Dolar (USD)
35.18
Euro (EUR)
36.53
Gram Altın
2966.40
BIST 100
9724.5
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE
24 Haziran 2023

Daha fazla gecikmeden…

Son birkaç gündür yine yeni bir tezgahla karşı karşıyayız.

Devletini milletini düşünenlerin önceliği olmasa da azımsanmayacak kadar fazla sayıda insanımız ülke ekonomimizin sorunlar üzerinden algı peşine düşmüş durumda.

Kanaat gidince sahip oldukları varlıklarını hiçe sayarak yokluk edebiyatı üzerinden suçlu arama peşine düşmüş bir güruh özellikle sosyal medya üzerinden çiçeği burnunda yeni hükumetimizi acımasızca eleştirmek için yine zayıf yerinden vurmaya başladı.

Ekonomi bilgim zayıf olduğu için yorum yapacak değilim ama çiçeği burnunda sorumlu bakanlarımıza güvenmek gerektiğine inanıyorum.

Niyeti üzüm yemek olmayan bağ bozucuların benzer hamleler ile buldukları her bir fırsat üzerinden devletimize saldıracakları için sorumlu olanların tedbirde gecikmemeleri gerekiyor.

Kimin eli,kimin cebinde ise derhal bulunmalı ve durumdan vazife çıkarıcılara fırsat verilmemeli.

Seçimler üzerinden bir ay bile geçmemişken ortalığı karıştırmak isteyenlere inat yeni bakanlarımız derhal sorumluluk alanları ile ilgili icraatlarına başlamalılar.

Maliye, adalet, milli eğitim bakanlarımıza ve diyanet işleri başkanlığımıza yeni dönemde çok ama çok fazla işlerin düştüğüne inanıyorum.

Milli eğitim bakanımızın atandığı ilk günden başlayarak yaptığı açıklamalarla, susamış yüreklere su serpince,bende umudu artanlar arasına dahil oldum ve zor şartların büyük inkılapçısının bir emirle başladığı öğretmenliğini hatırladım.

Bir gurup akademisyenle beraber yazdığımız ensar yayınlarındançıkan“eğitimde Hz. Muhammed modeli” kitabımızda tüm zamanların inkılapçısının metotlarından kısa özetleri sizlerle paylaşacağım.

Gönülleri öğretmenler fetheder, zihinleri onlar inşa eder. Medeniyetleri öğretmenler kurar. İnsanlığı karanlıktan aydınlığa çıkaracak ilk emir “Seni yaratan Rabbinin adıylaoku!” idi.

Vahiy nurları Hz. Peygamberin (sav) aklını aydınlattı, gönlünü huzura kavuşturdu. O, Cebrail’in öğrettiği ayetleri ezberledi, ömür boyu okudu ve okuttu. Kur’an, insanlığa doğru yolu gösteren hidayet kaynağı oldu.

Hz. Muhammed (sav) cahil bir topluma gönderildi ve 23 sene öğretmenlik yaptı. Bu süre zarfında Arabistan, tarihin hiçbir devrinde görülmemiş bir inkılâba sahne oldu.

Eğitim, kitap ile başladı ve sonrasında her şey kötüden iyiye değişti. Cahilliğin yerini ilim, edepsizliğin yerini ahlak, zulmün yerini adalet, yoksulluğun yerini zenginlik, putperestliğin yerini Allah inancı aldı.

Müslümanlar; yeri göğü yaratan, merhametli, şefkatli bir Allah’a inandılar. Allah inancı, karanlık zihinler aydınlattı ve gönülleri nurlandırdı.

İlim devri başladı. İlim ışığı zihinlerdeki karanlığa son verdi. İslam, ilim öğrenmeyi kadın-erkek herkese farz kıldı.

Cahil insanlar Kur’an okuyarak zihinsel bir inkılap yaşadılar ve âlim oldular. Okudukları üzerine düşünmeye, ayetleri yorumlamaya ve yaşamaya başladılar.

Müslümanlar öğrendiklerini bilmeyenlere anlatmaya ve öğretmeye başladılar. Böylece toplum, bütünüyle değişmeye başladı.

İlim öğrenmek, Allah rızasını kazanmanın en mühim vasıtasıdır çünkü Kur’an, “Kulları arasında Allah'tan hakkıyla ancak âlimler korkar.” buyurur. (Fatır,28)

Öfke, kin, nefret ve düşmanlık öldü; şefkat, merhamet, dostluk ve kardeşlik dirildi.

İnananlar çoğaldıkça kaba kuvvet yerini adalete terk etti.

Kargaşa, kavga ve yağmacılık yerini barışa, huzura ve yardımlaşmaya bıraktı.

Sadece dünya için çalışma düşüncesi sona erdi. Ebedi saadeti kazanmak için yaşama ideali zihinlerde yeşerdi. İslam dünya ve ahiret mutluluğunun anahtarı oldu.Himmet yönüyle insanların en yücesi hem dünya hem de ahiret işine himmet gösteren mümindir.” buyuran Peygamberimiz (sav) dünya ve ahiret dengesini kurmayı tavsiye etti.

Tembellik ve miskinlik çağı kapandı, dünya ve ahiret saadetini kazanmak için çalışma devri başladı. Elinin emeğiyle geçinmek en büyük erdem kabul edildi.

Gönüller Sultanı (sav) el emeği ve alın terini şöyle övdü:“Kişi elinin emeğiyle kazandığından daha temiz bir kazanç elde etmemiştir. Kişinin nefsine, ailesine, çocuğuna ve hizmetçisine harcadığı sadakadır.

Faiz, hile, aldatma dönemi kapandı; helal kazanç, sadaka ve zekât devri başladı.Yoksulluğun yerini zenginlik aldı.

Servet, kuvvet ve güç ile üstünlük devri kapandı; tevazu, merhamet, takva devri başladı.Zina, tecavüz, hayâsızlık dönemi bitti; iffet ve hayâ toplum hayatında hayat buldu.

Kötü âdet, düşünce, gelenek ve alışkanlıklar terk edildi. Onların yerini iyi âdetler, iyi düşünceler, iyi gelenekler, iyi alışkanlıklar aldı.

İnsanı ve toplumu değiştirmek, kötü ahlakı kaldırıp yerine güzel ahlakı yerleştirmek büyük emek, çaba ve gayret ister. Hz. Muhammed (sav) ve öğrencileri bu değişimi gerçekleştirdiler.

Zekât ve sadaka, anne ve babaya itaat; eş, çocuk, komşu, fakir ve fukarayı iyilik, dürüstlük, helal kazanç, haramlardan kaçma gibi güzel âdetleri topluma yerleştirdi. Böyle bir inkılabın insanlık tarihinde benzeri yoktur.

İslam, bütün dünyanın gözünü kamaştıran muhteşem bir inkılaba imza attı. İlkel bir toplum olan Araplar, büyük devletler ve medeniyetler kurdular. Vahşi insanlar, insanlığa ve huzura kavuştu.

Her şey bir kitap ve bir öğretmenin gayreti ve Allah’ın yardımıyla gerçekleşti.Öğretmenlerimiz kutsal kitabı mutlaka okumalı; toplumu dönüştüren o öğretmenin hayatını incelemeli, eğitim anlayışını ve eğitim metotlarını örnek almalı.

Hz. Peygamber (sav) emin ve güvenilir bir öğretmendi. Öğretmen güvenilir olmalıdır.

Peygamberimiz (sav), her kazandığı öğrencisini nimet saydı, öğrencileri de onun öğretilerini gönüllerine nakşettiler.

Peygamberimiz (sav), talebelerine merhametli davrandı, onlar da onu ailelerine bile tercih ettiler. Öğretmenler, öğrencilerinin gönüllerine girmeli, bu sayede onları her türlü zararlı ortam ve alışkanlıklardan koruyabilir.

Kısaca özetlemeye çalıştığım bir kitabın içinden alıntılanmış bu kısa paragraflardan da anlaşıldığı gibi, yeni bir inkılap için eğitimde hazreti Muhammed modeline yeniden bir göz atmanın zamanı geçmeden dönülmeli.

Bizim işimiz o günlere göre daha kolay gibime geliyor, önümüzde göz kamaştırıcı bir örnek var. Üstelik Peygamberimiz (sav) bir kişi idi, biz çoğuz.

Onun eğitim anlayışını kuşanır, onun metotlarını takip eder, onun gösterdiği çabayı gösterir, onun yaptığı fedakârlıkları yaparsak Allah bizi de başarıya ulaştırır.

Türkiye yüzyılı hayırlı başlasın ve hayırlara vesile olsun.

Her türlü entrika dedikodu ve algıya rağmen kervanın yürüyor olması şahsen beni ziyadesi ile umutlandırıyor. Sağdan soldan gelen çatlak seslere inat kervanı yürütenlere selam olsun.

Sağlık ve mutluluk dileklerimle…