Dolar (USD)
35.32
Euro (EUR)
36.47
Gram Altın
3032.90
BIST 100
10000.72
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE
11 Eylül 2016

'Cumhuriyet' Türkiye'yi tehdit ediyor

"Cumhuriyet" kelimesine Ulusalcı-Tek Partici çevrelerin yüklediği anlam bu kelimenin gerçek anlamının çok ötesindedir. Özgürlük, demokrasi, çağdaşlık, modernlik, kalkınma gibi anlamlar yüklerler.

Cumhuriyet aslında onların vehmettikleri bu anlamları taşımaz. Devlet yönetiminde saltanat olmamasıdır. Cumhuriyet demokrasi anlamına da gelmez. Nitekim CHP nin asr-ı saadeti(!) olan tek parti döneminde demokrasi olmamıştır.

"Cumhuriyet" kelimesi Ulusalcı-Tek Partici çevrelerin bilinç altında kendi saltanatları anlamını taşır. Nitekim o saltanat yıllarında kendilerinden olmayanları Kızılay'a, Çankaya'ya sokmamış, TRT de "Türkçe Müzik Yayını" nı yasaklamışlardır.

Cumhuriyet Gazetesi, bu insanlara madde bağımlılarının duydukları hazzı verir. Gazetenin hem ismi, hem içeriği ile o insanları alıp o tatlı rüyalara götürür, halüsinasyonlar yaşatır.

"Cumhuriyet" e göre; yoldaşların yönetimde olmadıkları her iktidar faşist, gerici, yobazdır. Kendilerinden olmayan iktidarlara, meşru, gayri meşru her yolla saldırı mubahtır.

Cumhuriyet Gazetesi "Demokrat, Adalet, Anavatan, AK" Parti seçmenine cephe almıştır. Saldırılarında belden aşağı vurmuş, diş bilediği bu kesimlere zarar vermek için PKK ya cilve yapmış, FETÖ ye yanaşmıştır.

3 Eylül tarihinde, Cumhuriyet, "PKK bir günde 28 kişi öldürdü, hükümet yanlısı gazeteler bunu haber yapmıyorlar" başlığını attı. Bunu şöyle anlayabilirsiniz;

"PKK çok başarılı ama görmezden geliniyor".

Aynı gün Fehim Taştekin "TSK'nin yeni operasyonu özünde bir hedef sapmasına işaret etmiyor. Yeni operasyon, Kürtlerin kantonları birleştirme planının önüne geçilmesi, sınırda hedeflenen tampon bölgenin oluşturulması ve muhalif güçlere lojistik hattı açılmasını kolaylaştırabilir. Kritik soru ise şu: Her şey Cerablus'taki kadar kolay olur mu?" yazdı.

Şu denmek istiyor; kantonlarımızı engelleyeceksiniz, tampon bölge kuracaksınız, muhaliflere el uzatıyorsunuz ama işiniz Cerablus kadar kolay olmayacak!

Şöyle sürdürüyor tezini, IŞİD Cerablus' tan taktik olarak direnmeden çekildi. El-Bab'da direnecektir. Cerablus'u kendi başarınız sanmayın!

AK Parti'nin yanında olmaktansa azılı düşmanları(!) IŞİD'in yanında bile olabiliyorlar. IŞİD El-Bab' da burnunuzu sürttürür, Cerablus gibi olmaz, demeye getiriyor!

"Cumhuriyet", aba altından sopa göstererek tehditlerini şöyle sıralıyor;

-El-Bab'ın etrafında yüz kadar Kürt köyü var sizi oralarda barındırmazlar,

-Türkiye bu askeri harekatta Nusra, Ahrar-el Şam gibi örgütlerden örtülü destek görüyor, ama bu örgütlerle paslaşmanız uluslararası arenada hoş karşılanmaz, terör örgütlerine yardım ediyor durumuna düşersiniz,

-Halep'e ulaşmayı sakın aklınızdan geçirmeyin, Esed, İran ve Rusya orada sizi bekliyor,

-Kısa süre sonra Türkmenler bile size işgalci gözüyle bakarlar, istenmeyen durumuna düşersiniz,

-Kuracağınız güvenli bölge "Talibanistan" olarak algılanır.

"Cumhuriyet" art arda sıraladığı bu argümanlarla şunu demeye getiriyor;

-Siz bu harekattan vaz geçin kantonları engellemeyin. Bizim yoldaşlar kanton kursunlar. Kantonlaşma Türkiye'ye sıçrasın, bize iktidar yolu açılsın, 1930 lardaki "Tek Parti Devri" ne dönelim, bal-kaymak bir devir daha yaşayalım, dünyadan kam alalım, zevk-ü sefada olalım.

"Cumhuriyet", böyle çook rüyalar gördürür!