Dolar (USD)
34.57
Euro (EUR)
36.00
Gram Altın
3017.21
BIST 100
9549.89
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE
12 Nisan 2021

Dalgalandı Karadeniz

Rusya, başından itibaren eski SSCB ülkelerinin NATO ve AB gibi organizasyonlara katılmalarına karşıydı. Rusya’nın 2008’de Gürcistan ile yaşadığı sorun ve akabinde yaşanan lokal işgal, Azerbaycan’da 1990’ların başında yaşanan siyasi kriz, Ermenistan’daki siyasi çalkantılar, Kırım’ın ilhakı ve son olarak Ukrayna ile Rusya’yı savaşın eşiğine getiren sürecin önemli sebebi eski SSCB devletlerinin Batı ile yakınlaşmalarıdır.

2013’te Ukrayna ile AB arasında yürütülmekte olan ortaklık sürecinin Viktor Yanukoviç tarafından askıya alınması Kiev sokaklarını hararetlendirmişti. Çünkü Ukrayna Batı ile Rusya arasında coğrafi anlamda köprü ülke olunca insanları da Batı yanlıları ve Rus yanlıları olarak birbirinden ayrılarak sokaklarda karşı karşıya geldiler.

2013’ten 2014’e sarkan olaylar sonrası Kırım Rusya tarafında ilhak edildi. Dahası Donbass bölgesi de Rus yanlıları tarafından ayrı 2 devletçik olarak ilan bölündü ve bölge hala Ukrayna’dan bağımsız yönetilmekte.

Bunlar yaşanırken taraflar birbirini suçladı. 7 yıldır aynı suçlamalar devam ediyor. Nihayet geçtiğimiz günlerde, Rusya 200 bin kişilik ordusuyla Ukrayna'nın doğusuna askeri yığınak yaptı. Yetmedi Rusya, Hazar Filosunun amfibi bot ve çıkarma gemilerini, Don ve Volga üzerinden Karadeniz’de bekleyen deniz Filosuna kattı. Anlayacağınız durum son derece gergin ve taraflar sakinleşmez ise savaş kapıda…

Bunlar yaşanırken Cumartesi günü Ukrayna Cumhurbaşkanı Vladimir Zelenskiy, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile Yüksek Düzeyli Stratejik Konsey Oturumu'na katılmak üzere Ankara’ya geldi. Bilhassa savunma sanayii taleplerinde Türkiye ile iyi ilişkiler kuran Kiev, Rusya ile yaşadıkları durum için de bilhassa Montrö’nün Türkiye’ye sağladığı avantajı ülkelerinin aleyhine kullanmamamızı isteyecek. Bu avantajlar arasında Karadeniz’e kıyıdaş olmayan ülkelere ait Savaş Gemileri’nin Boğazlar’dan geçme taleplerine verilecek cevap konusudur. Çünkü Ukrayna’ya destek amacıyla ABD Gemileri Karadeniz’e açılmak için bekliyor.

Türkiye ise Montro Boğazlar Sözleşmesi gereği açıklama yaparak, "ABD, Montrö Boğazlar Sözleşmesi'nin tarafı olarak sözleşmede Karadeniz'e giriş için öngörülen prosedürleri yerine getirdi. Türkiye, sözleşmeye uygun olarak Montrö'nün taraflarına ABD savaş gemilerinin Akdeniz'den Karadeniz'e gideceğini ve geri döneceği”ni bildirdi.Söz konusu Amerikan gemileri için ayrı ayrı 14 ve 15 Nisan'da Karadeniz'e giriş ve 4 ve 5 Mayıs tarihlerinde gemilerin yine Boğazlar’dan çıkışları planlandı.

İşte Türkiye'de bu 2 gemi konusu ön plana çıktı. Kimileri 1. Dünya Savaşı öncesi Boğazlardan geçmek için “Satın aldık”dediğimiz 2 Alman Savaş Gemisi meselesinde olduğu gibi “Bu 2 ABD Savaş Gemisi de Boğazlardan geçerse biz ABD-Rusya arasında çıkacak savaşta taraf olmuş oluruz”diyorlar.

Kimileri de “NATO’ya ait savaş gemileri Karadeniz’e çıkıyor” diyerek Romanya ve Bulgaristan’ın NATO ülkeleri olduğunu unutuyorlar. Oysa zaten NATO’ya üye olan iki ülkenin Karadeniz’e kıyıdaş oldukları, ordularının Karadeniz’de olduğu biliniyor. Türkiye'nin taraf olma durumunun ise bu gerekçelerle yeterli olmayacağını düşünüyorum.

Burada Amerika’nın aldığı pozisyon önemli. ABD Rusya’ya karşı Ukrayna’yı desteklediğini açıkladı. Joe Biden’ın, Zelenskiy ile yaptığı telefon görüşmesinde, “Rusya'nın Donbas ve Kırım'daki ‘saldırganlığı’ karşısında ABD Ukrayna'ya ‘sarsılmaz desteğinsüreceğini’ifade etmiş.”

İşte burada durmak lazım!

ABD yıllardır Ukrayna’yı kışkırttı. Kışkırtılan Ukrayna Rusya’yı tahrik etmek için enva-i çeşit yola başvurdu. Rusya Ukrayna’yı 4 parçaya ayırdı ama her seferinde “Sarsılmaz destek vereceğiz” demesine rağmen Amerika Ukrayna’ya sadece söz verdi.

Bugün yine ABD kışkırtıyor, Ukrayna ve Rusya birbirine giriyor. Gidişatın Ukrayna tarafından sağlıklı değerlendirilemediği kanaatindeyim zira Ukrayna ABD’nin boş vaatlerine inanmak için kendisini kandırmayı tercih ediyor gibi. Zira ABD “Sarsılmaz destek vereceğiz” diyor ise bu hiçbir şey yapmayacağı anlamına gelir. Bunu ben biliyorsam Ukrayna’nın bilmemesi zuldür.