtü korkudur ve güvenlik duygusu korkunun yatıştırılmasıyla ortaya çıkar. Kendimizi güvende hissedebilmemizin ilk koşulu ise bilmektir. Ancak bildiğimiz şeyi, bildiğimiz kadarı ile kontrol edebiliriz. İkinci basamaksa bilginin eyleme dökülmesidir. Bilgimizi davranışımıza yansıtamıyorsak bu bilgi bizim için huzursuzluk kaynağı olmaktan öteye geçemez. Bir sonraki aşama ise paylaşarak çoğaltma, toplumla paylaşmadır.. Bunun için bilgimize dayanan doğru bulduğumuz davranışı kurallaştırmaya çalışırız. Toplum içindeki pek çok kural bu yolla oluşmuştur. Zaman içinde altta yatan bilgi geliştikçe kurallar da değişecektir. Hatırda kaldığında işimize yarayabilecek bu kurallardan kolay uygulanabilir birkaç tanesini sizlerle paylaşmak istiyorum:
* Kahvaltınızı mutlaka yapın.
* Öğlen yemeklerinizi ertelemeyin ve atlamayın.
* Akşam yemeklerinde aşırıya kaçmayın.
* Öğün aralarında abur cubur yemeyin.
*Gece yatarken yemek yemeyin ve atıştırmayın.
*Beslenme mönünüzde sebze ve meyveler ağırlıklı olsun.
* Daha çok posalı yiyecekler tüketin.
* Tuz özellikle tansiyon ve damar sağlığımızı bozan bir mineral olarak bilindiğinden sınırlı miktarda alınmalıdır.
* Beyaz un beyaz şeker beyaz tuz ve nebati yağlar ve insan eli değmiş işlenmiş gıdalar sağlığımızı farkında olmadan yavaş yavaş bozmaktadır.
* Aylarca bekletilmesine rağmen bozulmadan tüketilen süt ve dakikalar içerisinde pişirilen beyaz etler ile beslenmenin bedelini sağlığımız ile ödemekteyiz.
* Yediklerimiz ilacımız yada ilacımız yediklerimiz olmadan sağlık için daha çok bedeller ödeyeceğimizin bilincinde olmamız gerekiyor.
Kısaca özetlemeye çalıştığım temel sağlık kurallarına uyarak kendimizle ve çevremizle barışık manevi yapımızı güçlü ve zinde tutacak bir yaşam tarzı bize sağlık olarak geri dönecektir . Bence yol yakınken uygulamaya değer.Denediğinizde göreceksiniz.Sağlık ve mutluluk dileklerimle.