Dalga geçmeyin

Dün, yeni corona hastası sayısı tekrardan bin’in üzerine çıktı.
Bir hekim olarak uyarıyorum!
2. dalga riski çok yüksek! 3 ay dışarı çıkmadım.
Çıkınca gördüm ki, 10 kişiden 6-7 si ya kurallara uymuyor, ya da uyduğunu sanıyor.
Gördüğüm hataları dikkate alarak, kestirmeden tekrar söylüyorum!
-Açık havada da olsanız maskesiz olmayacaksınız.
-Kimseye, hiç bir yerde, 2 metreden fazla sokulmayacaksınız.
-Akraba, eş dost ziyaretlerini Ağustos’a kadar unutacaksınız.
-Dükkanlara tek tek gireceksiniz.
-Diğer herhangi bir insanın dokunmuş olma ihtimali olan nereye dokunursanız dokunun, mutlaka ellerinizi sabun ya da kolonya ile yıkayacaksınız.
-Riskli bir yere dokunursanız, yıkayıncaya kadar ellerinizi ağzınıza, gözlerinize, burnunuza götürmeyeceksiniz.
-Her diğer kişiyi mutlaka coronalı sayacaksınız.
Tepenizde devlet istemeyeceksiniz, en azımız artık lise mezunuyuz.
İkinci dalgayı yersek, hem biz hem devlet, belimizi 5 yıl doğrultamayız.
Yıkıntısı çok ağır olur. Perişan oluruz!
Dalga geçmeyin!

BU BİR CASUSLUK DEĞİL Mİ?
Sıtma tedavisinde başarısı kanıtlanan, Kovid-19'la mücadelede de büyük yararı görülen "Hidroksiklorokin" adlı ilaç, Türkiye'deki coronavirüs vakalarında sistematik olarak kullanıldı.
İlacın etkili olduğu, hastanın hastanede kalma süresini kısalttığı, hastaların yoğun bakıma geçişini azalttığı gözlendi.
Bu veriler ortada iken gerçekle bağdaşmayan verilerin yer aldığı ve ilacın ölüm oranlarını artırdığına yönelik iddialar uluslararası iki dergide, dünyanın önde gelen tıp dergilerinden “Lancet” ve “New England Journal of Medicine” de yayınlandı.
Makaleler, tıp dünyasından, Türkiye Sağlık Bakanlığı’ndan gelen itirazlar üzerine yazarları tarafından geri çekildi.
Türkiye'deki 3 hastaneden 346 hastaya da ait olduğu iddia edilen 20 Aralık 2019 ile 15 Mart 2020 tarihleri arasına ait olduğu ileri sürülen verilerin doğru olmadığı, aynı dönemde PCR pozitif sadece 18 kişi olduğu bildirildi.
Bu bir kepazeliktir.
İlmi yayın geri çekilmez.
İlim adamı siyasi manipülasyon, ayak oyunu, spekülasyon,demogoji yapmaz, kendini kullandırmaz.
Şimdi, bu sözde bilim adamlarının, aşılarına, ilaçlarına, bilgilerine nasıl
güveneceğiz?
Virüsü piyasaya sürmediklerinden nasıl emin olacağız?
Bir de Türkiye'ye ait denilen bu sahte, fabrikasyon, uydurma verileri, kim servis etti?
Eğer bir servis etme söz konusu ise;
Bu bir casusluk değil midir?

YAPAY ZEKA
Bizim kuşağın lise okuduğumuz yıllar, laikçi/sol ideolojinin Türkiye'de yıldızının parladığı 60 darbesini yapmış Türkiye'yi daha bir avuçlarını içine almışlardı.
Okuduğum taşra kasabasının lisesinde bile rüzgarları fırtına gibi esiyor, hocalarımızın tamamına yakını, Türkiye'nin çok kısa sürede komünizme geçeceğini, kurtuluşa ereceğimizi bekliyorlardı.
“Komünizm”, insanlığın “Nirvana”sı idi.
Marks amcaları öyle söylüyordu.
Türkiye'yi komünist yaparak “yurttaşlık” görevlerini yerine getirmiş olacak, hepimize tek tip işçi tulumlarını giydirip, hepimizi “yurttaş” yapacaklardı.
Böylece toptan kurtulmuş olacaktık.
Bu amaçla anarşizme başvurdular.
Türkiye'yi 80 darbesine sürüklediler.
Şu Kaftancıoğlu, o günlerden kalma bir antikadır.
Meğer komünizm o sıralar tükenişi yaşıyormuş ve yine meğer 1980’lerde denizin dibini boylayacakmış.
Bizim kurtarıcılar, her zaman olduğu gibi, burunlarının ucunu göremiyorlarmış.
Gorbaçov 1990’da komünizmin bitiş düdüğünü çaldı, Komünizmi tarihin çöplüğüne gönderdi.
Laik/sol kesimler şimdilerde bir hac ritüeli gibi Küba'ya gidiyor, nostalji yaşıyor, gidiyor, hasret gideriyor, orada da Türkiye'yi ne hale getireceklerini görüp geliyorlar.
Ne yazık ki en ufak bir nedametleri, pişmanlıkları söz konusu olmuyor.
Aynen komünizm gibi bugünlerde yeni bir moda çıktı.
Bu modanın öncüsü, Marks gibi yine bir Yahudi.
Bir İsrailli, bir Luti.
Harari.
İnsan nesli sona erecekmiş, homosapiens son zamanlarını yaşıyormuş, yerini yapay zeka alacakmış, mış, mış, mış...
Tabii bizim laikçi/sol/Kemalist kesimler Harari’ye hemen mürit yazıldılar.
Yapay zekanın akıbeti de, yine sizin şu komünizm gibi olmasın?
Şu halinize baksanıza,
Hani kainata meydan okuyordunuz, yıldız savaşları, klonlamalar, Nasa’lar, füzeler, F-35’ler ne oldu?
Bir virüs hakkınızdan geldi.
Direkten döndünüz.
Küstahlıkları bir bırakın artık.