Cumhurbaşkanı Erdoğan: "Ailemize çok büyük operasyonlar çekiliyor!"
Yazıya şöyle bir “spotla”
başlayalım:
“AK Parti
Adana, Hakkari, İstanbul, Manisa, Malatya Şanlıurfa ve Tokat İl Kadın Kolları 6. Olağan
Kongreleri”ne katılan Cumhurbaşkanı Erdoğan, çok önemli “ikaz”
ve “tespit”lerde bulundu.
Konuşmasında, “aile”nin önemine vurgu yapan Sayın
Erdoğan…
“Televizyonuyla,
filmiyle, dizisiyle, müziğiyle, internetiyle ve daha nice mecralarıyla ailemize
yönelik çok büyük OPERASYONLAR çekiliyor!” dedi.
*
Evet…
Girişimiz böyle oldu.
Her lâfın bir yerlere çekildiği
bu tuhaf ortamda, yazımızın devamını nasıl getireceğiz, hele bir bakalım:
Efendiiim;
Sayın Cumhurbaşkanımızın “üç temel alandaki” sıkıntılardan “şikâyetçi olduğu” konuşmaları
dikkatlerinize arz etmeye çalışıyorum…
Bu üç temel alan hemen aklınıza
gelmiştir:
1-Eğitim,
2-Kültür,
Üç:
Aile.
Sayın Cumhurbaşkanımızın bu üç
alandaki eksikliklere, “özeleştiri”
vurgusuyla dikkat çektiği “çok sayıda”
konuşması vardır.
Bu meseleler, Sayın Erdoğan’ın
Başkanlık ettiği Cumhurbaşkanlığı Yüksek
İstişare Kurulu’nda da gündeme gelmiştir.
Çok mühim toplantılardan birinin
sonrasında pek güzel bir açıklama yayınlanmıştır.
Aynen şöyle denmiştir orada:
“Aile yapısını sarsmaya yönelik
saldırıların giderek yaygınlaştığına değinilen toplantıda, özellikle medya yoluyla dayatılan çarpık bireysel ve toplumsal
ilişki biçimlerinin ve gençlerin önüne rol model olarak çıkarılan örneklerin ÖNCELİKLE AİLEYİ HEDEF ALDIĞI,
medeniyet ve kültür kodlarımızla taban tabana zıt fikirlerin ve hayat
tarzlarının sürekli olarak yüceltilmesinin ve özendirilmesinin bu oyunun bir
parçası olduğu belirtilmiştir.”
Ne güzel bir açıklama değil mi?..
“Medya”nın toplumumuzun “altını oymak”, “ülkemizin zeminini
kaydırmak”, bizi bölmek, parçalamak için “maksatlı” hareket ettiği ne
güzel belirtiliyor.
Bunları söyleyen bencileyin “gariban vatan
evlâdı” olsa, “Adaaaam, sen de!” deyip geçebilirsiniz.
Amma velâkin…
Cumhurbaşkanlığı Yüksek İstişare Kurulu’ndan
bahsediyoruz.
Devlet’in Zirvesi, “Türkiye’yi vurmaya matuf
organize hareketlere” dikkat çekiyorsa…
Bunu ortaya koymak için düpedüz “Kirli Tezgâh”
anlamına gelen “oyun” kelimesini kullanıyorsa, açıklamanın her bir
kelimesinin altını çizmelisiniz!
Ve tabii..
Bu memleketin has evlâtları olarak, “kirli oyunlara”
karşı üzerinize düşeni yapmalı…
Yetkililerden de, üzerlerine düşeni yapmalarını
beklemelisiniz!
Bu operasyonlara “kimlerin”, hangi biçimlerle katıldığını
da “not etmeli”siniz.
Bu sizin hem hakkınız, hem de göreviniz.
Öte yandan…
Bunca seçimde milletimizin teveccühüne mazhar olan Sayın
Cumhurbaşkanımız’dan beklenen de, sıkıntılara çare olacak adımların bir an evvel
atılmasını sağlamaktır.
Yaklaşık yirmi sene oldu, az zaman değil, çok zaman
çok!
*
Daha geriye gitmeyelim…
Birlik Vakfı’nın 2015 yılındaki 30. Yıl Kutlamaları
Merasimi’nde, “Türkiye'de geçtiğimiz 13 yılda her alanda tarihi bir dönüşüme,
tarihi bir değişime şahit olduk. Ülke olarak çok önemli mesafeler kat
ettik. Ancak bu süreçte iki alanda, eğitimde ve kültürde hedeflediğimiz
noktaya gelemediğimizi üzülerek söylemek istiyorum. (..) Kültür
alanında da yapılmak istenenle yapılması gerekenler arasında çok ciddi fark
var.” demişti Sayın Cumhurbaşkanımız.
Bu konuşmanın üzerinden altı yıl
geçmiş…
Arada “sıkıntıları” dile
getirdiği nice konuşması var.
Mesela…
Sayın Erdoğan, “eğitimde büyük bir
reforma imza atacakları” vaadinde bulunduğu, 19 Ekim 2020 tarihli konuşmasında,
“Hükümet
olmakla muktedir olmak, muktedir olmakla iktidar olmak arasındaki farkı iyi biliyorsunuz.
Gerçek iktidarın fikri iktidar olduğunu iyi biliyoruz. (..) Kendimi bu konuda mahzun hissediyorum. 18
yılda her alanda tarihi eserlere ve hizmetlere imza attığımızı eğitim, kültürde
arzu ettiğimiz ilerlemeyi sağlayamadığımızı düşünüyorum.” demişti.
Şimdi de…
İşte…
Sayın Cumhurbaşkanı’nın “bu yöndeki” nice konuşmasına bir yenisi
eklendi.
MİLAT’ın dünkü sayısında ayrıntısıyla verdik.
Büyük ihtimalle görmüşsünüzdür…
-AK Parti
Adana, Hakkari, İstanbul, Manisa, Malatya Şanlıurfa ve Tokat İl Kadın Kolları 6. Olağan Kongreleri”ne
canlı bağlantı ile katılan Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu vesileyle çok önemli “ikaz”
ve “tespit”lerde bulundu.
Konuşmasında,
“aile”nin önemine vurgu yapan Sayın Erdoğan…
(Dikkat
buyurunuz lütfen)
“Televizyonuyla, filmiyle, dizisiyle, müziğiyle, internetiyle
ve daha nice mecralarıyla ailemize yönelik çok büyük operasyonlar çekiliyor.” dedi.
*
Biraz evvel
dikkatlerinize arz ettiğim Cumhurbaşkanlığı Yüksek İstişare Kurulu
Toplantısı’na dair açıklamada, medyanın “ailemizi
hedef alan oyunların içinde olduğuna” dikkat çekiliyordu.
Sayın
Cumhurbaşkanımızın il kadın kolları
kongrelerindeki konuşmasında da “ailemizi
hedef alan çok büyük operasyonlara” vurgu var.
Yine medya,
yine medya…
Hangi kanallar
ve kişilerse bunlar…
Birileri bize
bir şeyler yapmak istiyor!..
Birileri bize
çok kötü şeyler yapmak istiyor!..
Birileri
ailemizi yıkmak istiyor!..
Yani…
Ha oyun, ha
operasyon, ha tezgâh!..
Birileri, bizi “perişan etmek” istiyor.
Bu yöndeki
uyarıları da, bizzat Sayın Cumhurbaşkanı
yapıyor.
*
Bunları biz
yazdığımızda, biz dile getirdiğimizde, birileri, çok bilmiş pozlarıyla “kaş kaldırıp” niyet sorgulamalarına girişebiliyor.
Hatta ve hatta
“İstanbul Sözleşmesi” denilen “ailenin dibine dinamit” metnine karşı çıkışımıza
bile –farklı bahaneleri öne sürerek- karşı çıkabiliyor!..
Neyse ki…
“Büyük sıkıntıları” dile getiren yalnızca biz değiliz.
Ak Parti’nin iç
muhasebesini ve muhalefetini de en net ifadelerde Sayın Erdoğan yapıyor.
*
Ben deniz de…
“Dost ikaz, düşman dedikodu
eder” özdeyişine uygun hareket etmenin gayreti içinde olan bir gazeteci
olarak…
“Dalkavuk düşmandan çok daha tehlikelidir!” özdeyişine
saygı duyan bir gazeteci olarak…
Bir “seçmen” olarak…
Atılması
gereken adımların “bir an evvel”
atılması çağrısında bulunuyorum!..
Eğitim, kültür
ve aile işleri şöyle bir güzel yoluna girsin.
Lütfen.
Bakınız, kaç
yıl oldu ve kaç nesil oldu.
Artık çözümler
gelsin ve şikâyetler bitsin.
Lütfen.