Darbe ne getirir? Ne götürür

Milli Gelir,

1959’da 584 $ iken 1960 darbesi ile 194 $’a

1970’de 539 $ iken 1971 darbesi ile 476 $’a

1980’de 1877 $ iken 12 Eylül darbesi ile 1540 $’a

1998’de 3255 $ iken 28 Şubat darbesi ile 2100 $’a düştü.

Darbelerin anası 1908 darbesidir. Bu darbe ile Abdülhamid devrildi. 33 yıl direnen padişah pes ettirildi. Darbeciler iktidarı ele geçirdiklerinde, ülkenin sınırları 3 kıtada ve 8 milyon kilometrekare idi. Nüfus ise 35 milyondu. 10 yıl sonra darbeciler, bir Alman gemisi ile soğuk bir Kasım gecesinde, 1918’de gece yarısı Boğaziçi’nden kaçarlarken gerilerinde, sadece Orta Anadolu’da 3 vilayet bırakıyorlardı. Darbe yönetiminden, halk, sefaletten süpürge otu yiyecek duruma düşerken, darbeciler yalılarda kalamar çorbası, kaz ciğeri, keklik kızartması, kuşkonmaz, hürriyet pilavı ile besleniyorlardı.

Ülkeyi mahvetmiş, son Türk İmparatorluğunu tarihe gömmüşlerdi.

2. darbe 1960’da geldi. Darbeden hemen önce 584 dolar olan milli gelirimiz darbenin ertesi yılında 194 dolara düştü. Ancak 1971 yılında tekrar 539 doları yakalayabildik. Darbe ve darbeciler ülkenin 10 yılını çaldılar.

Özal’ın şüpheli bir ölümle iktidardan uzaklaştırılmasını takip eden 10 yılda, Türkiye kendi ülkesine/halkına 116 milyar dolar aktarabilirken, darbeciler ile yurtdışındaki ortaklarına 228 milyar dolarımızı aktardılar.

ABD’nin Rand Şirketi geçtiğimiz günlerde Türkiye’de yeni bir darbenin gelmekte olduğunu ileri sürdü.

Anlaşılan, Suud’dan aldıkları 800 milyar dolar dişlerinin kovuğuna yetmedi.

Gül ve Gezi

Abdullah Gül; "Gezi ile gurur duydum" dedi.

Gül;

Ya, vaktiyle "sizdenim” derken "biz"i kandırdı. Aslında “Gezi”ci idi...

Ya da, şimdi "Geziciyim” derken "Gezi"cileri kandırıyor.

Bilkent'e oğlumun diploma törenine gittiğimde yeni Cumhurbaşkanı olarak, Sayın Gül törene gelmiş, "Gezi"ciler kendini şiddetle yuhalamışlardı. Gül de onlara gülücükler sunmuştu.

Olaya, saf saf çok üzülmüştüm.

Belki, hem "Gezi"ciler, hem Gül “aynı klüpten”diler, rollerini oynuyorlardı.

Galiba, Gül ne "biz"den, ne "gezi"cilerden.

Herkese oynuyor, herkesi kullanıyor.

Bir oportünist o.

Ey "Gezi"ciler, Gül’e kanmayın!

Bizi kandırdı, siz olsun kanmayın...

Zannedersem;

O hep "koltuk"tan.

Biz anlayamadık...

Demirel tipi politikacıların nesli tükendi, devri kapandı sanmıştık. Gül, perdeyi yeniden aralıyor.

Demirel vaktiyle “tesbih çekenle, tetik çeken bir olmaz” derdi.