Darbenin maliyeti
Yakın tarihimizdeki ilk darbe, darbelerin anası1908 darbesidir.
1908 Darbesini yapanlar İngiltere ile birlikte hareket edip darbe öncesi, yıllarca Padişah'a "Kızıl Sultan-Diktatör" salvosunda bulundular. 30 yıl boyunca tarihimizin en başarılı padişahına iktidarı zehir ettiler, ülkeyi sıtmada, krizde tuttular.
Darbeciler, 1 Kasım 1918 Cumartesi gecesi saat 23.00'de bir Alman istimbotu ile ülkeden kaçtılar. Arkalarında felaket ve facia bıraktılar.
Darbecilerin Osmanlı Hükümetini ele geçirdikleri 1908 senesinde, nüfusumuz 30.893.950, topraklarımız 3.5 milyon kilometre kare idi. 10 yılda devleti çökerttiler. Yeni Türk Cumhuriyetine ancak sekiz buçuk Milyon nüfus intikal edebildi. Darbe yönetimi zarfındaki can kaybı 1 milyon, nüfus kaybı 22.5 milyondur.
Darbe yönetimi süresince, toprak olarak kayıplarımız:
Avrupa kıtasında: Kosova, Manastır, İşkodra, Yanya vilayetlerinin tamamı.
Afrika'da: Trablusgarp, Bingazi, Fizan vilayeti ve müstakil sancakları.
Arabistan'da: Yemen, Asir, Hicaz, Necid vilayetleri ve onlara bağlı yerler.
Suriye'de: Beyrut, Cebel-i Lübnan, Şam, Halep, Dirzor, Kudüs.
Irak'ta: Basra, Bağdat, Musul, Güney Kürdistan vilayetleri.
Akdeniz'de: Cezayir ve bağlı bütün adalardır.
Bütün bu yerleri toprak genişliği olarak düşünürsek, bu gün elde kalan arazinin beş mislidir.
Daha sonraki darbelere gelince, Milli Gelirimiz;
1959'da 584 $ iken 1960 darbesi ile 194 $'a
1970'de 539 $ iken 1971 darbesi ile 476 $'a
1980'de 1877 $ iken 1980 darbesi ile 1540 $'a
1998'de 3255 $ iken 28 Şubat darbesi ile 2100 $'a düşmüştür.
Yukarıdaki tabloya dikkat edilirse 1959 daki 584 dolarlık seviyeye 1970 de, yani 10 senede henüz ulaşılamamıştır. Adnan Menderes'in katilleri Türk Milletinin 11 yıllık emeğini, alın terini çalmış, heba etmişlerdir.
1980 darbesinden önce terör, kargaşa, kaosa rağmen milli gelir 1900 dolarlarda iken, darbeyle hemen 1500 lere düşmüştür.
Eski Başbakanlardan Tansu Çiller, 28 Şubat'ın ve sonrasındaki 2001 krizinin ülkeye faturasının 251 milyar TL olduğunu açıkladı.
15 Temmuz ihanetiyle mali kaybımız 300 Milyar TL, yani 100 milyar dolar olarak açıklandı. Bu ilk anlık kayıptır. Zincirleme etki ile kaybın nerede duracağı henüz meçhuldür.
300 milyarlık kaybın anlamı şudur:
Her bir Türk, 15 Temmuz gecesi 4.000 TL kaybetmiştir. 4 kişilik bir ailenin kaybı o gece 16.000 TL dir. Bu miktar, bir asgari ücretlinin bir yıllık emeğinin karşılığıdır.
FETÖ o gece her Türk ailesine ortalama 16.000 TL kaybettirmiştir.
O gece kaybedilen para ile 20 adet Yavuz Sultan Selim Köprüsü, ya da 5 adet 3. Hava Alanı yapılabilirdi.
Darbe ile oluşan ekonomik kayıp sıcağı sıcağına hissedilmese de zamanla acısı hissedilecektir.
Kaybedilen para nereye akmıştır?
Bu para, ABD, AB, İsrail'e yani İncil ve Tevrat okuyanlara gitmiştir.
İncil ve Tevrat okuyanlar ne demektir?
FETÖ, Nahl Suresi'nin 43. ayetinin mealini sabote ederek;
"Senden önce de kendilerine vahyettiğimiz erlerden başkasını peygamber olarak göndermedik. Eğer bilmiyorsanız, ehl-i zikre sorun"
olan aslını
"Senden önce de, kendilerine vahyettiğimiz erkeklerden başkasını peygamber olarak göndermedik. Eğer bunu bilmiyorsanız Tevrat ve İncil alimlerine sorun"
şeklinde tahrif etmiştir.
FETÖ Mealdeki "Ehl-i zikr" yerine "İncil ve Tevrat Alimleri" ibaresi yerleştirerek "İncil-Tevrat" "Papaz-Haham" sevgisini açık etmiştir.
"15 Temmuz" la ülkenin 100 milyar dolarını İncil ve Tevrat okuyanların ceplerine aktarma ihaneti buralardan gelmektedir.
FETÖ, "himmet" le yıllarca Türk insanını sömürmüş, 15 Temmuz' la boşaltamadığı cepleri de boşaltmıştır.
İslam'da otomatiğe bağlanmış "Himmet" isimli dini bir uygulama yoktur. Ama Hristiyanlıkta "Himmet" vardır, adı da "Endülüjans" dır.
