Cumhur İttifakı ve HÜDAPAR

Siyasi partilerin seçim süreçlerinde yapacakları ittifaklar bu partilerin her konuda birbirlerinin görüşlerini kabul ettikleri gibi bir anlam taşımaz. Asgari müşterekler bulunur, nicel konularda mutabakat sağlanır ve seçimlere güç birliği yapılarak gidilir.

Kimilerinin söylediği gibi seçim ittifakları ilanihaye birliktelik anlamı da taşımaz. Daha önce gerçekleşen RP-MHP-İDP gibi, SHP-DEP gibi seçim ittifakları sadece sandıklardan güçlü çıkmaya yönelikti.

Ancak;

Mesela CHP ile HDP’nin ittifakları sadece bir seçim ittifakı değildir, olmamıştır zira HDP’nin kurucu ağabeyleri kendilerini TÜRKSOLU’nun Kürtçüleşmiş versiyonu olarak görmekle birlikte, TÜRKSOLU’na olan aidiyetlerini inkâr etmemişlerdir. Hatta yıllar önce bugün aktif siyaset yapan HDP’liler, “CHP hem yüzbinlerce Kürdü öldüren partidir hem de 1991 sonrası köylerimizi yakan partidir” diyorlardı. İşte bu durumlar yaşansa bile HDP’nin CHP aşkı bitmek bilmiyor.

Seküler, dinle kavgalı cephede bu tür ittifaklarla güçlü bir şekilde seçimlere gitme çalışmaları varken,

Milletin değerlerini kendi değeri bilen partilerde durum ne?

AK Parti her konuda anlaşamasa da MHP ile kurdukları Cumhur İttifakı ile Türkiye'nin yararlarını esas alma ve bilhassa Cumhurbaşkanlığı seçiminde güç birliği yapmayı esas almışlardır. Bugüne kadar iyi giden ittifaka yeni partilerin dahil edilmesi ile daha sağlam bir zeminde siyaset yapmaları mümkündür. Bu yeni partilerden biri de HÜDAPAR’dır.

HUDAPAR Antalya’dan Van’a kadar bütün illerde, keza İstanbul, Bursa, Konya, Malatya, Elazığ, Bingöl, Erzurum ve daha pek çok ilde etkili bir partidir. Öteden beri seçim ve bir siyasi mülahaza olmadan vatandaşa dokunan bir partidir. Öyle kimi parti temsilcileri gibi evlere gidip ne söylediğini bilmeyenlerden değil HÜDAPAR’lılar. Gittikleri yerlere ülkenin azgın azınlıktan neler çektiğini, ailenin korunması gerektiğini, aziz İslam dininin kardeşlik ve adalet ilkelerini dile getirebilecek donanıma sahip üyeleri ile meramlarını anlatabilecek kalitede temsilcilere sahip. Elbette ki ittifaka dâhil olmaları halinde Cumhurbaşkanı Sayın Erdoğan’ın hizmetlerini en etkili şekilde anlatacaklardır. Geleceğe dair düşüncelerini de anlatmada bir boşluk bırakmazlar.

HÜDAPAR’ın nicel olarak asıl avantajı da sandıklarda her dönem yapılan usulsüzlüklere göz yummamalarıdır.

2007 seçimlerinden itibaren bütün seçimlerde pek çok il ve ilçede de dostların tespit ettikleri bir gerçeğe ben de şahid oluyordum: Seçim günü sandık sandık gezdiğimizde istisnalar hariç AK Partili sandık görevlileri kendilerini ya kamufle etmişler ya da sandığa gelmemişlerdi. Gelen üyelere durumları sorduğumuzda “Benim haberim olmadan beni müşahit yazmışlar” gerekçesini öne sürüyorlardı. Bu boşluktan yararlanan HDP her seçimde oy kullanmaya gelmeyen seçmenlerin oylarını kullanmakla oy oranlarını arttırıyorlardı. Ama HÜDAPAR üyelerinin bulundukları sandıklarda bu usulsüzlük yapılamaz. Bu da hak edilmemiş yüzde 8-10 oranındaki oyların HDP hanesine yazılmayacağı anlamına gelir.

HÜDAPAR girdiği en son seçimde 200 bini aşkın oy almıştı. Bugün daha yüksek bir oy oranına sahip oldukları muhakkak, çünkü çalışmaları seçim amaçlı ve seçime endeksli olmadığı için her an vatandaşlarla bir şekilde diyalog halindedirler. Bu da vatandaşların HÜDAPAR’ı daha yakından tanımaya sebebiyet veriyor.

Cumhur İttifakı yanına Yeniden Refah Partisi’ni de almalıdır. Kısmet olursa bu ilerde detaylı yazacağım bir konu ama şu kadarını söyleyeyim ki sadece 1 oyunun önem taşıdığı bir seçimde SP’den hatırı sayılır oy alan YRP bu ittifaka pozitif katkılar sunar. Bir yandan HÜDAPAR ile sinerji oluşturacak olan Cumhur İttifakı diğer yandan Yeniden Refah ile ciddi bir atak başlatabilir.

Gerçekleşir gerçekleşmez bilemem lakin bölgeyi iyi bilen biri olarak derim ki;

Bu ittifakın ciddi ve hayırlı sonuçlarının olacağına dair kanaatim tamdır.