D-8'den sonra sıra TDT mi?..
SABRİ GÜLTEKİN
Başbakan Prof. Dr. Necmeddin
Erbakan’ın 54. Hükümet’i kurduğu günlerde elindeki küçük altın bir para
göstererek Ortak İslâm Dinarı’ndan
söz etmesi sadece siyasî bir propaganda değildi.
Türkiye soğuk savaş sonrası İslâm
dünyasında gözlenen toparlanma eğilimini siyasî ve ekonomik birlikteliğe
dönüştürmek istiyordu. 15 Haziran 1997’de
İstanbul Çırağan Sarayı’nda bir araya gelen Türkiye, İran, Pakistan, Bangladeş, Malezya, Endonezya, Mısır ve Nijerya devlet ve hükümet başkanları
yeni bir perspektif arayışı amacıyla bir araya geldiklerini ve gelişmekte olan
8 ülke (D-8 / Developed 8 Country)
adıyla bir forum oluşturduklarını tüm dünyaya ilân ettiler.
*
“Biz
varız ve buradayız” diyerek 1.5 milyarlık uyuyan âlemi uyandıran ve onları
D-8 hareketiyle onurlandıran antisiyonist ve antiamerikancı Millî Görüş Lideri 54. Refahyol Hükümeti
Başbakanı Prof. Dr. Necmeddin Erbakan her şeyi tersine çevirince küresel
emperyalistler rahatsız oldular… Teodorların, Haimlerin, Emanuellerin,
Şaronların, Pereslerin yerli işbirlikçileri bu “iyi gidişe dur” demek için “medya,
sermaye ve çeteler”le elele verdiler.
İrtica, “Aydınlık İçin 1 Dakika Karanlık”, “İrticaya Karşı 1 Dakika Karanlık”, tanklarla balans ayarı derken “adının açıklanmasını istemeyen bir üst
düzey rütbeli” ve “genç subaylar”
demeçleriyle darbe üzerine darbe vurdular!.. Başbakan Erbakan’ı 11 ay gibi kısa
bir sürede hâllettiler.
“28
Şubat Bin Yıl Sürecek” sloganı ile Müslümanları sindirilmeye çalışılıp; özgürlükleri
Meclis’te, üniversitelerde, sokaklarda tank paletleriyle altında ayaklar altına
aldılar.
Ülkeyi maddi ve manevi olarak
milyarlarca zarara uğratıp; başta D-8 Projesi olmak üzere “hasta adamı ayağa kaldıracak” siyasi hafızayı çöpe attılar!.
Bankaları hortumlayıp; 250 katrilyonu bulan yolsuzluğun faturası doğmamış
çocukların hesabına yazıldılar.
Bölgesel istikrarın kaybolmasıyla
Büyük Ortadoğu Projesi’ne yeniden ivme kazandırıp; Irak’la başlayan ve
kesintisiz devam edecek olan “kardeşi
kardeşe kırdırma politikası”nı devreye soktular. Ve bölgeyi adım adım bir
ateş topunun içine sürükleyerek istikrarsızlaştırdılar.
*
D-8’in kurulmasını izleyen aylarda
imza sahibi olan devlet ve hükümet başkanları birbirine benzer şekilde ve
antidemokratik yollarla iktidardan uzaklaştırıldılar…
***
2000’lerin başında Sovyetleri,
Balkanları ve Ortadoğu’yu yangın yerine çeviren Sorosvârî eylemlerin devri
kapandı, artık devir “dijital
diktatörlük” devri derken, Macaristan doğumlu-Yahudi asıllı Amerikalı
milyarder spekülatör, renkli devrimlerin (Karanfil, Sarı, Kadife, Buldozer,
Gül, Turuncu, Mor, Lale, Sedir, Mavi, Kot, Safran, Üzüm, Yeşil, Yasemin, Lotus)
simge ismi George Soros kendini son olarak akaryakıt zamları bahanesiyle Kazakistan’da
hatırlattı. Çok yönlü ve uluslu devletlerin (Rusya, Çin, ABD ve Avrupa)
Ortadoğu’dan sonra yeni paylaşım alanı Orta Asya mı?.. Bu sorunun cevabı
Kazakistan’da oynanan oyunun kiri temizlendikçe netleşecek.
*
1992’de Cumhurbaşkanı Turgut Özal’ın “Ankara Bildirisi” ile başlayan Türk
Cumhuriyetleri yakınlaşması, bir süre buz dolabına kaldırılsa da son dönemlerde
sıcak ilişkiler kurulmaya başlandı.
En son 12 Kasım 2021’de İstanbul’da Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın
ev sahipliğinde düzenlenen Türk Dili Konuşan Ülkeler İşbirliği Konseyi (Türk
Konseyi) Devlet Başkanları 8. Zirvesi’ne Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev, Kazakistan Cumhurbaşkanı Kasım Cömert Tokayev, Kırgızistan
Cumhurbaşkanı Sadır Caparov,
Özbekistan Cumhurbaşkanı Şevket
Mirziyoyev, Türkmenistan Cumhurbaşkanı Gurbangulu
Berdimuhamedov, Macaristan Başbakanı Viktor
Orban ve Türk Konseyi Genel Sekreteri Baghdad
Amreyev katıldı.
Teşkilatın dönem başkanlığı
Azerbaycan’dan Türkiye’ye geçen zirvede İstanbul Deklarasyonu imzalandı. Türk
Konseyi’nin (Türkiye, Azerbaycan, Kazakistan, Kırgızistan ve Özbekistan)
isminin “Türk Devletleri Teşkilatı”
(TDT) olarak değiştirildi. Liderler, bölgesel ve uluslararası mevcut siyasi ve
ekonomik gelişmelerle ilgili görüş alışverişinde bulunarak, Türk Yatırım
Fonu’nun kuruluşunun tamamlanması ve teşkilatın orta ve uzun vadeli hedeflerini
ve programını içeren “Türk Dünyası 2040
Vizyonu”nun onaylanmasına ilişkin stratejik kararlar aldı.
Bütün bu gelişmeler yaşanırken, dünya
Rusya ile Ukrayna gerginliğine odaklanmışken, olaylar Kazakistan’da patlak
verdi. Maksat belli, D-8 ile “İslâm
Dünyası”nın güçlerini birleştirmesine razı olmayan küresel güçler, bu sefer
de “Türk Dünyası”nın önünü kesmek
için kirli bir oyunu devreye soktu.
Başbakan Prof. Dr. Necmeddin Erbakan’ın
önünü 11 ayda “28 Şubat Postmodern
Darbesi”ye kesmeyi başaranlar, öğrencisi Recep Tayyip Erdoğan’ı 27 Nisan e-Muhtırası’yla, Taksim Gezi Parkı Olayları’yla, 15 Temmuz Kalkışması’yla iktidardan
uzaklaştırmaya yeltenerek; Türkiye’nin yeni stratejik hedeflerine ulaşmasına
ket vurulmak istedi. Türkiye şu anda yeni bir sınama ile karşı karşıya...
DDT’nin Dışişleri Bakanları bugün
Türkiye’de “Kazakistan” gündemiyle
toplanıyor. Bakalım toplantısının yansıması nasıl olacak?..